Çukurova Kitap Fuarı´nın ardından, süreri gibi de algılanacak olan, gelen kitaplar konusuna değinip, genel bir toparlama da yaparak Yeni Adana Edebiyat ve Sanat Sayfamızın 26. yılını tamamlamış oluyoruz.
Geçen yıl imzalı gelen oldukça fazla kitaptan 20-25 kadar yazı çıkardığımda bunları da İnsancıl dergisine gönderip, yayın sürecindeki zaman dalgalanmasına bırakmıştım. Fakat Cengiz beyin rahatsızlığı, o konuda yoğunlaşmalar yayın sırası konusunda da dağınıklık yaratmış olabilir diye düşünmeye başladığımda, epey zaman geçtikten sonra az sayıdaki yazılarla posta trafiğini sürdürmeye başladım. Zaman uzadı tabii biraz? Bu kez, uzun yıllardan beri etik ve sanatsal yöndeki duyarlılığım nedeniyle sürdürdüğüm, özellikle şiir, kitap incelemesi ve öykü gibi ürünlerimi, önce başka bir dergide yayınlatıp, daha sonra ?Yeni Adana Edebiyat ve Sanat Sayfası?nda yayımlatma yoluna gidiyor, düşünüyordum da? Yani kısacası dergilerde yayımlatabilmek için güncel, gündem özellikli olmasının yanı sıra, zaman sorunu bulunan çalışmalarda bunu uyguluyordum doksanlı yılların başından beri. Fakat, belediye kitaplarına koşut bir hız verdiğim müzik röportajları ile gezi notlarının yanı sıra, sanat gündemi gibi güncelliği bulunan, bazılarının da birkaç sayılık uzunluğa sahip olan bu tür çalışmaları da, özellikle söyleşiler olarak, Toroslar´ı aşan sanatçılarla ilgili olarak sanat tarihine bir yaprak bırakabilme umuduyla sanat sayfamızda yayına hazırlıyordum. Bu tür çalışmaların sonuna gelir gibi olsak da, konu da salt bundan oluşmadığından, zamana koşut çalışmalar sürmektedir.
Kitaplar derken, belli bir amaç da vardı? Sözde ?Yeni Adana?mızın 100. sayısında geriden bir toparlama ile nette olmayan seçilen yazılar okura kazandırılırken, yaklaşık son 30 yıl, adıma imzalanan şiir kitapları ile dergilerden şiir seçkileri de yapmayı tasarlıyordum. Şimdilik iki yıl kadar düştük bu hesaplanan yayın sürecinden. Fakat el çekmedik. Bu gün için elimde bulunan 33 kadar kitabın ardından kitapları bitirmiş ve tasarlanan o noktaya doğru bir yayın süreci izlemeye başlayacağız.
Konu kitaplardan açılmışken şunu da belirtmekte yarar var?
Yazıların yayın anlamında sıkıştırması ve 2-3 yayın dışında ?Nerde tıngırtı, orda buluntu? seçeneğini yazılarda zorlamak istemediğimden dolayı, son zamanlarda bazı kitap incelemelerini de yayımlamaya başladık ve sürdüreceğiz. Sonra nasıl yöresel ve ulusal düzeydeki dergilerde yüzü aşkın çalışmalarımız da yayımlanmıştı. Artık yayım ve kitaplaşma süreci dahil birçok yönden daha hızlı hareket etmeliydik.
Bu kadar sanatsal ve yazınsal değiniden sonra son yıllardan bugüne elimde kalan ve henüz yazılarımın konusu olmayan, ne kadar yazı çıkarabileceğim de belli olmayan, oldukça geciktiğim kitaplardan biraz da söz etmek isterim?
Ali Ozanemre´nin ?Kafdağı´nın Kuşları? adlı öykü kitabını atlamışım; 2014 tarihli imzalı. A. Kadir Kaçar´ın felsefi değinileri ?Sanalizm?de toplanmış. Servet Yıldırım, ?Düşündükçe?yi yeni basımlarla sürdürüyor. Ali F. Bilir, ?Döngüde Bir Yusuf?la roman yolunda. Ferdi Tayfur´un, ?Yağmur Durunca? adlı romanı 2. basımda. Adana´nın sanat, kültür ve tarihine güzel katkılar sağlayan Ahmet Karataş´ın birkaç kitabı var, bazıları dört imzalı? Bunlardan sanatla ilgili olanlara yer vermeye çalışacağız. Ahmet Karataş, M. Fatih Sansar, Sedat Memili ve Hüseyin Batar birlikte ?Çukurova Milli Mücadele Hatırları/1?, ?Adana Yerel Basınında 5 Ocak Kutlamaları? ve ?Çukurova Milli Mücadele Şiirleri Antolojisi? adlı kitapları hazırlamışlar:
ÇUKUROVA
Seyhan bir Nil´den üstün, Adana bir Mısır´dan.
Hey ova, Çukurova, hey bir altın buhurdan.
Sana göz koyan düşman, bir ?yarım sütun? kalır,
Türkü saymayan dünya sarsılır, parçalanır. (s.123)
Kâmuran Kadri Bozkır
Ahmet Karataş-Ahmet Caner Çatal imzalarını taşıyan ?Tabsıra Yahut AdanaTemaşası? adlı Yusuf Ziya Yozgadi´nin Adana hakkındaki anısal ve tanıtım içerikli yazılarından oluşan kitap ?Mukaddime? adlı şiirle başlıyor. ?Evvel Zaman İçinde Adana? adlı Ahmet Karataş´ın kitabı Adana ve Çukurova ile ilgili tarihi ve coğrafi bölümlerle, yörenin sanat ve yaşamı hakkında bilgiler veriyor. Ahmet Vefa Aray´ın ?Karacaoğlan?a, ?Dadaloğlu?na, ?Köroğlu?na ithafen yazdığı ?Üç Türkü? adlı şiirlerin yanı sıra, Osmanlı döneminde Adana´da yayımlanan dergi ve gazetelerin de yer aldığı kitapta ?Yaşar´ken Kemal´e Eren Çocuk: Yaşar Kemal?, ?Yas´landı Çukurova, Yetim Kaldı Toroslar? adlı yazılarda Yaşar Kemal´ın ?Köroğlu´na?, ?Bir Ankara Sabahında?, ?Yurd Uğruna?, ?Nasip? adlı şiirleri ile Yaşar Kemal´ın, Karacaoğlan´dan şiir ile çifte çapa manileri derlemeleri yer almaktadır.
BİR ANKARA SABAHINDA
Bu sabah gök güzel, mavi, tertemiz;
İçimden geçiyor aydınlık bir iz.
Öyle bir saadet ince, belirsiz,
İnandım ki artık ben gülüyorum.
***
Bu sabah sütünü emdim sevincin;
Düştü kabuk gibi haset, fitne, kin;
Umut ki, meninde eğrilmek için
İpek gibi tel tel sökülüyorum.
***
Kovdum yüreğimde yatan garibi;
Bu sabah şu ufkun benim sahibi.
Bir ışık içinde akan su gibi
İçimden içime dökülüyorum.
Yaşar Kemal
?Aşk Ölüme Büyür?, Ahmet Karataş´ın şiir kitabı? Aşkın gizemliliğine hüzünlü bir görsellik düşüren Karataş; çevre, doğa, insan, toplum, evrensellik, ölüm, sevgi, zaman, yaşam, yöresellik vb. farklı izleklerde görülürken; insan, umut, yaşam, yaşam sevinci gibi pozitif vurgulu içerikleri de şiirinden uzak tutmaz, yaşam/ölüm gitgellerindeki felsefi sorgulamalarda bulunur.
SİS PERDESİ
Sis perdesi düşüyor sözcüklerden,
Aydınlanıyor gece,
Daha çok kendim oluyorum,
Sabaha karşı. (s.70)
Ahmet Karataş
Ali Güçlüdal´ın, ?Mirasyediler-1? ve ?Mirasyediler-2? kitabında kısa da olsa bir şiir koysam diye çok evirdim çevirdim? Konuşma dilinde görünen ürünlerin en öne çıkanı ikinci kitabındaki ?İçtiğim suyumsun,/Gece gündüz,/Yazdığım çizdiğim sayfalar,/Benliğime dolmuşsun,/Seni yazar seni, çizerim satır satır??(Özgürlük-s.35) gibi sıradan dizeleri. Kemal Vehbi Erdoğan, babası Adnan Erdoğan´ın ?Geçip Giden Zaman? adlı 384 sayfalık roman gibi bir kitabını hazırlamış. Ressam şairlerden Metin Eloğlu´nun bir portre resmi kapakta yer alıyor. Arka kapakta; Hüseyin Ferhad, poetika konusunda ?vezin, aruz, beyit, hece, dörtlük, serbest müstezat?? vs. konusunda söz ederken ?Hayyam/Fuzuli/Yahya Kemal? sıralamasını anımsatarak, Adnan Erdoğan´ın şiiri hakkında fikir veriyor. Yer yer el yazısı örnekleriyle verilen kitap; ?Geçip Giden Zaman?, ?Dünden Esintiler? (Gazeller / Rubailer / Tahmisler / Şarkılar / Serbest Biçimler), ?Rüyalar / Sayıklamalar? ve ?Fotoğraf Kareleri? adlı ?kitap? sunularıyla dört bölüm olarak verilip, kitabın sonunda ?Sözlük? de yer almakta. Girişte yer alan kısa bir şiiri:
FİNÂL
Bir yarım kadehdim,
Seninle doldum;
Artık, tamâm oldum.
Adnan Erdoğan
TRT Repertuarı´nda yüzlerce bestelenmiş şiiri ve bestesi bulunan Kültür Bakanlığı Devlet Korosu ses sanatçısı/güfte yazarı/besteci Engin Çır dostun kitaplarının sonuncusu ?İki Kırılmış Yürek? adını taşıyor. Son bölümünde sanat fotoğraflarının da yer aldığı kitapta kendisi hakkında yazılan yazı ve şiirler de bulunmaktadır.
SANA OLAN AŞKIMI BİR SIR GİBİ GİZLİ TUTTUM
Sana olan bu aşkımı bir sır gibi gizli tuttum
Sebep nedir dersen eğer beni senden çalmasınlar
Bir kalem çektim geçmişe inan her şeyi unuttum
Beni benden çalsalar da seni benden almasınlar
Engin Çır
Ömer Sayıl´ın ?Dinmeyen Sızı? ile ?Çok Uzaklarda? adlı kitaplarını, sanat danışmanı olarak 10-12 çekiminde bulunduğum Adana Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü?nün Âşık Dertli Kazım belgesel çekiminde (2016) imzalanan kitaplar. Halk şiirinin bazı olumlu örnekleri bulunan, Boz Ömer diye tapşıran Ömer Sayıl´ın dizeleri yalın, akıcı çizgide seyrediyor.
LEYLAM
On dört, on beşinde bir güzel görsem
Yanar kara bağrım, dallanır Leyla´m.
Ağlayı ağlayı âmâ bir körsem
Bu kara talihe ağlanır Leyla´m.
***
İlk aşkı unutmak; yırtar, zor gelir.
Pembeler kaybolur, çürük mor gelir.
Ayrılık bir volkan, lavlar kor gelir.
Bu gönül ataşa dağlanır Leyla´m.
***
Hasretin sinemi yaktı, yakıyor.
Kanar yara, kan içime akıyor.
Canlı cenazeyim, gözler bakıyor.
Nazlı yâr yolunda çağlanır Leyla´m.
***
Yâr kaybettim, kor ateşim sönmedi.
Hayat boran oldu, tipim dinmedi.
Boz Ömer´im dar ağaçtan inmedi.
Her gün yağlı urgan yağlanır Leyla´m.
Ömer Sayıl
?Bencil Söyleşi? Zeynep Ezmen´in yıllar önce çıkan bir şiir kitabı. Amatör olarak tiyatroyla da ilgilenen Ezmen´in sekiz kadar da ileri yaş çocuk öykü kitapları yayınevlerinden yayımlanmış. Yalın, duru, az imgeli şiirleriyle söyleşisini sürdüren Zeynep Ezmen´in şiirlerinde felsefi/düşünsel/akılcı yaklaşımlar görülüyor. Yer yer köken olarak geleneksellik içeren beyitsel çağrışımlı kısa şiirlerde görülen Ezmen; insan/yaşam çizgisinde yozlaşma kaygılarına yönelik eleştirel göndermeler de yapar.
BARIŞ VE ÇIKAR
iyi niyet suistimal
barışsa hep bir ihtimal
çıkar bir sabun artığı
insansa hep üstünde kaydığı (s.9)
Zeynep Ezmen
Eylem Demir Müşteki, ?Sığ? adlı kitabının pek öyle sığ olmadığı söylenemez. İleriki kitaplarında belki bu arayı kapatabilir. ?Sığ?; ?Sınır Aşk? ve ?Kimseler Yoktu? adlı bölümlerden ve yalın, duru, konuşma dilinin sadeliğinde yazılan dizelerle senfonik bir kurgu da gözlenebiliyor.
49
Gerçek yol alır
Neşesi alınmamış
Adımlara dönüşür kalp
Eylem Demir
Söz etmek istediğim son kitap, kendisine zorla kitap çıkarttığımız (!) Yunus Güzel´e ait? Öyküsel şiir dizini olarak seçilen Yunus Güzel´in şiir kitabının adı ?Hüzün Geçti Gülüşünden?? Kendisinin imzalarken vurguladığı gibi, zaten benim sayılır ama yayın yönetmenlerine de üç ay sonra imzalanır? Şaka bir yana, bu da karşılıklı yoğunluklarımızdan tabii ki. Onun da içinde bulunduğu ek bir süreç vardı. Özgeçmişinde de değindiği gibi ?Söylem? ve ?Yaşam Sanat? dergileriyle, ?Yeni Adana Gazetesi Sanat Sayfası?nda şiirleri yayımlanmış Yunus Güzel´in. Sevi, yaşam, insan, emek, toplum, çocuk, yalnızlık, savaş ve barış gibi izlekler üzerine kurulu ?Yediveren Yalnızlık?, ?Rüzgâr Toplayan Çocuklardık? ve ?Hüzün Geçti Gülüşünden? adlı bölümleri olan, detaylı betimselliğe girmeyen, yer yer çelişkilerden anlam çıkaran yalın şiir çizgisinde somuttan soyuta imgelere rastlanılabiliyor.
AYRILIK
Yalnızlık,
Hazan vurmuş ağaçtan çıkmak?
Ateş yutmuş kedi gibi,
Damlarda gezerken hasret?
Zehri bal diye yutmaktır,
Ayrılığa alışmak.
Yunus Güzel
TRT Çukurova Radyosu yayınıolarakÇukurova Radyosu´nun kuruluşunun 50. yılı anısına Mert Şahin ile Cem Kurtçu´nun hazırladıkları ?Çukurova Radyosu? adlı kitabı TRT eski ses sanatçılarından, bestekâr Mustafa Canan Yalova´da imzaladı. ?Bâb-ı Âli´de Gün Batımı? adlı kitap ise Babıali´nin elli yılı aşkın kültür ve sanat hamallığını yapmış olan İbrahim Güleç´in basın ve sanat tarihine geçebilecek ilginç anılarından oluşuyor. Müşür Kaya Canpolat´ın ?Hayatı Kazanan Avukat? adlı kitabı ise ?Müşür Kaya Canpolat Ödül Töreni Özel Yayını? olarak İstanbul Barosu adına çıkarılan bir yayın. Mesleki bir bakış açısıyla armağan edilen 208 sayfalık kitaba sanat ve yaşamıyla ilgili birçok şey yer almakta. Yararlı, kaynak niteliğinde bir kitap. Bu kitaptan, şairin poetikasını açıklayan değinilerin yanı sıra şiir/şair yönündeki sorulara da yanıt bulabilmek olası?
ŞİİRİN AKIL ÇAĞI
Noksansız olmalı ?Hayat Bilgisi? ozanın
Uzak tutmalı şiirden yanılgıları
Sohbetlerde kalmalı yalan yanlış
Özlü doğruları kaydetmiyorsa
Kalemi kırılmalı yazanın.
***
Ozan tüm bilgileri özümlemeli
Yaratıcı işleve engeldir ezbercilik
Yüzbinlerce deneyimi insanlığın
Yansımalı onun sezgi gücünde
Geleceği?kahin? gibi görebilmeli.
***
Haber vermeli doğanın gizlerinden
Nasıl kurtulur toplumun ve insanın yarını
Bir ses mi geliyor ?doğaüstü?nden
Bir belirtimi var bilimin görmediği
Dizeler hızlanmalı bilinmezin izinden.
***
Çağdaş karmaşası duygulanmanın
Şiirin hasında çözümlenmeli
Ne kadarı aklın ve yüreğin payı
Ne kadarı gerçek ne kadarı düş
Ustası olmalı ozan bu denklemi kurmanın.
***
Aydını öz kültürü hazırlar, biçimde, özde
Ozanı olmak daha da zor başka kültürün
Sanatta yersel nirengi yüceltir evrenseli
Şiirse özsuyudur yaşamın derinliğe yürümüş
Sızmazsa dizelerden bir damla yaş olur gözde.
Müşür Kaya Canpolat
İnsancıl Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ?Cengiz Gündoğdu´nun 75. Yaşına armağan? edilen ?Kaç İnsanı Yaşadım? adlı kitabın editörlüğünü Berrin Taş yapmış? ?Felsefe, bilim, estetik, yazınsal kişilikler, şiir, deneme, inceleme ve öykü? başlıkları altında 70 yazarın yazıları 394 sayfalık kitapta bir araya getirilen, konusunun ustası yazarların seçkilerinden oluşan derinlikli bir kitap. ?İnsancıl Yayınları Eleştiri-Deneme Dizisi? olarak yayımlanan, yine aynı yazarın ?Rüzgâr? adlı kitabı ise Cengiz Gündoğdu´nun yanı sıra 27 yazarın yer aldığı 203 sayfalık bir kitap. Yine İnsancıl Yayınları´ndan Nurşen Aydoğdu adına çıkan ?Anıtlık Çınarlar?da; ?Anıtlık Çınarlar?, ?Yüzleşme?, ?Dünya Barış Günü?, ?Hop Dedik?, ?Nikâh Töreni?, ?Evcilik Oyunu?, ?Deniz Keyfi?, ?Doğum Günü?, ?Aşk, ?Kayıp Kimlik?, ?Yeni Kan?, ?Dönüş?, ?Görüş Günü?, ?Şadiye Ana?, ?Neşe´m?, ?Çehov´a Bilet? ve ?Son Sesleniş? adlı öyküler yer almakta. ?dişli çarkların / arasında /yoz / bir / saman / çöpüydü / sürüklenip / giden? adlı (Ardından-s.15) şiiri de yer alan yine İnsancıl Yayınları´ndan ?Mahkeme Ağacı? adlı şiir kitabı çıkan Zeynep Alpaslan´ın ardından, İnsancıl Dergisinin Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Berrin Taş´ın ?İnsana Gecikmeden?, ?İnsanın Ayak Sesleri?, ?Bir Kenti Ağlıyorum?, ?Işığa Doğrulum?, ?Aşk: Yeni İnsanın Dili?, ?Karanfil Alevleri?, ?Cehennem Şiirleri?, ?Bir Çift Martı Görmüştü Çocuk?, ?Peluşko?, ?Gelecek Ağacı?, ?Zamanın Hırçın Soluğu?, ?Fırtına?, ?Değerler Kitabı: Güzele Şarkı?, ?Akşam Yalnızlığı? gibi kitaplarının ardından çıkardığı ?Çavuşkuşunun Türküsü? ortak sorunsallar taşıyan kadınları bir oyunda görselleştirircesine söyleştiren; tekilden tümele uzanan kadın duyarlılığının boyutlarını tarihsel/evrensel sınırlara taşıyan bir nehir şiir ağırlıklı?
Şairim acıyım
otururum çocuk parkında
insan görmek ister gözlerim
içimde kanayan yarayı
anlatmak isterim her gördüğüme
susturamam yangınımı
bir dinleyenim olmazsa
***
Şairim acıyım
ıssız dağbaşlarından
insansız köylerden
töre dinleye söyleye
incitildi
şarkı söyleyen dilim
***
O parmaklar ki sevebilirdi
aşkın gönendiren sıcaklığıyla
yücelebilir yüceltebilirdi
insanlığın sevecen görkemiyle
buluşturabilirdi dünyayı. (s.3-4-23