Ahmet DUMAN


Kuzey Irak´ta Bağımsızlık Oylamasının Devamında Ne Var?


                                                                                                                  Ahmet Duman

Türkler Mondros Mütarekesi ile silahlarını bırakıp ordusunu terhis ettikten sonra (30.Ekim.1918) usuletle ve suhuletle Mütareke Koşullarına, arkasından batılıların savaşın sona ermesinden sonra üzerinde iki yıl çalışarak hazırladıkları Sevr Antlaşmasının koşullarına uysalardı. Ortadoğu bu durumda olmayacaktı? Doğal olarak, ?Hadi canım sen de!? diyebilirsiniz.  Mütareke koşullarını ve Sevr Antlaşmasını, VI. Mehmet´in oldukça sessiz ve sakin olarak hatta ayakta alkışlayarak kabul etmesinden çıkarabileceğimiz sonuç budur. İngilizler tarafından, her şeyin güllük gülistanlık olacağına dair zat-ı devletlileri ikna edilmişlerdi?

Türkler Mustafa Kemal´in önderliğinde ve komutasında hem Mondros´u hem de Sevr´i tanımamış tarihin çöplüğüne atmıştır. Uzun zaman öyle sanıyorduk bir daha hortlamasına olanak yok gözüyle baktığımız Sevr antlaşması düvel-i muazzama´nın, şimdiki deyimle; emperyalizmin gözünde asla güncelliğini yitirmemiş meğerse!. Cumhuriyetin en sıkışık anlarında ortaya atıldı? Özellikle II. Dünya Savaşından sonra gereksinim duyulan doğal kaynaklar Sevr Antlaşmasının önemini sürekli gündemde tutmuş ve bu kaynakların sömürülmesinin ancak bu antlaşmanın uygulanmasıyla kolaylaşacağı akıllarından hiç çıkmamıştır. O nedenle Ülkemiz toprakları üzerinde Bağımsız, Laik, Parlamenter demokrasiyle yönetmeye çalıştığımız Cumhuriyetimiz çeşitli kumpaslarla tökezletilmiştir.

Hep söyledim, söyleyeceğim de; Milli Eğitimimiz gerçekten Milli iken okullarımızda kapsamlı bir Sevr Antlaşması Dersi okutmalıydık. Güya üniversitelerimizde zorunlu ders olarak mezuniyetten hemen önce okutulan göstermelik ?Devrim Tarihi Dersleri? yerine Yüksek Öğrenim süresince her yıl en az yarım ders yılı Sevr ve Lozan okutmalıydık Mustafa Kemal Büyük Nutuk´da karşılaştırmalı olarak Sevr, Londra Konferansı ve Lozan´ı anlatmıştır. Nutuk´un Sadece O bölümü bile başlı başına bir derstir.

Bu gün Ortadoğu, Irak ve Kürtler üzerinden yeni bir karmaşayla yüz yüze gibi görünüyor: Kuzey Irak yerel Kürt Yönetimi Bağımsızlık referandumu yapacakmış. Türkiye sözde kararlı gibi görünüyor inanmıyorum ama yaptırmayacağız diyor. Devlet Bey ?savaş nedeni? saymakta. Kemal Bey´in haberi yok gibi? AKP Genel Başkanı esip gürlüyor; oraya onları gömeriz diyor. Bana kalırsa Kürtler bu oylamayı yapar hatta ?sınırlarımızı da saptayacağız? diyorlar ya; saptarlar. Devlet Bey de Binali Bey de hatta Tayyip Bey her zaman olduğu gibi içeriye oynuyorlar.

10 Ağustos 1920 de imzalatılan Sevr antlaşmasının?Üçüncü Kısım Kürdistan? başlıklı 62, 63 ve 64. Maddeleri içeren bölümünde Bu oylama açık seçik anlatılmıştır. Hatta kurulacak Kürdistan´ın Kuzey sınırının ?Ermenistan hudud-ı cenubiyesinin cenubundan? geçeceği açıkça belirtilmiştir. Yani şimdi siz bir de Ermenistan oylaması bekleyebilirsiniz.  Sırada İzmir ve Ege var! Zaten Egenin işi tamam! Burada sözü edilen sınırlar ?İş bu antlaşmaya ekli 1 no.lu haritada gösterilmiştir.? Şimdi başlıktaki Referandumun devamında neler var dememin nedenini anladınız mı? Devamı gelecek?

Daha önce Sevr antlaşmasıyla ilgili ayrıntılı yazılar yazmıştım isteyen o yazıları istemeyen antlaşmanın metnini okuyabilir.

Barzani´nin bayrağını Havaalanlarında protokol direklerine çekerken savaş ilan edecektiniz Devlet Bey! O bayrağı o direğe çekenleri oracığa gömecektiniz Tayyip Bey! Lafla, peynir gemisi de yürümüyor bağımsızlık oylaması da önlenemiyor?

 

YAZARLAR

  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • BIST 100

    9670,53%0,26
  • DOLAR

    32,52% -0,08
  • EURO

    34,78% -0,23
  • GRAM ALTIN

    2421,67% -0,33
  • Ç. ALTIN

    3982,08% -0,92