Yıl 2019 – 2020
Parlamentoda temsil edilen siyasi partiler, federal bir yapı getirerek üniter milli devleti sonlandıracak bir anayasal düzenlemeye sıcak bakmakta ya da bu amacını açıkça dile getiren iktidar partisine destek olmaktadırlar. Mevcut siyasi partilere daha yakından baktığımızda görülen şudur:
- CHP yönetimi, federasyoncu 10 Aralık Hareketi’nin elindedir…
- Saadet’in Genel Başkanı, “Anayasa’nın ilk 4 (dört) maddesi tartışılabilir,” demektedir…
- Ak Parti, federasyonun bütün alt yapısını hazırlamış durumdadır. Ülkeyi iflas ettirerek, üretimi bitirerek, tarım ve hayvancılığı çökerterek, Devlet’i ve halkı borç batağına sürükleyerek, Türk ordusunu parçalayarak, ülke dış müdahaleye açık ve hazır hale getirilmiştir.
- İyi Parti liderliği ise hem CHP ve Saadet ile ittifak halinde, hem de Ak Parti’den kopup gelen; görevden alınmasalar Ak Parti’den ayrılmayacak iki küreselci ortağı Davutoğlu ve Babacan’a kucak açarak kendi içerisindeki milliyetçileri dışlayıp, küreselci Fetö sevicileri tercih ediyor. Bu nasıl bir ruh halidir, anlayan beri gelsin?
- Babacan, Irak’taki Türkmenleri 1 (bir) milyar dolara Amerikalılara veren adam değil midir?
- Davutoğlu Süleyman Şah türbesine tarihin ayıbını işleyen; Libya’da Kaddafi linç edildiğinde, utanmadan, Hillary Clinton’la “çak” yapan; görevden alındığında Amerikalıların, “Bir adamımızı kaybettik,” dediği iddia edilen şahsın ta kendisidir!
Millet, askeri işgal olmaksızın, fikri bir işgal altında 1919 şartlarını yeniden yaşamaktadır. Geleneksel değer yargıları kaybolmuş, köylülükten kentliliğe dönüşen toplumun iliklerine kadar arabesk bir ahlak anlayışı yerleşmiş bulunmaktadır.
Ülkenin limanları, hava alanları, önemli otoyol ve köprüleri, fabrikaları (askeri olanlar dahil), maden sahaları, mera ve yaylakları, su kaynakları yabancılara satılmış, elde çok az şey kalmıştır.
Tarım çökertilmiş, pamuk, tütün, şeker pancarı üretimi daraltılmış; dünya üretiminde tek belirleyici olduğumuz fındık bile yabancılara peşkeş çekilmiştir.
Hazine borca batmış, Merkez Bankası stoklarında bile milyarlarca dolarlık eksi bakiye gerçeğinin hüküm sürdüğü bir ülke haline getirildiğimiz anlaşılmıştır.
Ülke topraklarından Ege Denizindeki 20 ada ile dedemizin mezarını bekleyen Caber Kalesi’ndeki Saygı Karakolu yabancı ülkeler işgaline terk edilmiştir.
İçinde bulunulan siyasi, ekonomik, sosyal ve düşünsel iklim sonucu, “1919’un Yerel Direniş Yapılanmasının Yeniden Hortladığına,” tanıklık etmekteyiz.
Mevcut siyasi yapılardan umudunu kesen toplumun aydınları kendi aralarında küçük küçük benzeri gruplar oluşturmuş durumdadırlar Bunlardan bazıları siyasi parti adıyla, bazıları ise “hareket” veya “platform” adıyla karşımıza çıkmaktadır.
Son bir yılda kurulmuş Siyasi Partiler:
- Ötüken Birliği Partisi, 2018, Türkçü ve Turancı
- Ülkem Partisi, 2019, Milliyetçi, Demokrat
- Türk ve Dünya Birliği Partisi, 2019, Türkçü, Turancı
- Gelecek Partisi, 2019, Ilımlı İslamcı, Muhafazakar, Liberal
- Anadolu Birliği Partisi, 2020, Milliyetçi ve Yenilikçi
- Aydınlık Geleceğin Partisi, 2020, Milliyetçi ve Cumhuriyetçi
- Barış ve Eşitlik Partisi, 2020, Demokratik Sol
- Güç Birliği Partisi, 2020, İnançta Muhafazakar, Ekonomide Liberal
- Demokrasi ve Atılım Partisi, 2020, Liberal, İlerici
- Toplumsal Özgürlük Partisi, 2020, Azınlıkçı, Sosyalist, Feminist,
- Yeniden Birlik Partisi, 2020, Halkçı, İslamcı
- Yeni Yol Partisi, 2020, Halkçı, Cumhuriyetçi
- Değişim ve Demokrasi Partisi, 2020, Milliyetçi, Sosyal Demokrat
- Yenilik Partisi, 2020, Ulusalcı, Liberal Demokrat
- Cumhuriyet ve İstiklal Partisi, 2020, Milliyetçi, Cumhuriyetçi
- Güzel Parti, 2020, Azınlıkçı, Kalkınmacı
- Cesur Düşünce Partisi, 2020, Milliyetçi
- Kuvayı Milliye Partisi, 2020, Milliyetçi,
- Doğru Parti, 2020, Milliyetçi, Kalkınmacı, Cumhuriyetçi
- Bizim Parti, 2020, Merkez Sağ
- Milli Parti, 2020, Bağımsızlıkçı, Atatürkçü
- Milliyetçi Cumhuriyet Partisi, 2020, Milliyetçi, Cumhuriyetçi
- Devrim Hareketi Partisi, 2020, Sosyalist
- Uyanış Partisi, 2020, ???
- Türkiye Değişim Partisi, 2020, Ulusalcı, Sosyal Demokrat
- Vatan ve Hürriyet Partisi, 2020, Milliyetçi
- Türkiye’m Partisi, 2020, Milliyetçi
- Türkiye Yaşam Partisi, 2020, Milliyetçi
- Gelişim ve Demokrasi Partisi, 2021, Atatürkçü
Son bir yılda ortaya çıkan Siyasi Hareketler ve Platformlar:
- Çoban Ateşi Hareketi (Rıfat Serdaroğlu ve arkadaşları)
- İlke Hareketi (İyi Partiden ayrılanlar)
- Memleket Hareketi (CHP’den ayrılan Muharrem İnce ve arkadaşları)
- Onur Hareketi (Yaşar Aydın ve arkadaşları)
- Önce İlke Yükseliş Hareketi (Avukatlar Birliği Hareketi)
- Selanik Platformu (Kemalist Hareket)
- Sözümüz Var Hareketi (İyi Parti’den ayrılan Özcan Pehlivanoğlu ve arkadaşları)
- Taban Hareketi (İyi Parti’den ayrılan Serhat Yıldırım ve arkadaşları)
- Türkiye Ayyıldız Hareketi (İyi Parti’den ayrılan Ümit Özdağ ve arkadaşları)
- Türkiye Bağımsız Halk Hareketi (Deniz Gezmiş’in yolunda)
- Umut Hareketi (Kadir Ulusoy ve arkadaşları)
Bunlardan ayrı, vakıf ve dernek olarak karşımıza çıkanlar da vardır. İnsanlar Siyasi parti adı altında faaliyet göstermekten umudu kestiklerinde vakıf/dernek yapısında sivil toplum kuruluşu olarak toplumsal çalışmalar yapmaya yönelebiliyorlar.
YIL 2021
Bu dağınık yapı yüz yıl önceki siyasi yapımıza tıpatıp benzemektedir. Halk mevcut siyasi partilerin ve yapıların sorunları çözeceğine inanmamakta, kendi sorunlarını çözmek yolunda küçük gruplar halinde çeteleşerek arayışlara girmektedir. Parlamentoda var olan siyasi partilerin temsil noktasında yetersiz kaldıkları ortadadır.
Yaklaşık aynı gayeye yönelik düşünceler taşıyan tüm bu siyasi hareket, platform ve partilerin zamanla bir araya gelmeleri, bir çatı altında toplanmaları gerekmektedir. Aksi halde başarı elde etmek olası değildir. Parçalanmak “güçsüzlük”, birleşmek “güçlülük” demektir.
2021 tüm bu dağınık yapıların uluslar arası emperyalizme ve çağdışı, aydınlanma karşıtı yapılara karşı birleşme, birlikte hareket etme yılı olmalıdır.
Siyasal eğilim araştırmaları Türkiye’de sağdan sola yayılan Kuvayı Milliyeci oy potansiyelinin yüzde 65 oranında olduğunu söylerken seçmenler partilerine kerhen oy veriyorlar. Ortak bir siyasal dilleri kalmamış. Oysa Kurtuluş Savaşı yıllarında olduğu gibi milliyetçiler, Müslüman aydınlar ve sol cenahta bulunan emekçi yığınlar milli bir çatı altında, bilim ve hukuk çizgisinde toplanabilmelidir. Kapsayıcı bir liderliğin tüm bu toplum kesimlerini bir çatı altında toplayabileceği umudundaydım.
Milliyetçilik, Atatürkçülük, demokratlık, idealizm, vatanperverlik, toplumcu kardeşlik işte bu %65’lik dilimin içerisinde kümelenmiş bekliyor. Bakmayın siz toplumun içine düştüğü ahlaki zaaflara. Yüzyıl önce de aynı zaaflar şu veya bu ölçüde bulunmaktaydı. Zaaflar olmasaydı Kütahya-Eskişehir çarpışmalarında ordunun üçte biri firar eder miydi? Yeter ki donanımlı, bilinçli, inanmış, adanmış bir liderlik kadrosu var olsun. Gerisi gelecektir.
Bilinsin ki milletin özündeki “Kuvayı Milliye” ruhu ölmez! Oğuz’un görklü çadırını yeniden ihya ederek açları giydirmek, çıplakları donatmak, başlıya baş eğdirmek, dizliye diz çöktürmek, bize misyon olarak miras kalmıştır… Devletimizi yeniden ayağa kaldırmak ana gayemiz olmalıdır.
İnsanlığa yeni bir üretim ve paylaşım kültürünü armağan ederek Türk çağının sancaklarını uyarmak, bayraklarını göndere çekmek görevi yeni bir rüzgâr beklemektedir…
BİTTİ