Tarih: 02.07.2017 11:15

ADANALILARI GÜNEŞ ÇARPTI

Facebook Twitter Linked-in

Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği´ne bağlı Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hilmi Erdem, baş ağrısı - dönmesi, cilt kuruluğu - kızarıklığı, şuur bozukluğu ve halüsinasyon belirtileri ile baş gösteren güneş çarpması vakalarında pek çok tetkiki ele alarak acil tedavi hizmeti verdiklerini anlattı.

Kentte son 39 yılın en yüksek sıcaklıklarının ölçülmesiyle birlikte özellikle kronik hastalığı bulunan vatandaşlarda sıcağa bağlı ölüm vakaları da artmaya başladı.

Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği´ne bağlı Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hilmi Erdem, özellikle şeker, böbrek, karaciğer hastalarının risk altında olduğunu söyledi.

Aşırı sıcaklarda vatandaşların ne yapmaları gerektiğine ilişkin önerilerde bulunan Dr. Erdem, ?Özellikle Adana, Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgesinde hava sıcaklıklarının artmasıyla, sıcak çarpması-güneş çarpması şikayetiyle acil servise başvuran hasta sayısı artıyor. Vatandaşların ince, hava alabilen giysiler giymelerini tavsiye ediyoruz. Koyu renkli kıyafetlerden kaçınmaları, açık renkli kıyafetler giymeleri önerimizdir. Ayrıca, güneşin tepede olduğu saatlerde açık havada gezmeleri yerine gölgede bulunmalarını tavsiye ediyoruz? ifadelerini kullandı.

KLİMALI ORTAMDAN UZAK DURMALI

Güneş çarpmasının belirtilerini ve yapılması gereken ilk müdahaleleri anlatan Dr. Erdem, ?Baş ağrısı, baş dönmesi, cildin kızarması, kuruması, şuur bozukluğu, ileri aşamada halüsinasyon gibi durumlarda hastaların hızlı şekilde acil servise başvurmalarını öneriyoruz. İlk müdahalede ise hastanın üstünü çıkarabiliriz. Hastayı klimalı bir ortama almaktansa, vantilatör ya da fanın karşısına alabiliriz? diye konuştu.

"SOĞUK ORTAMLARI ÖNERMİYORUZ"

Dr. Hilmi Erdem, acil serviste yaptıkları müdahalelerle ilgili ise şu görüşleri paylaştı:

?İlk etapta hastanın şuur durumunu değerlendiriyoruz. Solunum ve şuur problemlerine bakıyoruz. Sıcak çarpmasıyla birlikte dehidrasyon dediğimiz aşırı su kaybına bağlı hastada semptomlar ve elektrolitlerde değişikliklere bağlı şuur değişiklikleri olabiliyor. Ona yönelik tedavisini planlıyoruz. Daha sonra kıyafetlerini çıkarıp soğuk uygulama yapıyoruz. Özellikle fanları kullanarak hastanın vücudunu soğutuyoruz. Kan değerlerine bakarak elektrolit durumuna göre tedavi düzenleyip hastayı takip altına alıyoruz. Özellikle yaşlı hastalarda sıvı kaybına bağlı beyin ödemi gelişebiliyor. Bu tür durumlardan korkuyoruz. Geç kalınmış, güneşin altında çok beklemiş ve çok sıvı kaybetmiş ve altta yatan böbrek, karaciğer, kronik kalp hastalığı olan hastalarda ve yaşlılarda sıvı ve elektrolit kaybına bağlı hastalarda beyin ödemi ve ölüme varan tablolara yol açılabiliyor. Bazı hastalarda kalp krizleri görebiliyoruz o yüzden hastaları sıkı bir şekilde takip etmemiz gerekiyor. Özellikle hastalarda buzlu su uygulamalarını önermiyoruz.?




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —