Tarih: 19.04.2018 13:46

?DSİ´NİN TEŞKİLAT KANUNUNDAKİ DEĞİŞİKLİK İLE ÜLKENİN SU KAYNAKLARI SATILIR´

Facebook Twitter Linked-in

CHP Mersin Milletvekili Dr. Hüseyin Çamak,  sulama birliklerinin su yönetimi ve kuraklıkla mücadele açısından önemli roller üstlendiğini belirterek, ?Dünya, gün geçtikçe suyun önemini kavramakta, her devlet geleceğini planlarken su kaynaklarının kullanımını ve yönetimini bir millî sorun olarak almaktadır. Sulama birliklerinin seçilmiş temsilciler yerine hükümetin atadığı memurlarca yönetilmesi bu anlamda kaygılarımızı artırmaktadır. Bu kanunla ülkenin su kaynakları satılır? dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Dr. Hüseyin Çamak, Devlet Su İşleri´nin teşkilatlanmasında değişikliğe gidilmesini ve sulama birliklerinin başına devlet memuru atanmasını öngören tasarı üzerine meclis genel kurulunda söz aldı.

 Birçok bölgenin önemli sulama problemleri yaşadığına değinen Çamak,  ?Örneğin Mersin´deki sulama birliklerimizin önemli sorunları mevcut. Bunların başında sulama şebekesinin çok eski olması gelmektedir. Sulama şebekesinin büyük bir kısmını teşkil eden açık trapez ana taşıma kanallarının ilki 1965 yılında, sonuncu ise 1983 yılında işletmeye açılmıştır. Yani bunlar ömrünü tüketmiş yapılardır. Burası yıllık 5 milyon Türk lirası değerinde yaklaşık 12 milyon kilovatsaat enerji harcayan pahalı bir işletmedir. Ayrıca işçi giderleri çok fazladır. Bütün bunlara rağmen hiçbir borcu yoktur ve bugüne kadar yaklaşık 10 bin dekar alanı kapalı basınçlı sisteme geçirerek modernize etmiştir? dedi.

Kahramanmaraşlı çiftçilerin de ciddi bir sulama sıkıntısı çektiğine değinen Çamak, ? Özellikle Dulkadiroğlu, Çağlayancerit ve Pazarcık ilçelerine bağlı köylerdeki çiftçiler tarıma elverişlilik açısından müsait bir ortama sahip olmalarına rağmen, baraj sularının yaklaşık yüzde 70´inin çevre illere aktarılmasından ötürü kendi su ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar. Normalde protokol gereği 3 metreküp su alınması gerekirken, Maraş genelinden şehir dışına 4,4 metreküp su aktarılmasıyla tarımsal sulama büyük oranda zarar görmektedir. Bu nedenle de ikinci ürünler ekilememektedir. Pazarcık´ta dört yıl kuraklık yaşamasına rağmen buradaki Kartalkaya Sol Sahil Sulama Birliğinin çabası sayesinde devletten hiçbir katkı alınmadan çiftçilerimiz sıkıntı yaşamadılar. Bu anlamda burada kuraklığa önlem almak için takviye amaçlı açılan 24 yeraltı kuyusunun çok önemli katkısı olmuştur? diye konuştu.

Çamak, ?Görüldüğü üzere, sulama birlikleri su yönetimi ve kuraklıkla mücadele açısından önemli roller üstenmektedir. Dünya, gün geçtikçe suyun önemini kavramakta, her devlet geleceğini planlarken su kaynaklarının kullanımını ve yönetimini bir millî sorun olarak almaktadır. Geldiğimiz noktada ise iktidar, devletin bütün stratejik kuruluşlarına yaptığı gibi hayati varlıklarımızın dahi satılmasının önünü açan düzenlemeler yapmaktadır. Sulama birliklerinin seçilmiş temsilciler yerine hükümetin atadığı memurlarca yönetilmesi bu anlamda kaygılarımızı artırmaktadır? dedi.

DSİ raporuna göre sulama birliklerinde i kurumsallaşma ve düzelmelerin olduğunu, tahsilatlarda artış olduğunu ve sürdürülebilir sulama yöntemi için gayret sarf edildiğini kaydeden Çamak, ?Yine bu rapora göre Türkiye´deki birliklerin yüzde 74´ü başarılı, yüzde 22´si orta durumda, sadece yüzde 4´ü sıkıntılı görülmektedir. Yani, buralarda herhangi bir zarar söz konusu değil.  Yörenin doğasına, toprağa vâkıf olan ve o bölgenin çiftçilerinin ortak kararıyla seçilen birliklere âdeta kayyum atayarak çözüm bulunamaz. Sulama birliklerinin başında bulunan insanlar delegeler aracılığıyla dört yıllığına seçilip, bizler gibi seçim kurullarınca mazbatalarını alan kişilerdir. Daha görevlerinin dolmasına iki buçuk yıl varken bu seçilmiş insanları, herhangi bir gerekçe olmaksızın, görevlerinden azledip kurumlarının başına kayyum atamak ne hukuk devletine ne de vicdana sığar. Bu kanunla tüm ülkenin su kaynakları satılacaktır, bu değişikliğin temelinde böyle bir mantığın yattığından şüphemiz yok.  Buradan yetkililere cidden şunu sormak isterim: Ekonomimiz dediğiniz gibi süperse son zamanlarda devlet kaynaklarını çılgınca satma sevdanızın nedeni nedir? Tarih ileride bu vatanın kaynaklarının böyle hoyratça satıldığı günleri yazdığında insanların yüzüne bakabilmeniz için gelin, yol yakınken bu hatadan dönün, her yere el atma sevdasından vazgeçin. Bırakın, çiftçiler kendi ekip biçtikleri yerlerin su kaynaklarını kendileri yönetsinler. Tekrarlıyorum: Bırakın, çiftçiler kendi ekip biçtikleri yerlerin su kaynaklarını kendileri yönetsinler? ifadelerini kullandı.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —