Güney Yüreğir Sulama Birliği toplantı salonunda gerçekleştirilen eğitim programına Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü hocalarından Prof. Dr. Mahmut Çetin, Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Sulama Bölümü Başkanı Prof. Dr. Bülent Özekici, Adana Zirai Üretim İşletmesi Tarımsal Yayım ve Hizmet İçi Eğitim Merkezi (TAYEM) Müdürlüğü Uzman Personeli Dr. Fatih Barutçu, Birlik Başkanı İhsan Oğuz Beyarslan, yönetim kurulu üyeleri Fırat Özkan, Recayi Sömek, Feramuz Şah Adıbelli, Süleyman Akkaş, Birlik Müdürü Yunus Bülbül ve birliğin sulama sahasında görevli personelleri katıldı.
EĞİTİMDE İŞLENECEK KONULAR
15 Kasım- 24 Kasım 2017 Cuma gününe kadar sürecek seminerde Prof. Dr. Mahmut Çetin ve Dr. Fatih Barutçu; "Sulama ile ilgili terimler, debi ve suyun ölçülmesi, sifon, savak, piriz, debi ölçerler, kapalı borularda suyun ölçülmesi, sulama sistemlerini karşılaştırılması, damla sulama sisteminin tanımı ve üstünlükleri, bitki, toprak ve su ilişkileri, toprak nemi, Evapotranspirasyon, bitkilerin su ihtiyacı, sulama suyu miktarı ve sulama zamanının belirlenmesi, yağmurlama sulama sisteminin tanımı ve üstünlükleri, yüzeysel sulama sistemlerinin optimal yönetimi, kısıtlı sulama ve sulamada organizasyon, drenajın tanımı ve önemi, açık ve kapalı drenaj sistemleri" konularında eğitim verecek.
Eğitim programının açılışında konuşan Güney Yüreğir Sulama Birliği Başkanı İhsan Oğuz Beyarslan, projenin temel amacının Çukurova´nın en önemli ovası olan Aşağı Seyhan Ovası´nda sulamaya açılmış alanlarda tarımsal eğitim ve yayım hizmetlerinin etkinliğini artırmak olduğunu söyledi.
SUYUN ÖNEMİ BU EĞİTİMLE ANLAŞILACAK
Eğitime katılan birlik çalışanlarının, sulama yayımcısı olarak görev alacağına değinen Güney Yüreğir Sulama Birliği Başkanı İhsan Oğuz Beyarslan, yanlış sulamanın doğada ve tarım alanlarında yarattığı tahribatın ancak eğitimlerle önüne geçilebileceğini kaydetti.
Güney Yüreğir Sulama Birliği´nin her zaman çiftçinin yanında olduğunu dile getiren Başkan Beyarslan şunları söyledi;
"Çiftçimize en iyi hizmeti sunabilmek adına sürekli olarak kendimizi geliştirdik ve eğittik. Öğrenmekten hiç vazgeçmedik. Her şeyi dijital ortama taşıdık. Uydudan, çiftçilerimizin hangi ürünü ektiğini, ne kadar suya ihtiyaç duyduğunu, fazla suyu nasıl tahliye ettiğini görebileceğimiz bir sistem kurduk. Bu sayede çiftçimize daha fazla destek olmayı hedefledik. Bunların yanında, whatsapp ve mail hattı kurarak çiftçilerimizin sorunlarını daha yakından takip etmeye başladık.´´
Dünya üzerindeki kaynakların hızla kirlendiğine ve yok olmaya başladığına dikkat çeken Beyarslan, verilen eğitimlerle suyun öneminin daha da anlaşılacağını ifade etti.
SU PETROLDEN DAHA DEĞERLİ
Eğitim programının ilk gününde Dr. Fatih Barutçu; tarımsal sulamanın önemi, küresel iklim değişikliği, kuraklık ve sulamaya etkisi konularında açıklamalarda bulundu.
Günümüzün yeni tehdidinin iklim değişikliği olduğunu vurgulayan Dr. Barutçu, "İklim şartları geçmişte ve günümüzde olduğu gibi gelecekte de değişmeye devam edecek. Geçmişte tamamen doğal bir süreç olan iklim değişikliği maalesef günümüzde insan kaynaklı bir hale gelerek, çevremizi tahrip eden, canlı türlerinin yok olmasına neden olan küresel ısınma tehdidine dönüştü" diye konuştu.
KAYNAKLAR VERİMLİ KULLANILMALI
İnsanoğlunun, bilinçsiz tüketimi sonucu atmosfere saldığı zararlı gazların sonucu olan küresel ısınmanın ilk olarak su kaynaklarını tahrip ettiğini kaydeden Dr. Barutçu, bu durumun tarım arazilerini de tehdit ettiğini dile getirdi.
Yakın gelecekte suyun petrolden daha kıymetli olacağına işaret eden Dr. Barutçu, ´´Azalan su kaynaklarını daha verimli kullanmak adına çeşitli çalışmalar başlattık. Özellikle 2012 yılından itibaren yürüttüğümüz çalışmalar neticesinde Adana´da, tarımsal sulama altyapısını değiştirme yönünde kararlılığımız ortaya çıktı. Bunu projelerle besledik. Önce tarımsal sulama altyapısını irdeledik. Ardından su bütçesiyle ilgili çalışmalar yaptık. Bu altyapı çalışmaları önemli, fakat daha da önemlisi eğitim. İnsanları eğitimle beslemediğimiz, donanım sağlamadığımız sürece kurulan bu altyapıların hiçbir önemi yok" dedi.
TOPLU BASINÇLI SULAMA
Türkiye´de de dünyada olduğu gibi modern sulama tekniklerinin yaygınlaştırılması gerektiğini kaydeden Dr. Barutçu, İtalya´da uygulanan ve üst düzey verim alınan ´toplu basınçlı sulama´ sisteminden örnek verdi.
İtalya´da yaygın olarak kullanılan sistemi Türkiye´ye getirmek için çalıştıklarını ifade eden Dr. Barutçu, "Bu sistemde ekim yapılan tarlaya; sayaç, hidrant ve kart yuvası olan bir cihaz yerleştiriliyor. Çiftçinin, tarlasının büyüklüğüne ve ekili ürünün özelliğine göre, elinde bulunan karta gerekli miktarda su yükleniyor. Üretici vakti geldiğinde kartında bulunan suyu kullanabiliyor. Böylece hangi arazide, ne kadar su kullanımı yapıldığı rahatlıkla takip edilebiliyor. Bu sistem sayesinde, Türkiye´de de kontrollü sulama yapılabilecek ve suyun hoyratça kullanımının önüne geçilecek." İfadelerini kullandı.(CO)