Ahmet DUMAN

Tarih: 03.04.2020 15:41

Demokrasi, Büyük Aşkımız…

Facebook Twitter Linked-in

Muhalefet kararlı “bu iş sokağa çıkma yasağı koyulmadan çözülmez” diyor. İktidarın neden bu öneriyi kabul etmediğini herkes merak ediyor. Doğrusu ben de merak ediyorum. Anlaşıldığına göre iktidar “sokağa çıkma yasaksız” bu işi çözmeye çalışıyor. Çözebilecek mi? Yoksa Türkiye mi çözülecek Allah korusun?

Tayyip Bey, bu yola çıkmadan önce söz vermişti: Vesayetsiz, sıkıyönetimsiz, olağanüstü halsiz bir Türkiye! İleri demokrasiyle yönetilen bir Türkiye! Çoğunluk inanmıştı. Eeee inanmasalar oy vermezlerdi herhalde. Ama hem inanıp hem de alkışlayan, hem inanmayanları hem de oy vermeyenleri kınayanlar onları faşistlikle suçlayanlara ve şimdi de “ellerimiz kırılsaydı” diyenlere ne demeli? Diyecek bir şey yok. Onlara da pişmanlıklarının utancı yeter.

Sorunu anladınız mı bilmem? Benim anlayabildiğim kadarıyla bu iktidar bu işi Demokrasi içinde çözmeyi denemek istiyor…

Bu konuyla ilgili, geçen hafta, İdris Adil Blogunda çok güzel bir yazı yazmıştı. (idrisadil.blogspot.com/ ne kadar demokrasi….). Virüsün çıkışını yayılmasını alınan önlemleri kısaca anlatıp “virüsün yayılmasında ve etki katsayısında; nüfusun yaş ortalaması, sosyal ilişki ağı ve Demokrasi çok önemli faktörler olarak sayılabilirler” dedikten sonra 21.Mart.2020 tarihi itibariyle Virüsün en çok yayıldığı ülkelerin bir sıralamasını yapıyor. Listeye şöyle bir baktığınızda hemen göze çarpan ilk özellikleri gelişmiş ülkeler olmaları. Aynı zamanda Demokrasileri ile de, Çin ve İran dışında, öne çıkan ülkeler.

“Bunun demokrasi ile ilgisi nedir?”  diye soruyor İdris Adil. Yazısına koyduğu bir internet adresindeki bilgileri referans olarak veriyor ve “bu veriler incelendiğinde ne kadar demokrasi o kadar virüs gerçeği gibi bir sonuç ortaya çıkıyor” diyerek biraz da demokrasinin bu virüs karşısında güç durumda kaldığını anlatmaya çalışıyor.

Şimdi tüm insanlık bir seçim yapmak zorunda. Ya Demokrasi tüm kurum ve kurallarıyla işletilecek ya da zamanı geldiğinde veya gerektiğinde namuslu birinin “kısa bir ara” demesi gerekecek. Buna da herkesin saygı göstermesi gerek. Devletler kendi içlerindeki bir takım hastalıklı kurum ve kuruluşların kaprislerine de boyun eğmeden bu sokağa çıkma yasağını uygulaması yaşamsal önemde…  Elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün: Şu anda hâlâ Arabistan’da umreci var yahu! Bunları kim ne zaman bırakmış böyle şey olur mu?

Açığıyla, gizlisiyle ne sıkıyönetimler ne sokağa çıkma yasakları gördük yaşadık… Direnebildik.

Yine direnelim.

Bu kez hiç olmazsa hastalanan ve ölenlerin sayılarında bir gerileme olana kadar direnmesini becerebilsek herhalde iyi olur.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —