Tarih: 15.12.2017 10:41

"Herkesin özgürce düşüncelerini ifade edebildiği bir ülke istiyoruz"

Facebook Twitter Linked-in

"ADALET VE ÖZGÜRLÜK"

Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, ses ve sinema sanatçısı Zuhal Olcay´ın, sahnede programı esnasında sarf ettiği sözlerin  Cumhurbaşkanına hakaret içerdiği iddiasıyla dava açılmasıyla ilgili olarak, "Toplumun bu kadar ayrıştığı, bu kadar kutuplaştığı bir dönemde, başta halkımızın tamamını temsil eden Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere, herkese toplumu birleştirme, kenetleme ve kucaklaşmaları sorumluluğu bir görevdir.  Sanatçıların korkmadan düşüncelerini, paylaşamadığı bir ülkede düşünce ve ifade özgürlüğünden de bahsedilemez" dedi.

Av. Küçük, "Bugün yargının tüm kurucu unsurlarının başarılı temsilcileri ile icra dairelerinde görev alan müdürlerimiz bir aradayız. Ülkemize adalet gelecekse; bu büyük ailenin çabalarıyla mümkün olacaktır. Hak, hukuk ve adaletin hakim kılındığı, toplumu ayrıştırıcı dilden uzak,  herkesin özgürce düşüncelerini ifade edebildiği bir ülke istiyoruz " diye konuştu.

Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Marmara Üniversitesinde akademisyenlerinden Abdulkadir Şen´in, Alevi-Bektaşi kökenli yurttaşlarımızla ilgili inanç, din, ibadet özgürlüğüne yönelik hakaret, halkı din ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama içeriği taşıyan sosyal medya paylaşımına da tepki gösterdi. Adana Barosu olarak, bu hususta suç duyurusunda bulunulacağını ifade etti ve bu konunun takipçisi olacaklarını vurguladı.

"ALADAĞ YANGIN FACİASI DURUŞMASI"

Av. Küçük, Aladağ yangın faciasının 11 Aralık 2017 günü Kozan Ticaret Odasında gerçekleşen duruşmasına katıldıklarını belirtti. Bu yangının siyasi iktidarın kaynağını Anayasadan alan sosyal devlet, fırsat eşitliği ve eğitim sağlama yükümlülüğünü yerine getirmemesinin, kimsesiz, yoksul insanlarımızın cemaatlerin önüne ittiğini gösterdiğini ifade eden Av.Küçük, "Devletin sosyal devlet ilkesini işlevsel kılarak, ekonomik durumu olmayan yurttaşına ve onun eğitim ihtiyacı bulunan çocuklarına doğrudan sahip çıkması gereklidir. Eğitim ve öğretim yılının başladığı dönemde devlet yurdunun bakıma alınarak kapatılması, kaymakamlık ve milli eğitim ilçe müdürlüğü görevlileri yönlendirmesiyle çocukların cemaat yurtlarına yerleştirilmeleri hiçbir gerekçeyle izah edilemez, bu faciadan sorumludurlar ve gerekli cezayı almalıdırlar." dedi.

"SONUNA KADAR TAKİP EDECEĞİZ"

Yurt binasını inşa edenden, binanın sahibine, bu binaya kullanım izni veren belediye yetkililerinden, binanın yurt olarak kullanımına izin veren kaymakamlık ve milli eğitim müdürlüğü yetkililerine varıncaya kadar birçok kişinin asli kusuru ve sorumluluğu bulunduğunu dile getiren Av. Küçük, " Devletin eğitimde fırsat eşitliği noktasında yalnız bıraktığı, eğitim verme yükümlülüğünü sağlayamadığı gibi Süleymancılar cemaatine ait yurda kamu görevlileri eliyle yönlendirdiği ve sonrasında elim facianın yaşandığı davanın üzerinden 1 yıldan fazla zaman geçti. Durşmanın şöyle bir farklı yönü vardı: Milli eğitim müdürlüğünde görev yapan yangına etki eden, büyümesine ve can kaybının artmasına yol açan, var olan eksiklikleri görmeyerek, görmezden gelen İlçe Milli Eğitim Müdürü ve milli eğitim müfettişlerinin yer aldığı 5 kişinin de  olduğu yeni bir iddianame ile açılan dava mevcut dava ile birleştirildi.  Kusuru olanlarla ilgili kamu görevlilerinin de gerekli cezayı almaları için sonuna kadar bu davanın takipçisi olacağız. Bu çocuklar hepimizin. Bu dava kamusal yönü olan bir davadır." dedi.

"BU DAVA YENİ FACİALARIN YAŞANMAMASINA VESİLE OLMALIDIR"

Adana Baro Başkanı Av. Küçük, "Bu davada verilecek karar Aladağ kararı olarak hukuk tarihimize emsal teşkil etmeli ve yeni faciaların yaşanmamasına vesile olmalıdır" dedi.

26 Şubat 2018 günü görülecek duruşmayı takip edeceklerini söyleyen Av. Küçük, "Hassasiyet sahibi tüm kurumları, sivil toplum kuruluşlarını bu davayı takip etmeye ve sorumluların hak ettikleri cezaları almaları için katkı sunmaya çağırıyorum" diye konuştu.

ARABULUCULUK KONUSUNA DEĞİNDİ

Adana Baro Başkanı 9 Aralık 2017 Cumartesi günü Türkiye Barolar Birliği Özdemir Özok Kongre Salonunda düzenlenen Baro Başkanları toplantısının ana gündemini, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu´nun 35/A maddesi kapsamında düzenlenen Türkiye Barolar Birliği Uzlaşma Sağlama Yönetmeliği´nin Uygulanmasına İlişkin Yönerge Taslağı olduğunu belirtti.

Av. Küçük, " Cezada uzlaşma, hukuk sorunlarında da arabuluculuk dışında TBB ve Barolar ile birlikte bir ortak çalışma yürütmektedir. Avukatlık Kanunu´nun 35/A maddesi  avukatlara uzlaşma noktasında özel görevler yüklüyor. Bu maddenin etkin olarak yaşama geçmesi ve daha işlevsel hale getirilmesi ve bu sorumluluğa riayetsizliğin Meslek Kurallarına aykırılık olarak kabul edilmesi düşünülmektedir." şeklinde tamamladı.(CO)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —