Atatürk’ün partisi, Cumhuriyeti kuran CHP’nin bugünkü Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçtaroğlu, şu 10 Kasım günlerinden başlayarak, artık “Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırma” yolundaki içi boş, “İkinci Cumhuriyetçi”, BOP’çu tekerlemeyi ya bir yana atıp kullanmamalı, ya da biri Arapça, öbürü Yunanca olan ve her ikisi de ‘halkın yönetim erkine sahip olduğu düzen’ anlamına gelen “cumhuriyet” ve “demokrasi” kavramlarının kendilerince ne anlama geldiğini açıkça tanımlayıp aralarındaki farkları, Atatürk’ün Türk Gençliğine Emaneti “Cumhuriyet”in eksiğinin ne olduğunu söylemeli ve yanıtlarını da kulak ardı etmemelidir!
“Saddam’ın da cumhuriyeti var” demagojisini yapanlara “Çavuşesku ya da Mao’nun da halk demokrasisi var; Saddam yönetimine ‘cumhuriyet’ diyor diye bu kavram değersiz oluyorsa, Çavuşesku’nun ‘demokrasi’si neden değerli olsun?” çağrısının hâlâ yapılmıyor olması. Atatürk Türkiyesi aydınları için üzücüdür, kanısındayım.
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİmiz de artık bu tekerlemeyi kullanan her siyasetçiye, her kitle iletişim insanına kurum olarak bu çağrıyı yapmalıdır, kanısındayım.
Saygılarımla.