"HER ZAMAN YENİDEN BAŞLAMAK DUYGUSU
DOĞUYOR İÇİMDE
HER UYANIŞIMDA" -ATAOL BEHRAMOĞLU
Bugün, yeni yılın ilk günü...Her şey bir niyet ve kararlılık sonucudur. "İnsanın kendi içinde ürettiği kargaşa, dış dünyadaki gerçek tehlikelerden çok daha ürkütücüdür." diyordu; uzmanlık alanı psikiyatri olan Engin Geçtan...
İnsanlar, toplum içinde yaşıyor. Toplumlar geliştikçe insanlar; doğadan kopmuş, yalnızlık duygusu onu ürkütmüş, diğer insanlarla birlikte olursa tehlikelerden korunacağına inanmıştır. Ne olursa olsun, yine de insan, kendi içinde yalnızdır. İçinde yaşadığı dünyaya karşı yürekli bir savaşım vermek zorundadır. Ayrıca kişinin kendisine
karşı görevi de vardır. İyi yaşama sorumluluğudur, bu...
Önce kendimize, sonra başkalarına karşı sorumluyuz. Gel-gitleriyle, iniş ve çıkışlarıyla yaşamı olduğu gibi kabul edebilirsek, duygusal tepkilerimizi gizlemezsek, mahalle baskısına boyun eğmezsek, çevremizdeki olaylara yüreklice katılabilirsek, bunu yaşama etkin bir biçimde katılma olarak düşünüp, ürkütücü bir durum olarak algılamazsak, bu yolda epeyce yol alabiliriz.
ÖNCE UMUT, BAŞARABİLİRİM UMUDU
"Üzülme! Çünkü, Yaradan umudu, çaresiz anlarda yollar. Unutma; yağmurun en şiddetlisi en kara bulutlardan çıkar." - Hz. MEVLÂNA
UMUTTUR
"Umut yoktur
Kimse yoktur umut etmemeyi önleyecek
Çünkü umut kaçınılmaz gelecektir
Bütün gümbürtüsüyle
Umut kaçınılmaz gerçektir çünkü
Biri Asya’da biterken sözgelişi, Şili’de öbürkü başlar “ TURGUT UYAR
DEME
Bu ne bitmez yolmuş deme,
bitmedik yol yok.
Bu ne aşılmaz dağmış deme,
aşılmadık dağ yok.
Bu ne erişilmez ülkeymiş deme,
erişilmedik ülke yok.
Kendini kapıp koyverme. -A. KADİR
A. Kadir, asıl adıyla Abdülkadir Meriçboyu, 1917 yılında doğmuştur İstanbul'da. Ailesi
Manastırlıdır. Kadir 8 yaşındayken babası ölür; ailesi yoksulluğa düşer, çocukluğu türlü sıkıntılar içinde geçer. Tatillerde sepetçilik, kahve çıraklığı yapar, mahalle aralarında kurabiye satar, karpuz sergilerinde çalışır. Böylece kitap defter parasını çıkarır.
Kuleli Askeri Lisesi'nde yatılı okur; ikinci sınıfa geçtiği sırada annesini de yitirir. Liseden sonra Ankara'ya gider, Harp Okulu'na girer. Klasik yazarları yutar gibi okur. O günlerin sol düşünce kitaplarıyla da ilgilenir. Bazı öğrencilerin ihbarı üzerine arkadaşlarıyla birlikte tutuklanır. Yargılama sonunda kimileri aklanır, Kadir 10 aya mahkûm olur.
Hapisten sonra okulla ilişiği kesilen Kadir, 1941'de er olarak yaptığı askerliği bitince, İstanbul'a gelir. Geceleri gazetede çalışır, gündüzleri Hukuk Fakültesi'ne devam eder.
1943 yılında Tebliğ adlı ilk kitabı çıkar. Geniş yankı uyandıran kitap, 15 gün sonra toplatılır, Kadir gözaltına alınır, 17 gün Sansaryan Han'da hücrede kalır; sonra, yargı önüne çıkarılmadan, sıkıyönetimce sürgüne gönderilir. Aşağı yukarı beş yılı sürgünde geçer...
A.Kadir'in inanç, umut ve direnci zayıflamış mıdır? Hayır! Başına gelenlerden sonra, bir başka yaşam ortamına girmiştir; yayım ve eylem yolu kapanmıştır; ama, o, "DEME" şiirinde bir güzel açıkladığı gibi "Kendini kapıp koyverme" diye direnir.
Bir başka şiirinde de çocuklara seslenir:
"Çok olun, çocuklar, çok olun.
yapraklar kadar, balıklar kadar çok olun,
el ele verin çocuklar, el ele,
bütün gündüzler sizin olsun,
yaşayın dünyayı doya doya.
ÇOCUKLAR, ÇİÇEKLERİ UMUDUMUZUN" diyerek seslenir.
Çocuk sevgisine, tüm iyimserliğiyle insan sevgisini de ekler. İnsanları sever kardeşçe,
inanır onlara... Onların yapıcı, yaratıcı, her şeyi güzelleştirici gücüne de inancı tamdır.
"İnsan kuş kanadında gelen yazı.
İnsan gül fidanında yanan gonca.
İNSAN UMUTLARIN KAPISI"
ÖYLE YIKMA
“Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip…
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının…
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
UMUT İLE, SEVDA İLE, DÜŞ İLE" -AHMED ARİF
İNSAN GİBİ
"Sevgiden sırılsıklam
Yangınlanacak aşklar
Çok yakında bir gün
Çok yakında bir gün
İNSANLAR, İNSAN GİBİ YAŞAYACAKLAR." - CAHİT IRGAT
UMUT YAPRAKLARI
“Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları,
Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları,
Sararıp dökülürken güz rüzgarlarında
Ardında savrulsunlar, umut yaprakları.
Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar
Seninle yeşerdiler, seninle soldular..
OLSUNLAR SENDEN SONRA DA UMUT YAPRAKLARI.” -ÖZDEMİR ASAF
GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ
"Güzel günler göreceğiz çocuklar
Güneşli günler göreceğiz.
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar
Işıklı maviliklere süreceğiz…" NAZIM HİKMET
YENİ BİR YILIN EŞİĞİNDE UMUTLARIMIZ HEP OLSUN VE HEP GERÇEKLEŞSİN.
HOŞÇA KALIN.