Cumali KARATAŞ


Sanat gündemi -BİR RESSAMIN ELLİ YILI


/resimler/2018-12/20/1248273150288.jpg            Kubat Sanat Evi kurucusu ve Çukurova Güzel Sanatlar Derneği Başkanı ressam Veysel Kubat´ın 50. sanat yılı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün 80. ölüm yıldönümünde, Adana Kültür ve Sanat Derneği´nin sanatçı adına düzenlenen kişisel resim sergisiyle kutlandı.                                                                                                   Cumali Karataş

            *SANATTA 50. YIL

            Veysel Kubat 50 yıldan beri resmin izinden giden akademik bir ressam olmakla birlikte Çukurova Güzel Sanatlar Derneği Başkanı, soyadını taşıyan sanat evinde de resim eğitmenliğini sürdürmekte. Onun zaman ve ustalık olarak vardığı noktaya Adana Kültür ve Sanat Derneği duyarsız kalamadığından, geçtiğimiz 10 Kasım´da Seyhan Belediyesi Fuayesi´nde, Veysel Kubat´ın 25 tablosundan oluşan kişisel bir resim sergisi açılışıyla kutlandı. Adana Kültür Sanat Derneği ile Çukurova Güzel Sanatlar Derneği üyelerinin yanı sıra, resim severlerin katıldığı kutlamada, Veysel Kubat ile Adana Kültür ve Sanat Derneği Başkanı A. Meltem Baş birer konuşma yaparlarken, Adnan Temlik´in yan flütle eşlik ettiği, Nazan Balcı ile Haluk Gökmen´in sunumuyla Atatürk konulu bir şiir dinletisi de gerçekleştirilmişti.   

/resimler/2018-12/20/1249148620026.jpgVeysel Kubat´ın 50. sanat yılı kokteylli kutlanırken, Adana Kültür ve Sanat Derneği Başkanı A. Meltem Baş yaptığı konuşmada, akademik bir ressam olan Veysel Kubat´ın resmin ve Adana´nın önemli bir değeri olduğundan söz etti. Adana Kültür ve Sanat Derneği olarak ressam Veysel Kubat´ın sanattaki 50. yılında böyle bir sergi açılışını gerçekleştirmiş olmaktan duydukları kıvancı vurgulayan Baş; Adana Kültür ve Sanat Derneği olarak buna benzer önemli zamanlamaların yanında olacaklarına değinirken, ressam Veysel Kubat´a, sanat yaşamında iyi dilekler diledi. Daha sonra söz alan ressam Veysel Kubat; büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün 80. ölüm yıldönümünde böyle onure eden bir kutlamadan duyduğu memnuniyeti belirterek, teşekkür etti. 50. yıl gecesinde söz alan Veysel Kubat; Sanat bir toplumun ortak duygu ve düşüncelerinin, yaratıcılığının, ortak /resimler/2018-12/20/1249465651929.jpgzevklerinin ve yaşam tarzının en belirgin yansımasıdır. Doğal olarak, bir toplumun sanat değerleri, o toplumun kültürünün en önemli bileşenini oluşturur. O nedenle günümüzün modern toplumsal yaşamında sanatın özellikli ve vazgeçilmez yeri ve önemi bulunmaktadır.? diyerek sanatı tarif etmeye çalışırken; sanatçının, sanatın toplumlara ışık tutabilmesi ve yararlı olabilmesi için elinden geleni yapması gerektiğini belirtti. ?Kültürünü ve ülkesini tanıtmak, köklü bir geçmişe sahip olmasını sağlamak görevi sanatçıya düşmektedir? diyen Veysel Kubat;  sanatçının en önemli görevinin, yaşadığı toplumu, uygarlaşma sürecinde üst düzeylere çıkartmak olarak bilinmekte olduğunu vurguladı. Sanatçı olan bir insanın  başarılı olabilmesi için dürüst, evrensel düşünen, akılcı, özgür düşünceli, ahlaklı ve erdem sahibi olması gerektiğini belirten Kubat; ?Sanatçı, üreten, gelecek kuşaklara yol gösteren bir aydındır. Bu özellikleriyle gerçek bir sanatçının  toplumda saygın bir yeri vardır.? diyerek isabetli bir biçimde düşüncelerini sıraladı.  

 /resimler/2018-12/20/1250129405403.jpg           *RESSAM VEYSEL KUBAT

            Ressam Veysel Kubat´ın ilginç ama anlamlı bir bilim-sanat birlikteliğine yönelik bir vurgusu vardı yaptığımız söyleşiden aklımda kalan: ?Bilim ve sanat bir kuşun kanatları gibidir? Kanatlar kullanıldıkça toplumlar yükselir, çağdaşlaşırlar?? diyordu. Onu oraya, o gözlem noktasına getiren neydi? Nerden nereye gelmişti? 

            Bir ressamın nerden nereye geldiğini görebilmek için yolun başına dönmek gerekir? Türk bayrağından Teksas, Tommiks gibi çizgi romanlara uzanan bir resim evrenine ilk adımını köyde atar ressam Veysel Kubat? Resimleri okul duvarlarına asılır. Babasına, ?Ben ressam olabilir miyim?? dediğinde aldığı ?olabilirsin oğlum? yanıtı, onun genç dünyasını mutlu eden bir güzel bir olay olsa gerek. O da o yolda ilerler? Lise yıllarında gözetiminde yağlıboya resim yaptığı öğretmeni Ethem Aydın´ın, daha sonra atölyesine sahip çıkacaktır. Adana Erkek Lisesi´nin ardından, İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi´nin resim bölümünü kazandığında Zeki Faik İzer, Özdemir Altan, Sabri Berker (Gravör) ve Atatürk´ün soyadını verdiği Kenan Yontuç (Heykel) gibi ustaların resim atölyelerinde çalışmak, fresk atölyesinde eğitim görmek, onun için bir şanstır.   

/resimler/2018-12/20/1250506746909.jpg            Aradan geçen yıllar sonrasında eğitimini tamamlayıp, memleketine döner Kubat. Öğrenim gördüğü Adana Erkek Lisesi´nde resim öğretmeni olur. Araya serbest ticaret yılları girer. Yeniden öğretmenlik, yeniden emeklilikle okuldan ayrılma. Ardından, okulda resim öğretmeni olan Ethem Aydın´ın resim atölyesinde ressam Suavi Numanoğlu ve Kudret Sönmez ile birlikte resim çalışmalarını sürdürür. Daha sonra Nezihe Tansuğ´un resim atölyesinde dört yıl resim eğitmenliği yapar. Gül Canan´ın resim atölyesine bir yıl kadar devam edip, devir aldıktan sonra da Kubat Sanat Evi´nde kendi atölyesini kurar (2012)

            Veysel Kubat´ın ilk resimleri figüratif ve kompozosyenel özellikler taşır. Yıllar sonra vardığı noktada resim anlayışı da netleşir. Bir söyleşimizde kendisi bunu şöyle özetler:?Şu andaki resim düşüncemde çalışan ve üreten insanların hepsine saygı duyuyorum. Bir yerde gördüğüm haksızlığı eleştiren bir anlayış da var resim tarzımda. Kısacası insancıl ve toplumsal anlayışı izliyorum. Çağdaş bir yaklaşımla sosyal içerikli figüratif resim anlayışını benimsiyorum. Renk armonilerini yakınlaştıran, yalınlaştıran çizgi ve resim anlatım aracı olmasını savunuyorum.?  

/resimler/2018-12/20/1252037217144.jpgResimlerindeki çokçokcu, yoğurtçu, bakırcı, aşlamacı gibi sokak satıcıları, tek bacağıyla çıktığı ağacı budayan emekçi ile ırgatların yer aldığı insanlarla hümanist duyarlılığını sürdürür. İnsana, emeğe saygıyı ön plana çıkarmanın yanı sıra yüzlerdeki katı flulukla, giysilerdeki şeffaflığı iç içe özümseyen gizemselliklerle, figürlerin arkasındaki somut kabarık simgesel nitelikleri de insancıl bir bütünlük halinde yansıttığı konusunda verdiği mesajda, tablolardaki figürlerin ince giysilerinin, ne konumda olurlarsa olsunlar, insanların eşit olduklarını gösterdiğini vurgular. Mevlana örneği, ?aynı dürüstlüğün Yunus´da da olduğunu, dergâha eğri odun getirmediğini;  doğruluk, hoşgörü, affedicilik de olduğunun altını çizerek, bu tarz resimlerden birinin de ?Toplantı? adlı tablosu olduğunu açıklar? ?Erkeklerin olduğu bir toplantı da masanın başında ve karşıda oturan kadının toplumdaki yerini ve toplumda kadına verilen önemi vurgular o derinlikte.?

/resimler/2018-12/20/1252458624102.jpgBulmaca gibi resimler diyebileceğimiz Kubat resimlerinde figürlerdeki kaş, göz, burun ve yüz hatlarını gizleyen katı fluluk vurgusu da eşitliğe gönderme yapar; ?Orda da, tabloya bakan kişi kendisiyle tabloyu özdeştiriyor.? Figürlerin arkasındaki gölge gibi kabarık görselliklerde ise ?Balbal gibi bir saygınlık ifadesi olarak düşünülebilir o da? Orta Asya´da kahramanlık, yararlık gösteren insanlara saygı olsun diye gösterilen bu tür somutluklara ?balbal´ adlı verilirmiş.?

?Mavi, yeşil soğuk renklerdir.  Sarı, kırmızı, turuncu ise sıcak renklerdir. Konu figüratif ve hümanist özellikler taşıyınca bu renkler kompozisyon olarak uygun düştü. Bunu daha da geliştirmeyi düşünüyorum? diyen Kubat, bu hümanist yapı içinde, Adana ve Çukurova´nın bereketli topraklarına özgü anne ve beş çocuğunun ırgat çadırı içinde yer aldığı geleneksel ve /resimler/2018-12/20/1253556281839.jpgotantik bir tablosu da ilgi çeker? Çimento Sanayi (AÇS) Bölge Müdürlüğü´nün Adana Ressamlar Derneği ile birlikte düzenledikleri ?Çimento sanayinin çevreye katkısı, çevreyle ilişkileri? adlı yarışma için, ?Çukurova Üniversitesi´nden oluşturulan bir seçiciler kurulu tarafından, ?sergilenmeye layık´ bulunarak seçilen 50 resim arasında bir resminin yer aldığını belirtir.  Sergilenen resimler genelde çok katlı binalar şeklindeydi. ?Bir AÇS yetkilisinin ilgisini çekip:´Niye böyle bir resim´ diye bana sorduğunda, ben de: ?Bunların da barınağı burası´ demiştim.?                                                        

          Cezzan, Polgogen, İbrahim Çallı ve Fikret Mualla gibi ressamları beğenen, İlk kişisel sergisini 1974 yılında açan Veysel Kubat, şimdiye kadar yaklaşık 200 öğrenci yetiştirmiş. Resim ve yetenek konusunda Bauhaus okuluna gönderme yaparak, Leonarda´nın Bauhaus´un kapısına astığı:?Matematik bilmeyen atölyeye giremez.? yazısını anımsatıyor.

            Veysel Kubat´ın 50. Sanat yılını kutlar, başarılarının süreklilik kazanmasını dileriz./resimler/2018-12/20/1254395813894.jpg/resimler/2018-12/20/1255011283074.jpg/resimler/2018-12/20/1255228158446.jpg/resimler/2018-12/20/1255520658983.jpg

YAZARLAR

  • Perşembe 24.1 ° / 11.6 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • BIST 100

    8806,72%-0,01
  • DOLAR

    32,25% 0,26
  • EURO

    35,08% 0,67
  • GRAM ALTIN

    2270,84% 0,79
  • Ç. ALTIN

    3854,72% 0,51