BASIN KURULUŞLARINDAN ‘DEZENFORMASYON KANUN TEKLİFİ’NE TEPKİLER
SİYASET 27.05.2022 15:50:00 494 0

BASIN KURULUŞLARINDAN ‘DEZENFORMASYON KANUN TEKLİFİ’NE TEPKİLER

Basın meslek örgütleri  yeni kanun teklifinin "sansüre" yol açabileceğini belirterek, geri çekilmesi çağrısı yaparken, CHP’li Özgür Özel de  konusunda,  “Basın ve ifade özgürlüğünü boğma teklifidir,” tepkisini dile getirdi

AKP ve MHP'nin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne  sunduğu "dezenformasyonla mücadeleyi" hedefleyen "Basın Kanunu ve Bazı Konularda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" başlıklı teklife basın meslek kuruluşları tepki gösterdi.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Türkiye Ulusal Komitesi, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Basın Konseyi, Haber-Sen ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) tarafından yapılan açıklamada teklifin geri çekilmesi çağrısı yapıldı.

Açıklamada, "Cumhuriyet tarihinin en ağır sansür ve oto sansür mekanizmalarından birine yol açabileceği endişesiyle, 'dezenformasyonla mücadeleyi' değil gazeteciliğe baskıyı artırmak üzere tasarlandığı anlaşılan bu kanun teklifinin acilen geri çekilmesi çağrısında bulunuyoruz" denildi.

Kanun teklifi Türk Ceza Kanunu'na "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" diye yeni bir suç tanımı eklenmesini ve bu suçu işleyenlere hapis cezası öngörüyor. Açıklamada, teklifte medyaya yönelik olarak öngörülen idari tedbirler arasında para cezası, reklam yasakları ve sosyal medya ağlarına bant daraltma yaptırımı bulunduğu da hatırlatıldı.

Açıklamada, kanun teklifi hazırlanırken kanunun "doğrudan muhatabı olan Türkiye'deki gazetecilik örgütlerinin fikrini sorma gereği" duyulmaması eleştirildi.

"Hangi partiden olursa olsun siyasetçilerin, toplumun bilgi edinme ve haber alma hakkını doğrudan ilgilendiren bu tür yasal düzenlemeleri hazırlarken ilgili alanın önde gelen meslek örgütleri ve sivil toplum temsilcileriyle diyalog kurması demokrasinin gereğidir" ifadesine vurgu yapılarak, "Bu demokratik ilkenin çiğnenmesi" kınandı.

Basın meslek örgütlerinin açıklamasında, teklifte "dezenformasyon", "yalan haber", "asılsız bilgi" ve "tahrif edilmiş bilgi" gibi kavramların hukuki bir tanım yapılmaksızın kullanılması eleştirilerek, "Güvenlik', 'kamu düzeni' ve 'kamu barışı' gibi, gazetecilere karşı adli taciz davalarında sıkça başvurulan muğlak kavramlara dayanılarak mahkemelere yeni bir suç işaret edilmektedir. Böyle bir yaklaşım, yasaları, bağımsızlığını yitirmiş olan yargı sistemi tarafından suistimale açık hâle getirmektedir. Bu girişimi reddediyoruz" ifadelerine vurgu yapıldı.

Açıklamada, dezenformasyonun tüm dünyanın sorunu olduğu belirtilerek, "Türkiye'de gazeteciliğin kalitesini düşüren, halkın haber alma hakkını zedeleyen daha birçok sorun" olduğu kaydedildi. Bu sorunları çözebilecek çoğulcu yasaların, demokratik kurumların ve meslek içi özdenetimin oluşturulması veya güçlendirilmesi için tüm siyasi aktörleri, gazetecilik örgütleriyle kapsamlı ve şeffaf bir diyalog süreci başlatma çağrısı yapıldı.

ÖZEL: “BASIN VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ BOĞMA TEKLİFİ”

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel; TBMM Başkanlığı’na sunulan internet medyası ve sosyal medya ile ilgili düzenlemeleri içeren torba kanun teklifini, "Dezenformasyonla bu yöntemlerle mücadele edilmez. Bu teklif dezenformasyonla mücadele değil, basın ve ifade özgürlüğünü boğma teklifidir" diyerek sert tepki gösterdi.

   CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, teklif ile yeni bir suç tanımı yapıldığını belirterek, teklifin 29’uncu maddesiyle Türk Ceza Kanunu’na ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ başlıklı bir suç eklendiğini ve üç yıla kadar hapis cezası öngörüldüğünü belirtti ve şu değerşendirmeyi yaptı:

"Basın ve ifade özgürlüğü bakımından ciddi sakıncalar içermektedir. Halen iktidarda hakikatle bağını tamamen koparmış bir ittifak bulunmaktadır. İktidarda hakikatle bağını koparmış bir ittifak olunca gerçeğin tanımını, gerçeğe aykırı bilginin tanımını kimin yaptığı önem kazanmaktadır. Söylenmemiş bir sözden darbe paranoyası, hukuka uygun ifadelerden ‘tehdit’ çıkaran bir siyasi iktidarın elinde; ‘gerçek tanımının’ anlamını yitireceği ve siyasi iktidarın güdümünde şekil değiştireceği aşikardır. Doğru haberin bile yargılatıldığı, sansür, otosansürün yaygınlaştığı bir dönemde, muğlak ifadelerle yeni suçlar üretmek, basın özgürlüğüne yeni darbe vuracak, yeni mağduriyetler doğuracaktır”

Özel, özellikle teklifin 29’uncu maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğunu belirterek şunları söyledi:

"İktidarın muhalif siyasetçiler, gazeteciler ve sosyal medya kullanıcıları arasında bir cadı avı başlatmasına neden olacaktır. Bu nedenle sakıncalıdır. Dezenformasyonla bu yöntemlerle mücadele edilmez. Bu teklif dezenformasyonla mücadele değil, basın ve ifade özgürlüğünü boğma teklifidir. Ayrıca kanun metninde olmasa da gerekçede ifade edilen, ‘failde özel kast, gerçeğe aykırı bilgide özel nitelik ve eylemde elverişlilik aranacaktır’ tarzında muğlak, nereye çekilirse gidebilecek hükümler ile ifade özgürlüğünü baskılayacak daha sert bir istibdat rejimine geçilmek istenmektedir.”

Özel, kanun teklifinin basın kartının verilmesi ve iptaline ilişkin hükümlerde, İletişim Başkanlığı’nın keyfiliğine kanuni kılıf getirdiğini de belirtti.

İletişim Başkanı’nın güdümünde oluşturulan Basın Kartı Komisyonu tarafından istenilen kişilere basın kartı verilip, istenilen kişilerin basın kartının iptaline yol açılacağını değerlendiren Özel, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Kanun teklifi başından sonuna keyfiliği artırmakta, İletişim Başkanlığı’nın güdümüne girmeyen bir avuç gazete ve yayın kuruluşuna nefes aldırmamak amacı gütmektedir. Tayyip Erdoğan ve saray rejimi; Anayasa'yı askıya alarak, parlamentoyu feshederek bir istibdat rejimi kuran 2. Abdülhamit’in ve darbe rejimlerinin, cuntaların, andıçlarla basın kuruluşlarını dizayn etmeye çalışan 28 Şubatçıların peşinden gitmektedir. Saray rejimi, yönetimini ele geçiremediği, güdümüne alamadığı medya kuruluşlarına kanun sopasını göstermekte, onları otosansüre zorlamaktadır. Cumhur İttifakı mutfağında, ilgili sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri dinlenmeden, siyasi partilerle temas edilmeden hazırlanan bu teklifin, Anayasa’ya aykırı hükümleri çıkarılmalı, tekliften sarayın gölgesi silinmelidir.”

 

 


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    9670,53%0,26
  • DOLAR

    32,52% -0,08
  • EURO

    34,78% -0,23
  • GRAM ALTIN

    2421,67% -0,33
  • Ç. ALTIN

    3982,08% -0,92
  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false