Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


SONBAHAR OLDUKÇA SICAK GEÇECEK


ABD Başkanı Trump, İran´a yönelik yaptırımları artıran ve seviyesini İran dini liderini de kapsayacak hale getiren yaptırım kararnamesini imzaladı. Hürmüz Boğazı üzerinden sertleşmeye başlayan ABD-İran gerginliği, tüm bölgeyi olduğu kadar, Avrupa´yı da etkilemeye ve ekonomik sıkıntıları beraberinde getirmeye başladı. Türkiye-ABD ilişkilerinde, S-400/F-35 krizi ile artan gerginlikte, ABD Savunma Bakanı tarafından gönderilen mektuba verilen cevap ve Dışişleri Bakanının yaptığı, S-400 alımı prosedürünün tamamlandığı, teslimatın Temmuz ayı içinde yapılacağı ve vazgeçilemeyeceği açıklaması ile hemen hemen eş zamanlı olarak yapılan, Savunma Bakanı tarafından muhalefet liderlerini bilgilendirme faaliyeti, gerginliğin, giderek artacağı düşüncesi olduğunu gösterdi.

ABD´nin, bölgesel ve küresel hedeflerinde bir sapma söz konusu değilken, Trump´ın, Hürmüz Boğazında meydana gelen İHA gerginliğini, ABD´nin ticari çıkarları doğrultusunda kullanma çabalarıyla kafalar karıştırılmak istenirken, hemen ardından gelen, yaptırımların seviyesinin artırılması kararı, F-35/S-400 gerginliğinde, CAATSA ile açıktan tehdit edilen Türkiye için önemli bir veri. Bu gelişmenin ardından Türkiye´nin, muhtemelen oldukça sert, politik ve ekonomik sıkıntılarla karşılaşacağını değerlendiren Devletin, dış siyasete yönelik kararlarda, muhalefet görüşüne ve desteğine başvurma ihtiyacı doğdu. Esasen dış siyasete yönelik bu uygulama gayet doğal ve yapılması gereken bir hareket tarzı. Uluslararası ilişkilerde baş döndüren bir hızla ortaya çıkan gelişmeler, kesinlikle güçlü ve birleşik bir iç siyasi dinamik gerektiriyor.

Bu arada, İstanbul Belediye Başkanlığı seçimiyle ortaya çıkan oy dağılımı ardından, satır aralarında dile getirilmeye başlanan ancak tersi yönde açıklamaları kapsayan erken seçim konusunun, bu günün bölgesel konjonktüründe gündeme gelmesi/getirilmesi dikkat çekici. Tüm siyasi liderler 2023´e kadar seçim yok derken, siyasi görüş farklılıklarına rağmen, bazı siyasilerin, kulislerde seçimi konuşmaya başladığı görülüyor. Ancak, son yedi yıl içinde yaşanan baş döndürücü seçim trafiğinde, Türkiye zaten politikalarını belirlemede yeterince sıkıntı yaşamışken, yeniden başlayacak bir seçim süreci, Türkiye´nin, geleceğine yönelik vizyonsuzluğunu gösterirken, her durumda iç siyasette başarı ve iktidar kazanımı için, başını kuma gömmesi anlamına gelir.  

Aslında iç siyasette yaşanan gelişmelere rağmen, Türkiye, Doğu Akdeniz´de enerji mücadelesini kararlılıkla yürütürken, burada kullandığı diplomatik argümanlar yerinde ve yeterli görünüyor. Kıbrıs garantörlüğünden yola çıkılarak, KKTC çıkarları doğrultusunda politika geliştiren Türkiye, uluslararası politikalarında haklılık kazanıyor. Bu arada KKTC tarafından Maraş bölgesinin açılması kararı da önemli ve yerinde bir hamle ve Maraş bölgesinin 45 yıl sonra açılımıyla birçok sinir ucuna dokunulurken, turizm gelirlerinde patlama olması da güçlü bir olasılık. Üstelik bu gelişme, Türkiye ve KKTC açısından, birleşik ve iki halkın eşitliğine dayalı bir Kıbrıs mücadelesinden vazgeçildiğinin de göstergesi olabilir.  

Kıbrıs ve Doğu Akdeniz enerji mücadelesi gelişmelerinde, Yunanistan´ın özellikle Meis adası üzerinden baskıyla, Türkiye´yi savaşla tehdit etmesi, ABD´nin, büyük bir ekonomik kriz içinde olmasına rağmen Yunanistan´a, hibe eder gibi, F-35 savaş uçakları ile savaş gemileri vermesiyle, Yunanistan´ı el altından desteklediği yönünde değerlendirmeyle açıklanabilir. Türkiye, yaptığı tatbikatlarla bu girişimlere gereken cevabı verdi ama Ege´de de sular giderek ısınacak gibi görülüyor.

Ayrıca, Türkiye´nin, Fırat doğusuna müdahale ile güvenli bölge oluşumuyla, Suriyeli geçici sığınmacıları geri gönderme söylemi ısrarla devam ediyor. İdlip konusundaki kaotik söylemler ve gelişmeler de sıkıntılı bir sürecin devamlılığının göstergesi.

Üstelik ABD, Kuzey Irak-Suriye-Doğu Akdeniz-Ege ve Karadeniz kuzeyinde bulundurduğu birlikleri ya da oluşturduğu ittifaklarla Rusya´yı küresel dengelerde kontrol altına almak isterken, Türkiye´yi de sıkıştırıyor. ABD´nin bölgede konuşlu birliklerinin sayısı giderek artar ve konumlarıyla BOP kapsamında bir düzen alındığını ortaya koyarken, dikkatli gözler, Türkiye´nin de Güneyden Kuzeye kuşatıldığını görebiliyor. Tüm bu gelişmeler değerlendirildiğinde ortaya çıkan sonuç, bu yaz dönemi ve ardından gelen sonbaharın oldukça sıcak geçeceğini gösteriyor.

YAZARLAR

  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 25.6 ° / 13 ° Güneşli
  • BIST 100

    9693,46%1,77
  • DOLAR

    32,58% 0,35
  • EURO

    34,75% 0,10
  • GRAM ALTIN

    2507,64% 0,95
  • Ç. ALTIN

    4181,01% 0,22