Türkiye´de 15 yıldan bu yana çarpık bir eğitim sistemi yaşandığını, bu çarpıklık nedeniyle çocukların ve ailelerin kafasının karıştırdığını kaydeden Çetinkaya, 2017-2018 eğitim-öğretim döneminin sorunlar yumağıyla başlamadığını kaydetti.
Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Çetinkaya, "Sürekli hale getirilen sınav sistemi değişikliği, günübirlik eğitim politikaları, popülist yaklaşımlar Türkiye´de eğitim-öğretimi tam anlamıyla bir çıkmaza soktu. Çocuklarımız okuldan soğudu. Bu soğumanın önü alınamazsa Türkiye Cumhuriyeti´nin geleceği açısından son derece tehlikeli bir süreç yaşanır. Çocuklarımızı yarış atı olarak görmekten vazgeçin" diye konuştu.
"ATATÜRK´ÜN İZİNDEN GİTMEK ZORUNDAYIZ"
İlke ve devrimleriyle dünyaya örnek olan Mustafa Kemal Atatürk´ün eğitim ve öğretim anlayışının kurtuluş yıllarında çağdaş, bilgili, donanımlı yeni nesiller yetişmesine öncülük ettiğini belirten Çetinkaya, Atatürk´ün gösterdiği çağdaş ve ileri medeniyetler seviyesine ulaşılması için çocukların okul öncesinden başlamak üzere öncelikle okulunu ve derslerini seven mutlu bireyler olması için uğraş verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
"KENTLERİN GELİŞİMİ EĞİTİMLE DOĞRU ORANTILI"
Kentlerin yaşam standardının yükselmesi, yaşanabilirlik seviyesinin artmasının direkt olarak eğitimle bağlantılı olduğuna işaret eden, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Uygulaması (TEOG) sınavlarından da vazgeçildiğini hatırlatan Çetinkaya, TEOG´u bir devrim olarak Türkiye´ye lanse edenlerin şimdi bu uygulamayı yerden yere vurmasının eğitimde gelinen kötü noktayı gözler önüne serdiğini söyledi.
"EĞİTİM SİSTEMİNİN İÇİNİ BOŞALTTILAR"
Okulların TEOG´da 17 bin şampiyon çıkardığını ancak üniversite sınavlarında bu şampiyonların çoğunun sınavı dahi kazanamadığını vurgulayan Çetinkaya, şunları söyledi:
"Çocuklarımızın ilgi ve yeteneği ölçülmüyor. Eğitimde fırsat eşitliği yok. Fakiri de zengini de, özel okuldaki de özel ders alanı da bin bir güçlükle okula gitmeye çalışan kırsal kesimdeki öğrencilerimiz de aynı sınavlarda yarıştırılmaya çalışılıyor. Sistematik bir çalışma düzeni yok. Öğrencilerin servis imkanlarının yanı sıra bir çok okulun fiziki şartları yetersiz. Belki de Türkiye´nin birçok yerinde okul bile yok.
"ÖĞRETMEN AÇIĞI VAR ATAMA YOK"
Sayın Başbakan´ın sayın Cumhurbaşkanı´nın TEOG´un kaldırılması gerektiğine yönelik açıklamasından sonra harekete geçip ´Herkes istediği okula gidecek´ gibi bir söylem Türkiye şartlarında gerçekçi bir söylem değil. Çocukların ve ailelerin kafasını daha fazla karıştırmasınlar. Kimse umut tacirliği yapmasın. İmam Hatiplerin içini boşalttılar. İmam Hatip okullarının sayısını artırarak ilgiyi azalttılar. Türkiye´nin birçok yerindeki İmam Hatip okulları boş. Üniversitelerde 300 bin kontenjan boşluğu var. Öğretmenlerimiz başta ekonomik olmak üzere büyük sorunlarla karşı karşıya. Kendilerini dünya şartlarında geliştirmeleri için hiçbir fırsat, imkan yok. Atanamayan binlerce öğretmen ve öğretmen açığı olmasına rağmen atama yapılmıyor. Neredeyse asgari ücretle ve taşeron sistemle geçici öğretmenlerle eğitim sisteminde başarıya ulaşılması mümkün değil. Çocukları yarış atı gibi görenler her eğitim-öğretim döneminde yeni bir sistem oturtmaya çalışıyor ancak 15 yıldan bu yana sürdürülebilir bir eğitim sistemini oturtamadılar. Çocuklarımız, öğretmenlerimiz ve ailelerin mutluluğu ön plana alınmadıkça günübirlik değişikliklerle daha fazla sıkıntı çekeceğimiz göz önüne alınmalı ve bu yönde hareket edilmelidir."(CO)