Prof. Dr. Özer OZANKAYA


MENEMEN SUİKASTININ YILDÖNÜMÜNDE TÜRKİYE CUMHURİYETİ´NE KURULAN SUİKASTLERE KARŞI ATATÜRK DÖNEMİNİN VE SONRAKİ SİYASAL İKTİDARLARININ FARKLI TUTUMLARI!


23 Aralık 1930 günü,  Menemen´de Cumhuriyet subay ve öğretmeni Kubilay´ı ve bekçiler Şevki ve Hasan´ı şehit edenler,  ortaçağ artığı tarikat şeyh ve dervişleri ile onları maşa gibi kullanan iç ve dış  sömürgeci güçler olduğu gibi, 1970´lerden başlayarak yine Cumhuriyet aydınları Muammer Aksoy´ları, Uğur Mumcu´ları, Cavit Orhan Tütengil´leri, Bahriye Üçok´ları, Gaffar Okkan´ları, Hablemitoğulları´nı? şehit edenler de,    aynı  iç  ve dış sömürgeci  güçler ve maşa olmak üzere yetiştirip  kullandıkları   ortaçağ artığı tarikat-cemaat üyeleridir.

2002´denberi Türk Ordusunu,  yargısını,   bilim kurumlarını, basınını ? çökertici etkinliklerini  2016´ya değin    AKP iktidarıyla ?paralel? olarak  yürüten ve adına ?FETÖ? denilen örgütlenme de, çağdaş Türk Cumhuriyetini aynı ortaçağğcıl amaçlarla  yıkmak isteyen iç ve dış tabanlı bir örgütlenmedir.

Ancak, Atatürk Türkiyesi Menemen kalkışmasına karşı demokrasiden yana   açık ve kesin tutum ve davranış sergilemesine karşın,  1970´lerden bu yana işlenen ?cinayetler?e karşı siyasal iktidarlar    çok büyük ve   çok kaygı verici  tutarsızlıklar   göstermişlerdir.   

Kubilay´ın  katilleri hemen yakalanıp,     hak ettikleri  cezalara çarptırılmış, bunlardan 33 kişi asılarak cezalarını bulmuş olduktan başka,    Cumhurbaşkanı Atatürk ve Cumhuriyet hükümeti, Menemen gerici ayaklanmasının bu  ilkel      niteliğinin adını koyup   ulusu,  özgürlük, hukukun üstünlüğü, demokrasi  değerlerinin savunulması adına aydınlatıp  dünyaya da bu kararlılığını sergilemişti.

Bunun gibi, Atatürk yönetimi tüm Cumhuriyet atılımları boyunca İslam  dininin temel ilkeleri olan

a)       ?peygamberliğe son vermek,

b)       Hz. Muhammed´i yalnız bir elçi sayıp O´na  hiçbir insan-üstü nitelik bağlamamak,

c)       din-adamı sınıfını (dolayısıyla şeyh, dede, molla, mürit ? vb. sanlarını)  ve

d)       gidilmesi zorunlu ibadethane kurumunu    kaldırmak?tan oluşan

gerçek özüyle        bu demokrasi değerlerine      karşıt olmak şöyle dursun, tam da onları  gerektirdiğini,   Hz. Muhammed´in daha ölüsü kaldırılmamışken başlayan iktidar kavgalarına dini araç kılma  yolunun bu özleri unutturan ne korkunç yıkımlara neden olduğunu etkin biçimde kamuoyuna mal etmiş,  böylece İslam dininin saygınlığının da, tüm İslam dünyasının gerçek kurtuluşunun da bugün de zorunlu olan yolunu göstermişti.

Şimdi bir yanda Atatürk´ün Menemen ilkellik ve çılgınlığına karşı ulusla paylaştığı yüksek düzeyli düşünce ve duygularına bakalım (büyük harfle vurgulama benimdir, Ö.O.) :    

?Menemen´de geçen gün     meydana gelen gerici kalkışma sırasında yedek-subay Kubilay Bey´in görev yaparken uğradığı sondan dolayı Cumhuriyet Ordusu´na başsağlığı dilerim.

Kubilay Bey´in şehit edilmesinde  gericilerin gösterdiği vahşilik karşısında Menemen´deki halktan kimilerinin alkışla onaylar   bulunması, bütün cumhuriyetçiler ve yurtseverler  için utanılacak bir olaydır.

Yurdu savunmak için yetiştirilen, her türlü iç politika ve çekişmenin dışında ve üstünde saygın bir konumda bulunan Türk subayının GERİCİLER  KARŞISINDAKİ YÜKSEK GÖREVİNİN, yurttaşlar tarafından yalnız saygıyla karşılandığına kuşku yoktur.

Menemen´de halktan kimilerinin yanlışları, bütün ulusa üzüntü vermiştir.

YABANCI SALDIRISININ ACISINI ÇEKMİŞ   BİR ÇEVREDE  GENÇ VE KAHRAMAN YEDEK-SUBAYIN UĞRADIĞI SALDIRIYI, ULUSUN DOĞRUDAN DOĞRUYA CUMHURİYET´E KARŞI BİR SUİKAST  SAYDIĞI VE BU SALDIRIYI YÜREKLENDİRENLERLE ÖZENDİRENLERİ ONA GÖRE KOĞUŞTURACAĞI KESİNDİR.

Hepimizin dikkatimiz, bu soruna ilişkin görevlerimizin gereklerini duyarlılıkla ve gerektiği biçimde yerine getirmeğe yöneliktir.

Büyük ordunun kahraman genç subayı ve Cumhuriyet´in idealist öğretmenler topluluğunun değerli üyesi Kubilay´ın temiz kanı ile Cumhuriyet, yaşama gücünü tazelemiş ve güçlendirmiş olacaktır.?

MENEMEN SUİKASTININ YILDÖNÜMÜNDE

TÜRKİYE CUMHURİYETİ´NE KURULAN SUİKASTLERE KARŞI

ATATÜRK DÖNEMİNİN VE SONRAKİ SİYASAL İKTİDARLARININ FARKLI  TUTUMLARI!

PROF. DR. ÖZER OZANKAYA

23 Aralık 1930 günü,  Menemen´de Cumhuriyet subay ve öğretmeni Kubilay´ı ve bekçiler Şevki ve Hasan´ı şehit edenler,  ortaçağ artığı tarikat şeyh ve dervişleri ile onları maşa gibi kullanan iç ve dış  sömürgeci güçler olduğu gibi, 1970´lerden başlayarak yine Cumhuriyet aydınları Muammer Aksoy´ları, Uğur Mumcu´ları, Cavit Orhan Tütengil´leri, Bahriye Üçok´ları, Gaffar Okkan´ları, Hablemitoğulları´nı? şehit edenler de,    aynı  iç  ve dış sömürgeci  güçler ve maşa olmak üzere yetiştirip  kullandıkları   ortaçağ artığı tarikat-cemaat üyeleridir. 

2002´denberi Türk Ordusunu,  yargısını,   bilim kurumlarını, basınını ? çökertici etkinliklerini  2016´ya değin    AKP iktidarıyla ?paralel? olarak  yürüten ve adına ?FETÖ? denilen örgütlenme de, çağdaş Türk Cumhuriyetini aynı ortaçağğcıl amaçlarla  yıkmak isteyen iç ve dış tabanlı bir örgütlenmedir.

Ancak, Atatürk Türkiyesi Menemen kalkışmasına karşı demokrasiden yana   açık ve kesin tutum ve davranış sergilemesine karşın,  1970´lerden bu yana işlenen ?cinayetler?e karşı siyasal iktidarlar    çok büyük ve   çok kaygı verici  tutarsızlıklar   göstermişlerdir.    

Kubilay´ın  katilleri hemen yakalanıp,     hak ettikleri  cezalara çarptırılmış, bunlardan 33 kişi asılarak cezalarını bulmuş olduktan başka,    Cumhurbaşkanı Atatürk ve Cumhuriyet hükümeti, Menemen gerici ayaklanmasının bu  ilkel      niteliğinin adını koyup   ulusu,  özgürlük, hukukun üstünlüğü, demokrasi  değerlerinin savunulması adına aydınlatıp  dünyaya da bu kararlılığını sergilemişti.

Bunun gibi, Atatürk yönetimi tüm Cumhuriyet atılımları boyunca İslam  dininin temel ilkeleri olan

a)   ?peygamberliğe son vermek,

b)   Hz. Muhammed´i yalnız bir elçi sayıp O´na  hiçbir insan-üstü nitelik bağlamamak,

c)   din-adamı sınıfını (dolayısıyla şeyh, dede, molla, mürit ? vb. sanlarını)  ve

d)   gidilmesi zorunlu ibadethane kurumunu    kaldırmak?tan oluşan

gerçek özüyle        bu demokrasi değerlerine      karşıt olmak şöyle dursun, tam da onları  gerektirdiğini,   Hz. Muhammed´in daha ölüsü kaldırılmamışken başlayan iktidar kavgalarına dini araç kılma  yolunun bu özleri unutturan ne korkunç yıkımlara neden olduğunu etkin biçimde kamuoyuna mal etmiş,  böylece İslam dininin saygınlığının da, tüm İslam dünyasının gerçek kurtuluşunun da bugün de zorunlu olan yolunu göstermişti.

Şimdi bir yanda Atatürk´ün Menemen ilkellik ve çılgınlığına karşı ulusla paylaştığı yüksek düzeyli düşünce ve duygularına bakalım (büyük harfle vurgulama benimdir, Ö.O.) :     

?Menemen´de geçen gün     meydana gelen gerici kalkışma sırasında yedek-subay Kubilay Bey´in görev yaparken uğradığı sondan dolayı Cumhuriyet Ordusu´na başsağlığı dilerim.

Kubilay Bey´in şehit edilmesinde  gericilerin gösterdiği vahşilik karşısında Menemen´deki halktan kimilerinin alkışla onaylar   bulunması, bütün cumhuriyetçiler ve yurtseverler  için utanılacak bir olaydır.

Yurdu savunmak için yetiştirilen, her türlü iç politika ve çekişmenin dışında ve üstünde saygın bir konumda bulunan Türk subayının GERİCİLER  KARŞISINDAKİ YÜKSEK GÖREVİNİN, yurttaşlar tarafından yalnız saygıyla karşılandığına kuşku yoktur.

Menemen´de halktan kimilerinin yanlışları, bütün ulusa üzüntü vermiştir.

YABANCI SALDIRISININ ACISINI ÇEKMİŞ   BİR ÇEVREDE  GENÇ VE KAHRAMAN YEDEK-SUBAYIN UĞRADIĞI SALDIRIYI, ULUSUN DOĞRUDAN DOĞRUYA CUMHURİYET´E KARŞI BİR SUİKAST  SAYDIĞI VE BU SALDIRIYI YÜREKLENDİRENLERLE ÖZENDİRENLERİ ONA GÖRE KOĞUŞTURACAĞI KESİNDİR.

Hepimizin dikkatimiz, bu soruna ilişkin görevlerimizin gereklerini duyarlılıkla ve gerektiği biçimde yerine getirmeğe yöneliktir.

Büyük ordunun kahraman genç subayı ve Cumhuriyet´in idealist öğretmenler topluluğunun değerli üyesi Kubilay´ın temiz kanı ile Cumhuriyet, yaşama gücünü tazelemiş ve güçlendirmiş olacaktır.?

Bir de son kırk yılda ve özellikle AKP yönetiminde din sömürüsünün vardığı  ürkütücü ölçüye bakalım:

Son kırk yılda şehit edilen Cumhuriyet aydınlarının gerek gerçek katillerine, gerekse kullandıkları   maşalarına  karşı,   başta  iktidarlar olmak üzere siyasal kadrolar,    hukuka, özgürlüğe, cumhuriyete aynı bağlılık  bilinci,   duygusu ve kararlılığıyla tutum ve davranış sergilemediler.

Laik devlet, hukuk, eğitim, yönetim ve ekonominin temellerine saldırılarak    Türkiye Cumhuriyeti BOP sömürgeciliğinin istediği  ağır bunalım içine sürüklendi. 

Bu durumun en son örneği olmak üzere, Genel Kurmay Başkanlığı´nın Menemen gerici ayaklanması konusunda   geçen yıla değin  yayınladığı bildirilerde hep  laik demokratik cumhuriyet düzeninin saldırı hedefi yapıldığı belirtiliyor ve buna geçit verilmeyeceği vurgulanıyorken, bu yılki bildiride, üstelik Menemen canileriyle aynı nitelikte bir örgüt olduğu kabul edilen      FETÖ´nün en ağır saldırısına Genel Kurmay Başkanlığı´nın kendisi uğramış olmasına karşın,   ilk kez bu nitelemenin yapılmadığı görülmektedir.

Kubilay  ve tüm Cumhuriyet devrimleri şehitlerinin anılarını saygıyla anıyor, onların canlarına kıyanların ve maşalarının, Türk ulusunun varlık ve geleceğinin tek temeli olan Türkiye Cumhuriyeti´ne kıymak isteyen dış ve iç sömürgenler olduğunu biliyor ve kötücül amaçlarına hiç ulaşamayacaklarını haykırıyor, bu olgunun ve  İslam dininin yukarda belirtilen gerçek öz değerlerinin   ulusal kamuoyunda canlı tutulmasının önem ve zorunluluğuna   inanıyoruz.

Bir de son kırk yılda ve özellikle AKP yönetiminde din sömürüsünün vardığı  ürkütücü ölçüye bakalım:

Son kırk yılda şehit edilen Cumhuriyet aydınlarının gerek gerçek katillerine, gerekse kullandıkları   maşalarına  karşı,   başta  iktidarlar olmak üzere siyasal kadrolar,    hukuka, özgürlüğe, cumhuriyete aynı bağlılık  bilinci,   duygusu ve kararlılığıyla tutum ve davranış sergilemediler.

Laik devlet, hukuk, eğitim, yönetim ve ekonominin temellerine saldırılarak    Türkiye Cumhuriyeti BOP sömürgeciliğinin istediği  ağır bunalım içine sürüklendi.

Bu durumun en son örneği olmak üzere, Genel Kurmay Başkanlığı´nın Menemen gerici ayaklanması konusunda   geçen yıla değin  yayınladığı bildirilerde hep  laik demokratik cumhuriyet düzeninin saldırı hedefi yapıldığı belirtiliyor ve buna geçit verilmeyeceği vurgulanıyorken, bu yılki bildiride, üstelik Menemen canileriyle aynı nitelikte bir örgüt olduğu kabul edilen      FETÖ´nün en ağır saldırısına Genel Kurmay Başkanlığı´nın kendisi uğramış olmasına karşın,   ilk kez bu nitelemenin yapılmadığı görülmektedir.

Kubilay  ve tüm Cumhuriyet devrimleri şehitlerinin anılarını saygıyla anıyor, onların canlarına kıyanların ve maşalarının, Türk ulusunun varlık ve geleceğinin tek temeli olan Türkiye Cumhuriyeti´ne kıymak isteyen dış ve iç sömürgenler olduğunu biliyor ve kötücül amaçlarına hiç ulaşamayacaklarını haykırıyor, bu olgunun ve  İslam dininin yukarda belirtilen gerçek öz değerlerinin   ulusal kamuoyunda canlı tutulmasının önem ve zorunluluğuna   inanıyoruz.

Menemen

 PROF. DR. ÖZER OZANKAYA

YAZARLAR

  • Salı 15.1 ° / 9.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 19.1 ° / 9.6 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 16.4 ° / 10 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • BIST 100

    8828,70%-0,62
  • DOLAR

    32,29% 0,55
  • EURO

    35,19% 0,29
  • GRAM ALTIN

    2238,56% 0,53
  • Ç. ALTIN

    3895,90% 0,00