SANİYE VİLDAN GÜZEL - İNADINA ŞİİR


"DÜNYAYA MUTLU OLMAYA GELMEDİĞİNİ KABUL ETTİĞİNDE MUTLU OLMAYA BAŞLIYORSUN." CHARLES BUKOWSKİ



SİSİFOS (sysphos) Yunan mitolojisinde bir kraldır. Zeus ve öbür tanrılar onu cezalandırırlar.
Sisifos büyük bir kayayı sonsuza dek Olimpos Dağı'nın tepesine kadar yuvarlayacaktır; kaya tepeye gelince kendi ağırlığıyla yeniden aşağı düşecektir. 
Sonsuza dek süren yararsız ve umutsuz bir çabadan daha korkunç bir ceza yoktur diye düşünmüşlerdir tanrılar... Sisifos, bu kısır döngü içinde sürekli çabalayacaktır.
ALBERT CAMUS Sisifos'u, tepeye doğru tek başına tırmanmaya çabalayan, didinen, yürekli, mutlu bir kahraman olarak değerlendirmiştir. 
Sevgili arkadaşım, şair SEVSEN ASLANTEPE de A.Camus ile aynı düşünceyi paylaşıyor:
Yaşamak;
En kısa bir tereddüt ânında,
aşağı yuvarlanacağını bildiğiniz çok ağır bir taşı, 
sürekli, üstelik seve seve yukarı itmektir.
İnsana bunu yaptıran yaşam sevincidir,
sevginin gücüdür.
İşte bu nedenle sırtındaki ağır yükü sevmenin sorumluluğunu, 
sonuna kadar taşıyacaksın.
Yaşamla beraber bitecek koşun
Ve gücün yolun sonuna kadar yetecektir.
Taşırken sevgili yükünü,
ağırlığı altında ezilirken,
seni geri çekenler çoktur.
Yukarı itenler pek azdır,
kim olduklarını unutmazsın.
Geri çekenler sayısızdır,
akılda tutmana olanak da, 
gerek de yoktur. 
Onlar unutulmayı hak etmişlerdir.
Yaşam yükünü 
sevginin gücüyle yukarı iterken,
sana el verenlere,
gönül vermen doğaldır.
En zoru;
vazgeçtiklerini görmek, 
bunu sonraki adımlarda fark etmektir.
Yanılgılar teslim olmaya zorlar seni de.
Daha da zoru, 
arkandan itenler öne geçip,
geri itmeye başlarlar.
Sindirmek azap olur, 
elin kolun tutmaz olur, 
gücün öylesine azalır da,
nasılsa bir adım geri düşmezsin!
İçindeki koşulsuz sevginin gücüyle en fazla bir süre olduğun yerde durur, 
sonra yeni bir hamle ile 
taşı itmeye devam edersin, 
Yeniden başlamak sevinçtir.
Artık ardına bakmazsın. 
Çünkü bakamazsın.
Baktığın anda,
taş geri kayacaktır. 
ARDINA BAKMANA gerek de yoktur. 
Sana el vermekten vazgeçen de
gerisin geri yuvarlanmıştır.
Onun için üzülürsün,
yapabileceğin bir şey yoktur.
O alçaklarda gezinmeyi sürdürecek,
ya da az bir olasılıkla, yeniden başlayacaktır.
Pişman olup,
yeniden başlayanların zirveye ulaşma şansı pek azdır.
Zaman çok azalmıştır, ölüm gelir.
Bu nedenle de, tekrar başlayanlardan zirveye ulaşan pek azdır.. 
Siz zoru seçin,
yürüyün koşun,
kolaycı kalabalıkla
arayı açın.
VAZGEÇMEYİN...
SEVSEN ASLANTEPE
Kayayı tepeye doğru yuvarladıkça, uğraşa didine kayayı tepeye çıkardığında, kaya tekrardan aşağı yuvarlanırsa da Sisifos, aldırış eder mi sizce? Yuvarlanan kayaya bakar; hiç aldırmaz ve bunun yaşanmaya değer olduğunu düşünür. Hep yeniden başlasa da vazgeçmez kayayı kaldırıp yukarı doğru yuvarlamaktan...
Yaşam, yaşamaya değer mi, bu denli zorluklarla boğuşa boğuşa?
Değer elbette! Önüne çıkan engelleri aşmalı, direnmeli, başkaldırmalı, sonunda mutluluğa ulaşmalı insanoğlu. Yaşamın zorluklarına pes etmeden, hafif bir gülümsemeyle bakmalı...
SISYPHE
Seni öylesine düşündüm ki,
Öylesine yaşamadan önce.
Senden başka bir şey yok sanki.
Ama nasıl da varsın derim sana,
Düşüncelerimce.
Seni öylesine, buldum ki,
Öylesine, kendimden fazla.
Yalnız sensiz gölgesiz,
Ayrılmamacasına, yanımda.
Akların arasında karan,
Karaların ortasında akınla
Öylesine istedim ki seni,
Senden önce..
Öylesine, her şeyin içinde,
Öylesine dışında,
Gün, gece.
Seni öylesine yaşadım ki,
İnan..
Artık nereye baktığım belli değil,
Ne yaptığım belli değil,
Vardığım sonrasızlıktan.
ÖZDEMİR ASAF
Şair sevgilisini öylesine düşünmüş, öylesine istemiş ve öylesine yaşamıştır ki; bu yoğun duygulanmalar içinde artık “Ne yaptığım belli değil” dizesinde dediği gibi, kendini bilmez hâldedir. Vardığı “sonrasızlık”tan nereye baktığı, ne yaptığı belli değildir.
SISYPHE, sonsuza kadar kayayı yukarı yuvarlama çaresizliğindedir; her defasında aynı işlemi, bıkıp usanmadan tekrar eder. Sısyphe, cezasının gereğini yerine getirmekten başka seçeneği olmadığı için, Özdemir Asaf’a esin kaynağı olmuş gibidir. Çünkü Ö. Asaf da “sonrasızlık” noktasına varmış, seçeneksiz kalmıştır.
JEAN PAUL SARTRE, "Birini sevmeye kalkışmak, başlı başına bir iş girişimidir. Güç ister, yürek ister, körlük ister. Hattâ başlangıçta öyle bir an vardır ki uçurumun üstünden sıçramak ister. Düşünmeye kalkarsan aşamazsın onu." diyor.
Yaşam boyunca insanın  düşünmeye kalkarsa atlayamayacağı o kadar çok "an" var ki!.. O zaman yaşamayalım mı?..
"Hayatın hedefi özgürlük.
Özgürlük;
Zamandan,
Zihninden,
Arzudan,
Özgür olmaktır.
Zihnin var olmadığı anda kainat ile bir olursun
Ve de
Evren kadar sınırsız ve sonsuz olursun."
OSHO
Bizim kuşak, çok uçurumun üstünden sıçradı. Yazımı sınıf arkadaşımın şiiriyle tamamlamak istiyorum. Evet, "BU YAŞAM BİZİM DOKUNMAYIN!
Bizlerin yaşamı kiminle kendi gerçekliğinin uzağına düştü;
Yörüngesi mi değişti kirli ellerle, 
Kiminle kimlerle çekilmez kılındı?
Bozuldu zamanla dostluğu,
Tatsız tuzsuz oldu!
Gündüzün acıları hep ateş yaktı gecelere...
Karanlık bir sarmalda  acılı ve yorgun bedenler,
Rüyâlar korkulu çığlıklarla boğuluyor; gecenin sessizliği...
Saatler teslim akrep ile yelkovanın kısır döngüsüne.
Beklesen de günün ilk ışıklarını şafakla; yok acıların gecesi gündüzü.
Nerede yaşarsan yaşa; bastırılmış  isyanın varsa içinde 
Bırak  özgürce bayrak açsın yaşamın çekilmezliğine.
Başlasın güzel günlere yolculuğun
Bu yaşam bizim dokunmayın!
VELİ CENGİZ
                       HOŞÇA KALIN.

YAZARLAR

  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 30.8 ° / 18.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • BIST 100

    9809,64%0,96
  • DOLAR

    32,58% 0,30
  • EURO

    35,07% 0,29
  • GRAM ALTIN

    2457,40% 0,88
  • Ç. ALTIN

    3991,84% 0,00