Tarih: 03.11.2018 14:10

ERDOĞAN: ?BİZİM ANDIMIZ İSTİKLAL MARŞIMIZDIR?

Facebook Twitter Linked-in

Öğrenci andı konusunda Danıştay kararının uygulanmasını isteyen kesimlere ağır biçimde yüklenen Erdoğan, ?Bizim andımız İstiklal Marşımızıdır, ondan daha güçlü bir and olabilir mi? Ben Türküm ama Türkçü değilim, böyle yaparsak biz kendi değerlerimizle çatışırız, Bu kararı kimi çevreler baskıcı ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladılar. Milletimize tepeden bakan, milletimizi kömürcü makarnacı diye aşağılayanlar uzun zaman sonra yeniden piyasaya çıktılar.  Gazeteci kılıklı provokatörler ekranlarda, yıllardır biriktirdikleri kin ve nefreti kusmaya başladı. Hatta cübbelerini kiraya veren sözde hukukçuların Türkçe ezan zulmünü tekrar dillendirdiklerini şahit oldum,? suçlamasını yöneltti.

?Bir daha hiç kimsenin, siyasi hırsları uğruna bu ülkenin gençlerini kardeş kavgasına sürüklemesine fırsat vermeyeceğiz. Danıştay kararı sonrasında şahit olduğumuz manzaralar, bu konudaki kararlılığımızı daha da arttırmıştır. İyi niyet eseri olmadığına inandığım bu kararı kimi çevreler baskıcı antidemokratik ideolojilerine yakılmış bir ışık gibi algıladı,? diyen Erdoğan, ?Danıştay´ın Andımız kararı sonrasına gerek sosyal medyada, gerek kimi yayın organlarında şahit olduğumuz manzaralar, bu  konudaki kararlılığımızı daha da arttırmıştır. Çünkü bu metin bu ülkede ezanı Türkçe okutmak isteyenlerin eseridir. Metne baktığın zaman bu metin içerik itibari ile bu milletin kendisini, kültür medeniyet anlayışını ortaya koyan bir metin değil,? diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul´daki ´Türkiye Gençlik Zirvesi´ndeki kouşmasında, ?Gençlerin gerisinde kalan değil, onların önünü açan, onlara rota çizen bir anlayışla çalışmalarımızı yürütmeliyiz. Hem devleti yönetenler olarak bizim hem gençliğe dair hassasiyeti olan siz sivil toplum kuruluşlarımızın bu noktada sorumluluğu bellidir. Hepimizin ortak sorumluluğu, gençlerimizin terör, şiddet, uyuşturucu ve nihilizm bataklığına düşmeyecekleri bir zemini birlikte hazırlamaktır? dedi.

Recep Tayyip Erdoğan´ın konuşmasından bazı satırbaşları şöyle::

?Gençlerimize yönelik çalışmalarımızın, dünya dönüşürken sabit kalması düşünülemez. Her şeyin öncelikli muhatabının öncelikle gençler olduğu ortada. Gençlerin hızına ayak uyduramazsak geride kalmaya mahkum oluruz. Gençlerimizin kaygılarını tespit edemezsek, yol göstericilik görevini yerine getiremeyiz. Gençlerin gerisinde kalan değil, onlara rota çizen bir anlayışla yürümeliyiz.

Hepimizin ortak sorumluluğu, gençlerimizin, terör, uyuşturucu ve nihilizm tuzağına düşmeyecekleri bir hayatı hazırlamaktır. Gençlerin önündeki engelleri kaldırmanın çabası içinde olacağız. Gençlerin önündeki engelleri kaldırmanın çabası içinde olacağız. Gençlerin hayal dünyasını yasaklarla kısıtlamayı değil, alabildiğine genişletmeyi hedefliyoruz.

Şu anda 81 vilayetimizin tamamında üniversite var. Şimdi niteliği artırmamız lazım. Yurt yatak kapasitemizi 663 bine çıkardık. Niye? Yavrularımız yer bulamıyordu? Onlara yer ayarlayalım dedik. Koğuş sisteminde kalıyorlardı. Hayır dedik, en fazla 3 kişi kalacaklar dedik. Harçlar yüzünden aileler eylem yapardı. Eğitim harçlarını kim kaldırdı? Biz kaldırdık.

Üniversiteye girişte büyük adaletsizlik sorunu da kat sayı problemiydi. Bu mağdurlardan biri de oğlumdu. Kılık kıyafet meselesini çözerek, üniversite kapılarındaki utanç sahnelerine son verdik. Kamuda başörtüsü sorununu ortadan kaldırarak gençlerimizin sorunla karşılaşmamasını teminat altına aldık. Silahlı Kuvvetler hariç, yargıda, emniyette olsun böyle bir sorun var mı? Yok. Bugün hem Meclis´te, hem kabinede, hem partimizde gençlerimizin önemli hizmetleri var.

Geldiğimizde seçme yaşı 18, seçilme yaşı 30. Seçilmeyi önce 25, şimdi 18´e indirdik. Ben gencime güveniyorum demektir bu. Bir şeyi görmemiz lazım. Bu insanlar ya tarih bilmiyorlar. Bilmiyorlarsa öğrenecekler. Öyle bir deha Fatih Sultan Mehmet´e 13-14 yaşında babası padişahlığı verdi. Yaş geliyor 19, 20´ye bir çağı açıp bir çağı kapatıyor. Demek ki bu oluyor.

* Kılık kıyafet meselesini çözerek üniversite kapılarındaki utanç sahnelerine Allah´a hamdolsun biz son verdik. Kamuda başörtüsü sorununu ortadan kaldırarak gençlerimizin iş hayatında engellerle karşılaşmanının önüne geçtik. Şu anda TSK hariç emniyet dahil başı açık, kapalı ayrımı var mı, yok. Siyasette bürokraside gençlere daha fazla görev vererek size güvenimizin sözde kalmadığını gösterdik. Seçme ve seçilme yaşını 18´e indirdik. Bu, gencime güveniyorum, inanıyorum demektir. Türkiye´nin siyasi, ekonomik, kültürel hayatında gençlerin varlığı her zamankinden fazla hissediliyor.

Bir daha hiç kimsenin, siyasi hırsları uğruna bu ülkenin gençlerini kardeş kavgasına sürüklemesine fırsat vermeyeceğiz. Danıştay kararı sonrasında şahit olduğumuz manzaralar, bu konudaki kararlılığımızı daha da arttırmıştır. İyi niyet eseri olmadığına inandığım bu kararı kimi çevreler baskıcı antidemokratik ideolojilerine yakılmış bir ışık gibi algıladı.?

?İSTİKLAL MARŞI´NDAN DAHA GÜÇLÜ BİR ANT OLABİLİR Mİ??

?Bizim andımız İstiklal Marşımızıdır, ondan daha güçlü bir and olabilir mi? Ben Türküm ama Türkçü değilim, böyle yaparsak biz kendi değerlerimizle çatışırız,? diyen Erdoğan şöyle konuştu:

?Kimse Türklüğünü inkar etmiyor ki? Ama Türkçülük yapmıyor. Ben Türküm ama Türkçü değilim. Böyle yaparsak dinimiz İslam ile çatışırız. İslam ırkçılığı reddediyor, ırkı reddetmiyor. Bu kararı kimi çevreler baskıcı ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladılar. Milletimize tepeden bakan, milletimizi kömürcü makarnacı diye aşağılayanlar uzun zaman sonra yeniden piyasaya çıktılar.

 Gazeteci kılıklı provokatörler ekranlarda, yıllardır biriktirdikleri kin ve nefreti kusmaya başladı. Hatta cübbelerini kiraya veren sözde hukukçuların Türkçe ezan zulmünü tekrar dillendirdiklerini şahit oldum. Ana muhalefet partisi de iyice şirazeden çıktı. Çıkmış televizyon kanallarından bir tanesinde diyor ki "O diyor İstiklal Marşını bile bilmez" diyor. Bunu meydanlarda sürekli okudum. Şimdi tekrar okumaya gidersek, der ki "bak okuttum" Çok zavallı bunlar. Hatta kendisi bir keresinde öyle bir yanlışa düştü ki, rezil etti. Şimdi biz değerlerimiz noktasında ne Akif´i bunlarla paylaşırız, ne İstiklal Marşımızı.

Ülkemizde zamana değişime, hayata ve dünyanın gerçeklerine karşı direnmeyi çağdaşlık zanneden fosilleşmiş bir zihniyet vardır. Bugün de var.

Atatürk´ün mirasını yağmalayanlar da bu çevrelerdir. Atatürk´ün resmini kaldıranlar, Atatürk´ün İş Bankası hisselerini gasp edenler de bunlardır. Posta pullarının üzerinden Atatürk´ün resmini, okullardan Atatürk´ün resmini kaldıranlar yine bunlar. Bay Kemal sen bunları bilmiyor musun? Bize unutmak istediklerimizi yeniden hatırlatmaya çalışma. Gençliğimiz bunları bilmiyor, bilmesi lazım. Hele hele Kemalistim diye geçinen gençler var ya onların bunu bilmesi lazım. Neden bu işe sahip çıkmıyorsun??

 

 iha/haber merkezi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —