Güre´de Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen ?İklim Değişikliği Ve Yenilenebilir Enerji Çalıştayı?na katılan CHP Balıkesir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Ahmet Akın burada yaptığı konuşmasında şunları kaydetti:
? 2000´li yılların başında birincil enerjide %67 olan dışa bağımlılık oranımız bugün için %75´i geçmiş durumda. Yılda 55 milyar dolar enerji ithalatına para ödüyoruz. Dış ticaret açığımızın büyük bölümünü enerji ithalatı oluşturuyor.
Elektrik üretimimiz de maalesef ithalata bağımlı. Tükettiğimiz elektriğin 2014 yılında %65´ini, 2015 yılında %56´sını ithal kaynaklardan üretmiş durumdayız. 2016 yılında bu oran biraz daha gerilemiş durumdadır.
Ülkemizde elektrik üretimi özel sektör ağırlıklı olarak yürümektedir. Özelleştirmeler kamu etkinliğini azaltmıştır. 2016 itibariyle kamunun elektrik üretimindeki payı %17´ye kadar gerilemiştir. Özelleştirmeler hala sürmektedir. Önümüzdeki yıllarda bu oran daha da aşağıya düşecektir.
?NÜKLEER SANTRALLER YERLİ DE DEĞİLDİR, MİLLİ DE DEĞİLDİR?
Mevcut iktidar şimdiye kadar ithal kaynakları öne çıkaran bir enerji politikası izledi. Şimdi Milli Enerji Politikasından bahsediyorlar.
Enerji Bakanı referandum öncesi düzenlediği bir toplantıda Milli Enerji Politikasını ilan ederek enerjide ?yerlilik? vurgusu yaptı.
Bakanın açıklamamalarında yerli ve milli enerji kaynağı olarak işin merkezine nükleer santrallerin yerleştirildiğini görüyoruz.
Bu nasıl bir millilik anlayışıdır bilemiyorum. Çünkü Nükleer Santrallerin teknolojisinden, malzemesine, insan kaynağına kadar hiç birisi bize ait değil? diyen Akın, Türkiye´nin de dünyadaki gidişe paralel olarak yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık vermesi gerektiğinin altını çizdi. Bu konudaki düşüncelerini de dile getirerek;
?Bu ülkede milli ve yerli bir enerji kaynağı arıyorsanız, listenin en başına bu toplantının da konusunu oluşturan yenilenebilir enerji kaynaklarını koyun.
?DÜNYA ENERJİ TERNDLERİ YENİLENEBİLİR KAYNAKLARA YÖNELMİŞTİR?
Güneş, rüzgar, jeotermal, biyokütle her şeyi ile yerli ve millidir. Eğer bu şekilde teşvik ve destekler yağdıracaksanız bu kaynakları da destekleyin.
Dünyada enerji trendleri bu yöne kaymış durumdadır. Paris İklim Anlaşması da fosil yakıt dönemini kapatacak önlemler içeriyor. Anlaşmaya taraf ülkeler çoktan harekete geçmiş ve yenilenebilir enerji yatırımlarına hız vermişlerdir.
Yenilenebilir enerjinin payının hızla arttığını görüyoruz. Uluslar arası Yenilenebilir Enerji Ajansının verilerine göre 2015 yılında küresel kurulu elektrik gücüne yapılan ilavenin %61´i yenilenebilir kaynaklara dayalıdır.
Bunların içinde de güneş ve rüzgar başı çekmektedir. Bu ikisi 2015 yılındaki yenilenebilir enerji yatırımlarının %90´nı oluşturmaktadır? dedi.
Konuşmasında ülkemizdeki yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin bilgiler veren Ahmet Akın enerji verimliliğini de önemli bir kaynak olarak değerlendirerek, hükümeti bu konuda gerekeni yapmadığı için eleştirdi.
Partisininin enerji politikalarını da anlatan Akın konuşmasında gelişmiş ülkelerde yaygınlaşan enerji kooperatifçiliği modelini de şöyle anlattı:
?ENERJİ KOOPERATİFÇİLİĞİ YENİLENEBİLİR KAYNAKLARIMIZI DEĞERLENDİREBİLMEMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR MODELDİR?
?Katılımcı bir enerji sektörü inşa edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Büyük rantların kaynağı enerjide kar odaklı bir yönetim anlayışı egemendir. Farklı bir modelin de benimsenmesi ve geliştirilmesi gerekiyor.
Bu model enerji kooperatifçiliğidir.
Özellikle yenilenebilir enerji alanında kurulacak ve faaliyet gösterecek kooperatifler halk katılımına daha uygundur.
Kaynağında kurulacak yenilenebilir enerji santrallerinin maaliyeti de daha düşük olmaktadır.
Yaygınlaşacak Enerji kooperatifleri ile sektör demokratik bir yapıya da kavuşmuş olacaktır?