Tarih: 19.07.2023 00:45

BM, “Kadınların sadece yüzde 1'inden azı cinsiyet ayrımcılığını daha az yaşıyor”

Facebook Twitter Linked-in

HABER:Can Kamiloğlu/VOA

BM tarafından hazırlanan son raporda, dünyada kadınların yalnızca yüzde birinden azının cinsiyet ayrımcılığının çok daha az hissedildiği, kadının güçlü olmasına izin verilen ülkelerde yaşadığı tespit edildi.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Teşkilatı (UNDP) ve BM Kadın tarafından ortaklaşa hazırlanan son raporda, dünyada kadınların yalnızca yüzde birinden azının cinsiyet ayrımcılığının çok daha az hissedildiği, kadının güçlü olmasına izin verilen ülkelerde yaşadığı tespit edildi.

Son rapora göre kadınların çoğunluğu, cinsiyet ayrımcılığının yoğun olarak hissedildiği ülkelerde yaşıyor. Raporda, dünyadaki 3 milyar 100 bin kadının cinsiyet ayrımını derinden hissettiği, dünyada kadınların yüzde 90’ının cinsiyet eşitliğinin az ve yetersiz olduğu ülkelerde yaşamak zorunda olduğu açıklandı.

Türkiye ‘kadına karşı ayrımcılığın yoğun olduğu ülkeler’ arasında

Raporun hazırlanması için aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 114 ülkede cinsiyet ayrımcılığıyla ilgili kapsamlı araştırma ve anketler yapıldı. İncelenen 114 ülkenin hiçbirinin tam olarak cinsiyet eşitliğine ulaşamadığı tespit edildi. Türkiye, kadına karşı ayrımcılığın yoğun yaşandığı ülkeler arasında yer aldı.

Rapor, iki farklı endekse göre hazırlandı. Raporda, dünya çapında kadınların karşılaştığı karmaşık zorluklara ışık tutmak, siyasi reformlar için bir yol haritası sağlamak için iki yeni endeks yayınlandığı kaydedildi.

Kadınların Güçlenmesi Endeksi (WEI), kadınların seçim yapma ve fırsatları değerlendirme şansını ve özgürlüğünü beş farklı kategoride ölçtü. Bunların sağlık, eğitim, katılım, karar verme ve kadına yönelik şiddet başlıkları olduğu kaydedildi.

Raporda yayınlanan ikinci endekste ise Küresel Cinsiyet Eşitliği Endeksi (GGPI) kullanıldı. Endekste kadın ve kızların sağlık, eğitim, katılım ve karar verme gibi insani gelişmenin temel boyutlarında maruz kaldığı eşitsizlikler değerlendirildi.

Raporda, cinsiyet ayrımcılığının azaltılması konusunda hükümetlere tavsiyelerde bulunuldu.

- Eğitimde eşitlik: Dijital çağda kadınları ve kız çocuklarını güçlendirmek için beceri ve eğitim kalitesindeki farkları kapatın.

- İş, yaşam dengesi ve ailelere destek: Uygun fiyatlı kaliteli çocuk bakım hizmetleri, ebeveyn izni programları ve esnek çalışma düzenlemeleri dahil olmak üzere iş ve yaşam dengesini ele alan politika ve hizmetlere yatırım yapın.

- Kadınların eşit katılımı: Kamusal hayatın her alanında cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik hedefler, eylem planları belirleyin. Kadınların geride kalmasına neden olan ayrımcı yasa ve düzenlemeleri ortadan kaldırın.

- Kadına yönelik şiddet: Şiddeti önlemeye, sosyal normları değiştirmeye, ayrımcılık yapan yasaları ve politikaları ortadan kaldırmaya odaklanan kapsamlı önlemler uygulayın.

BM Kadın Direktörü Sima Bahous, hükümetler ve uluslararası topluma, ‘Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ kapsamında cinsiyet eşitliğine ve kadınların güçlendirilmesine yönelik verdikleri taahhüdü hatırlattı.

Bahous, raporda ortaya çıkan verilere göre cinsiyet ayrımcılığının sürdüğünü, bu nedenle hedeflerin gerçekleştirilmesine yönelik ilerlemenin engellendiğini ve yavaşladığını kaydederek, “Toplumsal cinsiyet eşitliği sözümüzü yerine getirmek, kadınların, kız çocuklarının insan haklarını güvence altına almak ve temel özgürlüklerinin tam olarak gerçekleştirilmesini sağlamak için sürekli çaba gösterilmesi gerekiyor” dedi.

BM Kalkınma Teşkilatı Başkanı Achim Steiner, kadın ve kız çocuklarının büyük bir çoğunluğunun, potansiyellerinin yalnızca bir kısmını ortaya çıkarma izin veren ülkelerde yaşadığının tespit edildiğini söyledi. Son yayınlanan rapordaki veri ve tespitler, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 11 Temmuz Dünya Nüfus Günü nedeniyle yayınladığı mesajda, “Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için neredeyse 300 yıla ihtiyaç var” ifadesini doğrulamış oldu.

(VŞ)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —