Mehmet BABACAN, Eğitimci- Yazar ve Şair


ÇOK UZAKLARDA KALDI ÇOCUKLUĞUM


 

 

     “ Gün olur güzel güzelle yarışır.

     Gün gelir tel tele karışır” mı demiş birileri…

      Diyen niye olmasın, duyan varsa?

     “ Bir bahar akşamı rastladım size” diyor güzel şarkı.

     Onun dilinde bir kat daha güzel şarkı.

     Bir yarış alanı olmuş ev, taşları oynayacak mutluluktan.

     Mutfak biraz daha şanslı sayılsa da, evin her bir köşesi

sahne onun için.

     Şarkı güzel, selam olsun bestecisine.

     Söyleyiş daha bir güzel, sanki şelaleden dökülen su.

     Söyleyense, ayrı dünyalarda hayal edilebilecek kadar 

eşsiz bir tanrısal armağan.

     Tanrım, kimilerine verince toptan mı veriyorsun ne?

     Güzellikler ve de can alıcı özellikler -  ah o özellikler- 

bir araya gelince, birbirleriyle yarışıyor olmalı.

     Her biri kendi efsunlu dünyasını yaratıp, insancıkların 

ayağını yerden kesiveriyor.

     Neylersin ki, ayaksız kalan başın erebildiği bir yer yok.

Yok da eğer içini bilseydi namert taşlar, kaçarlardı köşe-

bucak. 

     Eller, zavallı eller! 

     Doğduğu günkü gibi boşlukları avuçlar yumuk yumuk,

yana düşmüş kolların ucunda…

     Nedense gözler dalıp dalıp gider de, hep geçmişte arar 

görüntüleri. Negatif film banyosunda netleşme bekleyen

dumanlı bakışlarla. 

     Gözlerle yürek arasında çok duyarlı bir iletişim kanalı 

olmalı ki nabza düşüveren çarpıntı, ne çabuk da boyar o 

nemli çehreyi, pembe donlu kırmızıya.

     Ya akşamlara ne demeli?

     Güzelim gündüzü tüketip, rengin en Nemrut’una 

gelip dayanmışsa vakit.

     Bir çetrefilli özlem zincirini takıvermişse boynuna,

çıkabilirsen çık içinden.

     İstersen boş vermişliğin atına binip, sürüver tozlu 

yollra. Yollar yollara, haller hallere karışsın…

     Boş da versek, dolu da alsak “ Tüm yollar Roma’ya 

mı çıkıyor” ne?

     Nereye çıkarsa çıksın, yollara yenik düşmüşüz bir kez.  

 

                ÇOK UZAKLARDA KALDI ÇOUKLUĞUM

                Bir Bahar akşamı

                Ya da 

Sonbahar akşamı

Ne fark eder akşamsa vakit

Ne fark eder yaralı bir kuşsa güneş

                                      ufkun ardında

Topla saçlarını

Düşme yâdıma

Deşme anılarımı var git

Yeni koşulara yetmez soluğum 

Çok uzaklarda kaldı çocukluğum

 

Zaman girdabında döküldü yıllar 

Ah benim yıllarım

Talan yıllarım

Beni benden alan yıllarım

Kaptırdınız sele beni

Savurdunuz yele beni

Terk etmedi çile beni

 

Alın!

Alın gayrı alabildiğiniz kadar

Bana kalsın bir tek yerim

                               Gözbebeklerim

Oynayıp dursunlar

                             Sabahlara dek

                Uçurtmalar dolsun uykularıma 

kırık- dökük

                Atkuyruğu kemanımda hâlâ o ezgi

                Zulamda o Resim

                                               illa o Resim

 

                Bilirim

                Doymamış çocukluğumdur hıçkıran

                                                     düşlerimde hep

                Bilirim

                Umuda kurban verdiğim

                                               özlemlerimdir sebep

                Neyleyim

                Yolum yokuş

                Yolcum yorgun

                Ezgin türkülere tutsak gayrı sazım

                Köroğlu Dağlarım hayal- meyal

                Çoktan terk edip gitti Ayvaz’ım

 

                Topla saçlarını

                Düşme yâdıma

                Deşme anılarımı var git

                Yeni koşulara yetmez soluğum

                Çok uzaklarda kaldı çocukluğum

                

YAZARLAR

  • Salı 31.1 ° / 13.6 ° Güneşli
  • Çarşamba 35.2 ° / 19.1 ° Güneşli
  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • BIST 100

    9645,02%-0,50
  • DOLAR

    32,56% 0,14
  • EURO

    34,81% 0,49
  • GRAM ALTIN

    2417,74% -0,61
  • Ç. ALTIN

    4073,33% 0,00