Baykal´ın söylediklerini tartışmak yerine Baykal´ın söylemedikleri daha çok konuşuldu. Baykal olmak zor iştir. Ama olduktan sonra da Baykal olarak kalmak daha da zor iştir. Türkiye gibi karizmaların günü birlik yaratılıp yine günübirlik yerlerde süründürüldüğü yerlerde zorluktan öte olanaksızdır. Şöyle bir söz ortalıkta dolaşıyor, özellikle sosyal medyada; Baykal demiş ki: ?Ülke çıkarları söz konusu olduğunda gerekirse akp´yi desteklerim? bana kalırsa böyle bir şey söylememiştir. Buna benzer bir takım laflar daha. Bir de 15 kişiyle akp ye transfer olacakmış! CHP de 15 kişilik bir Baykalcı grup varmış! Vay canına!
14 Mayıs 1950 de iktidarı teslim eden İsmet Paşa´nın elinde %39,6 oy ve Mecliste 69 milletvekili vardı. 8 Mayıs 1954 seçimleri çöküşün iyice ortaya çıkmasını sağlamıştı: %35,36 oy ve Mecliste sadece 31 milletvekili! İşte o günlerde yani sadece 31 milletvekili çıkarabildiği 1954 seçimlerinden hemen sonra Adana´ya gelmişti. Yanında genel sekreteri Kasım Gülek vardı. Hatta Misis köprüsünün başında kalabalık bir partili topluluğuna konuşma yapmıştı. Laf aramızda ben de ilk olarak o zaman görmüştüm paşayı. Antakya kongresine gidiyormuş dedilerdi? Başı dik alnı açıktı halkının gözünün içine bakacak kadar moral gücü yerindeydi. Hiç yılmadan 1957 seçimlerine kadar mücadeleyi sürdürdü. 27Ekim 1957 de yapılan seçimlerde %41,09 oy ve 178 milletvekili çıkarmıştı! Nereden nereye dedirten bir oran ve milletvekili sayısı. İsmet Paşanın o yılları bir muhalefet partisi için ders alınacak bir dönemdir.
Siyaset, tutarlılık ve kararlılık ister. İsmet Paşa kararlı bir biçimde DP ye karşı direnmiş, Menderes ve ekibinin neler yapmaya çalıştıklarını önce halkına anlatmıştır. İktidarı devrettikten sonra 1957 seçimlerine kadar 60 kez yurtiçinde gezi yapmıştır. İktidarın birçok yolsuzluk ve kanunsuzluğunu halkıyla alanlarda paylaşmış, kendisi iktidara geldiğinde neler yapacaklarını anlatmıştır. 57 seçimlerinden sonra iyice hırçınlaşan iktidar birçok gezisini sabote etmeye başlamıştır. Uşak´ta kafasına taş atılmış, Kayseri´ye girmesini engellemek için Himmetdede istasyonunda trenden indirilmiş, İstanbul Topkapı´da linç girişiminde bulunulmuştur. Bu gün hala bazı cahilce yapılan yorumlarda bunların 27 Mayıs darbesine zemin hazırlamak için bizzat CHP´lilerce kışkırtılan olaylar olduğu yazılıp söylenebilmektedir. İsmet Paşa, Uşak´ta taş atılıp kafası yarıldığında 75 yaşındaydı! Bazı günler iki il de açık hava toplantıları yapıyordu!
Baykal´ın uzun konuşmasında bir bölüm vardı ki, hiç konuşulmadı tartışılmadı. En azından sorulabilirdi kendisine ?% 25 le ne yapılabilir?? Çünkü Baykal, ?yüzde 25 küçümsenecek bir oy değildir. Bu yüzde 25´le de yapılacak çok iş var? dedi.
Bizimkilere Ankara´da meclis konforundan çıkmadan siyaset yapmak alışkanlık yaratıyor ve bu rahatlık bir daha ele geçmeyecek endişesiyle Genel Başkanın veya yakınlarının gözü önünde olmak daha kolay geliyor. Çalışmak isteyene iş çok! Örneğin Yeni Anayasa tartışmaları önemli işlerden biri ve CHP Genel Başkanı ve etrafı için nur nimet. Hiç haberleri var mı malum yüzde 25 in yüzde kaçı Yeni Anayasa istiyor.
Şimdi soruyu patlatacaksınız, duyar gibiyim: Baykal´ın kendisi, vaktiyle ne yaptı? Çok haklı bir soru. Ancak şu, ?Yüzde 25 de küçümsenecek bir oy değil. Birçok şey yapılabilir? sözüne ne diyorsunuz?
