Şimdi adı değişti ama tam önünden geçerken bahçede koşturan çocukların sesini duyduğumda, bundan yıllar yıllar önce aynı yerleri adımlamış birisi olarak Atatürk İlkokulu’nun kapı aralığından başımı içeri uzatma ihtiyacı hissettim.
Sonsuz bir özlemdi bu, o yıllara ait. Sanki içime çeksem o anki havayı, bir yerlerden yeniden benzer duygular esiverecek ve göğsümün orta yerine konuverecekti.
O merdivenlerin hemen yanında her sabah andımızı okumuş, bu ülkeye inanmış, o sınıflarda geleceğe dair umutlar beslemiş, Atatürk’ün çizdiği çağdaş uygarlık yoluna yürekten bağlanmış, O’nun izinde fikri hür, vicdanı hür nesiller olarak yetişmek üzere ülkemizi ve cumhuriyetimizi koruyacağımıza söz vermiştik.
Aradan geçen bunca zaman sonra bu güzel ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen, ona hizmet eden, geleceğe attığımız her adımda geçmişin deneyimlerinden ve cumhuriyetin nimetlerinden yararlanan yetişkinler haline gelmiş, ne verdiğimiz sözü unutmuş ne de o ruhu kaybetmiştik.
Çünkü şuna inanmıştık:
“Sağlam esaslarıyla Türk Milletini, emin bir gelecek yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatı müjdeler cumhuriyet.”
Bu toprakları ele geçirmeyi hedefleyen güçlere karşı verilmiş bir mücadeleyi yeterli görmeyip, aynı zamanda en az o ülkeler kadar güçlü olmayı kurtuluş olarak görür.
Yoksulluğu, eğitimsizliği, bilgisizliği yenip aydınlanmayı, gelişmeyi, çağdaşlaşmayı, üretmeyi, refah seviyesini yükseltmeyi, laik, demokratik, bağımsız ve milli olmayı hedefler.
Ancak cumhuriyet sayesindedir her dönem ülkemizin ideallerine bağlı nesiller yetiştirmek, düşüncede, ruhta, ilkede yarattığı güven duygusuyla sağlam adımlara sahip yepyeni hayatlar kurmak.
Biliyordum o bahçede koşturan dünün çocukları bugün hâlâ daha aynı inançtalar, bugünün çocukları ise geleceğin bayrak taşıyıcıları.
Tertemiz duygularla oradan ayrılırken düşündüm de o zamandan bu tarafa hayatı boyunca geleceğe giden tüm yolların aydınlığı için çalışanlar hep vardı ve var olacaktı bu güzel vatanda.
Ve onların her biri bu cumhuriyetin nasıl kazanıldığını daima hatırlayacaktı. Vatan diye bildikleri her karış toprağı kutsal, bu uğurda kanını, canını feda etmiş atalarının haklarını üzerlerine aldıkları sorumlulukların en helali sayacaklardı.
Kutlu ve daim olsun ülkemiz, çok yaşasın bu millet, çok yaşasın cumhuriyet.
