Emek Partisi Adana İl Örgütü, "karma eğitimin ortadan kaldırılması kızların okullaşma oranını artırabilir ancak kızların eğitime katılma oranını düşürür. Kadın erkek ilişkilerinin demokratikleşmesini geriletir. Toplumsal bölünmüşlüğü kalıcılaştırır" açıklamasında bulundu.
Yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
"Karma eğitim birkaç değişik düzeyi olan bir kavramdır. Kapitalizmin en büyük iddiası fırsat eşitliği idi. Fırsat eşitliğinin eğitim aracılığıyla sağlandığı iddia edilir. Karma eğitimin birinci düzeyi farklı sosyal sınıflardan çocukların aynı ortamı paylaşmasıdır. Günümüz açısından bu düzey tartışması hatırlanmayacak kadar aşınmıştır.
"İkinci düzeyi farklı akademik düzeyde öğrencilerin bir arada eğitilmesidir. Burada amaç kapitalizme içkin rekabet aracılığıyla akademik düzeyi yükseltmektir. Ya da karşılıklı yardımlaşma yoluyla başarılıların başarısızları yukarı çekmesi beklenir. Özel nitelikli okullar, okullarda özel sınıf uygulamaları bu düzeyde artık hatırlanmaz oldu.
"Elimizde kalan kızlar ile erkeklerin birlikte eğitim görmesidir. Kız imam hatip liseleri, kız meslek liseleri aracılığıyla bu yol açıldı. Bu gün özellikle yoksulların yoğun yaşadığı mahallelerde kız Anadolu liseleri de açılmış durumda. Bakanın yapmak istediği sanıldığı gibi birkaç kız okulu açmak değil(zaten bunlar şu an da var.) bütün okulları buna dönüştürmek.
"Bu amaç için ileri sürülen gerekçe ise oldukça masum. Kızların okullaşma oranını yükseltmek. Öncelikle okullaşma alanındaki gerilemenin temel nedenlerinden biri artan yoksullaşma ile hem eğitimin masrafından kaçınmak hem de aile bütçesine katkıda bulunmak için çalışmaktır. Devam mecburiyetinin kaldırılması bunu daha kullanışlı hale getiriyor. Öğretmenlerin gözlemi yağışlı günlerde sınıfların dolduğu diğer günlerde boşaldığı yönünde. Buna kız Anadolu lisesi öğrencileri de dahil.
"Asıl gerekçe ise kadınlar için ayrı bir sosyal alan inşa etmek. Kız okulları bunun çocukluktan başlatılması anlamına geliyor. Ama unutulan bir şey var: Ünlü filim repliğinde dile getirildiği gibi okul bazı bilgilerin ezberletildiği yer değildir. Eğitimin başta özelliği sosyalleşmedir. Kadın ile erkek arasındaki birbirini tanıma, demokratik ilişkiler kurma, karşılıklı nezaket sınırlarında davranmayı öğrenmek eğitimin temelidir. Bu nedenle kızları bir binaya toplamak ve onlara bazı kitapları ezberletmek onların eğitime katıldığı anlamına gelmez. Bu yol bir adım sonrası bir yönetmelik değişikliği lie tarikat eğitim yerlerinin örgün eğitim kapsamına alınmasıdır.
Televizyonlarda dile getirilmeyen ama kahvehanelerde yürütülen kampanya bir arada olmanın ahlaksızlığa yol açtığıdır. Öncelikle şunu söylemek lazım kreş çocuklarını bile kadın ve erkek olarak gören kafa hastalıklıdır. Diğer yandan herkes kendi tecrübesinden de bilir ki kadın ve erkeklerin bir arada bulunduğu ortamlar her iki cins açısından da en nezaketli ortamlardır. Kadın muhabbetlerinin de erkek muhabbetlerinin de ne kadar ileriye gideceği hiçbir zaman tahmin edilemez.
"Demokratik bir toplumun inşası diğer şeylerin yanı sıra kadın erkek ilişkilerinin demokratikleşmesi ile gerçekleşir. Eğitim bunun başlangıç noktasında durmaktadır. Bu gün sorun bu okullarda bu demokratik yaşantının üretilememesidir. Karma eğitimin kaldırılması tam da bu değerlere açılmış bir cephedir.
"Ayrıca hükümet ve çevresindeki örgütler bu yolla imam hatiplerden sonra kendilerine ikinci arka bahçe yaratmak istiyorlar. Çünkü mevcut okullarda farklı siyasal görüşte ailelerin çocukları okuyor. Aileler okullar üzerinde bir denetim oluşturuyor. Karma eğitim bu açıdan da önemli. Oysa kız okulları sadece hükümet ve çevre örgütlerinin toplandığı bir yer olacak. Bir süre sonra cami örneğinde olduğu gibi her kız okulu bir tarikata tahsis edilecek. Bunun da okullaşma olduğuna bizi inandırmak istiyorlar.
"Cinsiyete dayalı bölünen eğitimin daha büyük cinsel problemlere yol açtığı da ayrı bir tartışma konusudur. Sonuç olarak karma eğitimin ortadan kaldırılması kızların okullaşma oranını artırabilir ancak kızların eğitime katılma oranını düşürür. Kadın erkek ilişkilerinin demokratikleşmesini geriletir. Toplumsal bölünmüşlüğü kalıcılaştırır."
(vş)