Bu yaz gönlümce denize giremiyorum. Kendimce bir dolu nedenim var denize girmeme engel olan... Hem denizin kıyısında otur hem de denize girme, daha doğrusu gireme!
"Bir roman kadar uzun bu tümce,
-Sonra işte yaşlandım." -GÜLTEN AKIN
Şiiri derinden, içselleştirerek okumayı severim de, ne kadar içselleştirebilirim acaba?..
Hüzünlü şiirler daha çok yer alıyor belleğimde; ama artık umut dolu olanlar benim için daha da etkili olsun istiyorum.
DELİ KIZIN TÜRKÜSÜ
“Sabahleyin
Karayı kaldırın mavi koyun umudumu yitirmedim
Beni çağırın gülümserken uykunun bir yerinde
Eliniz beyazken uzatın isterim
Karayı kaldırın sevgi koyun umudumu yitirmedim” -GÜLTEN AKIN
Ben bu yaşımda, DELİ KIZIN tüm türkülerini söylemek istiyorum; Nietzsche' yi de unutmuyorum.
"Sevgide her zaman delice bir yan vardır.
Ama delilikte de her zaman
bir tutam akıl vardır…” -NİETZSCHE
Gülten Akın'dan ödünç alarak, "Umudumu hiçbir zaman yitirmedim. Acılarıma ezdirmedim. Acı varsa onu duymak başka, acıya yenik düşmek başka. Acıya yenik değilim." demek istiyorum, en azından istiyorum.
SUSMA
Kadın görünmüyor, iki yanda da yok
balkonda, verandada, hayır yok
kapatmış kendini yalnızlığıyla
şezlong kitap gözlük
orda öylecene
sustu kaldı, geriye geriye çekilerek
biliyor
her konuşma bir şeyi değiştirir hayatımızda. -GÜLTEN AKIN
Zaman zaman severek okuduğum bir şiir... Bugün yine okudum ve kendimi yalnızlığımla kapatmadım. Şezlong, kitap, gözlük öylecene durmuyor. Geriye geriye çekilerek susup kalmıyorum. Neyi, nasıl değiştirirse değiştirsin; konuşuyorum, okuyorum.
"Kocaman bir ışığa geçtiğimiz besbelli
Ağarır
Saçlarımız
Yürürken yürürken." -FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA
"Unutma sakın unutma
Bağışlama sakın
Sakın düşmanını sevme, sakın susma
Bekle büyük kavgayı bekle
Anlıyor musun yüreğim." -GÜLTEN AKIN
Bu dizeleri, şairin "Küçük Kızın Türküsü" adlı şiirinden aldım. Biz kadınlara küçük bir çocukken; "Ağaca çıkma, çelikçomak oynama ayıptır. Bebekle oyna, ev işlerine yardım et!.. Çok gülme, sorulmadan konuşma, bir şey sorulduğunda saygılı yanıt ver. Yumuşak ol!" denirdi hep...
Erkek çocuğa daha bir saygı duyulurdu. O, etken olmalıydı, kız çocuğu edilgen...
Eski kuşak kadınlar, doz farkıyla, çoğunlukla böyle yetiştirildik. Kavgayı, başkaldırıyı, konuşmayı hep ileriye ittik.
Artık "sakın susma" diyorum. Küçük de olsan, büyük de...
Konuşmaya karar verdiğimizde de:
AĞU
Söylesek kendini çoğaltacak
güzel sözlerimiz
hak etmiyor kimse
onları geriye itiyoruz
kurak, daha kurak daha kurak
ötekiler daha kara ağzımızda
kendi dilimizle ağulanıyoruz. -GÜLTEN AKIN
Eski şiirleri, eski şiir kitaplarını da okuyorum şu günlerde...
1882- 1971 yılları arasında yaşamış olan, ilk kadın işçi şairimiz Yaşar Nezihe'nin şiirlerini okudum. Her ne kadar edebiyat kültürü ve hayal gücü sınırlıysa da, coşkun duyarlılığı ve rahat, yapmacıksız bir söyleyişi var... Umuttan söz açmışken, bir gazelinden iki beyit sunmak istedim size...
"Gönül elbette bir gün şâd olursun böyle kalmazsın
Bu gamdan giryeden âzâd olursun böyle kalmazsın
Harâb oldunsa gam çekme hücûm-ı derd ü mihnetle
Geçer devr-i elem âbâd olursun böyle kalmazsın" -YAŞAR NEZİHE
BİRDENBİRE
Her şey birdenbire oldu.
Birdenbire vurdu gün ışığı yere;
Gökyüzü birdenbire oldu;
Mavi birdenbire.
Her şey birdenbire oldu;
Birdenbire tütmeye başladı duman topraktan;
Filiz birdenbire oldu, tomurcuk birdenbire.
Yemiş birdenbire oldu.
Birdenbire,
Birdenbire;
Her şey birdenbire oldu.
Kız birdenbire, oğlan birdenbire;
Yollar, kırlar, kediler, insanlar...
Aşk birdenbire oldu,
Sevinç birdenbire. -ORHAN VELİ
BİRDENBİRE UMUT VERİCİ, MUTLU EDİCİ GÜZELLİKLERE ERİŞMEK DİLEĞİYLE...
HOŞÇA KALIN.