Prof. Dr. Özer OZANKAYA


"SARIKAMIŞ YIKIMI"NIN GERÇEK NEDENİNİ MUSTAFA KEMAL´DEN ÖĞRENMEMEK, BOP-GÜDÜMLÜ "BAŞBAŞA GÖRÜŞMELER"İN YIKIMLARINA SÜRÜKLENMEMİZE DE YOL AÇMIŞTIR VE HÂLÂ DA AÇMAKTADIR


9 Ocak 1915´te, kimi tarihçilere göre 65.000, kimilerine göre 80.000 Türk askerinin "HİÇ UĞRUNA" kara-buza kurban verilmesi gibi büyük bir ulusal yıkımla sona eren "Sarıkamış Harekâtı"nın asıl niteliğini ve bugün de AKP iktidarının yaşattığı çok büyük yıkımların nedenini anlamamızı sağlayacak nitelikteki açıklamasını, Mustafa Kemal´in 1926´da yayınladığı anılarında buluyoruz.

"Sarıkamış Yıkımı"nı bir kahramanlık olayı gibi sunmak yerine, Mustafa Kemal´in belirttiği gerçekler gölgede bırakılmayıp bilinçlere mal edilebilseydi, AKP iktidarı döneminde ulusumuza yaşatılmakta olan yıkımların da öngörlüp önlenmesinde çok yararlı olurdu, kanısındayım.

Sarıkamış yıkımını hazırlayan ana etkenleri Mustafa Kemal´den okuyalım:

"Ben, I. Dünya Savaşının bizim ortaklarımız için iyi sonuç vereceğine güvenmiyordum. Ama savaş olup-bittisinden sonra, bulunduğum cephelerde savaşı başarıya ulaştırmaya çalıştım. Öteki cephelerde ise sanki tersine bir yarış vardı. Başkomutan vekili Enver Paşa, her hareketinde bir orduyu mahvederdi: Sarıkamış´ta olduğu gibi...

O ve arkadaşları zaten daha önce Türk ulusunu uygunsuz duruma sokmuşlardı.

Bu uygunsuz durum, ordunun yabancı komutanların eline bırakılmasıdır.

Bu konuda Almanları ve Alman Askeri Kurulu´nu eleştirmek istemem.

Asıl eleştirilmesi gerekenler, kuşkusuz bizim devlet başkanımız ve özellikle devlet adamlarımızdır. Türk or-dusunun güçsüz ve yeteneksiz olduğu inancıyla, o Kurulu, ayaklarına dek giderek ve rica ederek ülkemize çağıran onlardı.

Bu Kurula Türk ulusunun yeteneksizliğinden, beceriksizliğinden açıkça söz edilmiş, kendilerine sanki gelip bizi adam etmeleri önerilmiştir. Böyle bir başvuru üzerine gelen bu Kurul, aralarına girdiği insanları ve o ortamı yönetenleri düşkün, dahası onursuz sayarsa, anlayışla karşılanabilir.

Ben, ordunun, kısıtsız ve koşulsuz bir biçimde, bütün sırlarıyla Alman Askeri Kurulu´na verilip teslim edilmesinden çok üzüntü duyuyordum. Daha karar verilmezden önce, bir rastlantı sonucu durumu öğrendiğimde, sesimin erişebileceği makamlara dek buna karşı çıkmayı kendime görev saymıştım. Başvurularıma kimse yanıt vermedi, yanıtlamaya gerek bile görmedi.

Yalnız o sırada Genel Kurmay´ın en yüksek mevkilerinden birinde bulunan ve takma adla Tanin´de de yazılar yazan bir tanıdığım, "Kemal, Kemal! Bizi rahat bırak; sonra vicdanına karşı sorumlu olursun! Biz öyle şeyler yapacağız ki, sonucundan sen de memnun olacaksın, dünya da hayrette kalacak!" diyordu. ..

Ne söylesem karşılıksız kalacağına inanarak susmayı ve düşünmeği yeğledim. Ama şunları eklemekten de kendimi alamadım: ´Evet, çok şeyler yapacaksınız; ama yapacağınız şeyler, korkarım ki, ülkeyi içinden çıkılmaz bir burgaca sokmaktan başka bir şeye yaramayacaktır. .. Dilerim ki bizi çıkılmaz güçlükler içinde bırakmayasınız!"

Mustafa Kemal´den gereğince dersler alınmış olsaydı, ulusumuz ve yurdumuzun "Suriye mâcerası"na da sürüklenmesi önlenebilirdi, kanısındayım.

Sarıkamış şehitlerini saygıyla, ululayarak, o yıkımlara rağmen ulus ve yurdumuzu kurtaran Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarını saygı ve gönülborcuyla anarken, bugünkü yıkımlar ortamında iktidarı ve muhalefeti ile ulusa karşı sorumluluk bilinciyle davranmayan, ulusa ait gerçekleri ulustan gizli eden politikacıların ulusça bilinmesinin ve demokratik yollarla denetlenip zararlarının önlenmesinin gereğini vurgulamak istiyorum.

YAZARLAR

  • Salı 15.1 ° / 9.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 19.1 ° / 9.6 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 16.4 ° / 10 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • BIST 100

    8718,11%-1,25
  • DOLAR

    32,33% 0,16
  • EURO

    35,17% -0,02
  • GRAM ALTIN

    2243,92% 0,03
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 0,00