Prof. Dr. İbrahim ORTAŞ,


İnsanoğlunun Dün Bir Biri İle Yaşadığı Toplumsal Sorunları Günümüzde de Halen Yaşanıyor Mu?

Erdem sahibi olmak, dürüstlük, ahlaki normal hep konuşulan konular olduğu anlaşılıyor. O zaman eğitimin hiç faydası olmadı mı? Her yıl 300 bin üniversite mezunu veriyoruz. Artık her doğan çocuk en az 111 yıllık eğitim alıyor. Ancak halen insan ilişkileri


Hepimiz yaşadığımız sürece yaşamda karşılaştığımız sürece bir şeyler öğreniyoruz. Halen dünyada okuma yazması olmayan çok sayıda insanın olduğunu biliyoruz. Okuma yazması olan ve ileri derecede eğitim almış veya kendisini eğitmiş insanların başkasının yaşadıklarından edindiği tecrübeye öğrenmesi daha kolay. Eğitilmeyen kişiler ancak duydukları ve iletişim ve ulaşım içinde bulundukları alan kadar bilgi edinebilirler. Eğitilmiş insanlar bilgi edindikleri ölçüde ve geçmişte bazı yaşanmışlıkları veya gerçekleri yeniden yaşamadan da bazı bilgilere ulaşırlar. Bazı insanlarda beş duyu organları açık olduğu için çevresinde olup biteni çabuk algılar olay ve olgular arasından kolayca ilişki kurar ve teori düzeyinde bazı temel kuraları ortaya çıkarırlar. Bazen üzerinden binlerce yıl da geçse söylemleri sanki bugün yaşanmış ifadeler gibi. Söylenen veya yazılı kültüre yansıyan ifadelerin çoğunluğu insan yaşamı ve ilişkileri üzerine kurlu ve adeta ahlaki ders niteliğindedir. Çoğumuz genelde ezbere konuştuğumuz için ?geriye takılma? deriz. Evet, geriye takılmayalım ancak geride neyin olup bitiğini bilmez isek geleceği kurgulayamayız. Bilimin çalışma prensibi genelde o konunun tarihine gider temel bir araştırma yapar konuyu kavrar ona göre harekete geçer. Bu anlamda geçmişte yaşanmışlıklara baktığımızda insan üzerine söylenmiş çoğu hayati derecede önemli bilgilerdir. Bazen bir cümlede kendimizi buluruz. Bazen ne denli hata yaptığımız görürüz. Tabii gönül ister ki ?ah keşke? demesek. Keşke sık sık ?özür dilerim? durumuna düşmesek. Tabii bunun farkına varmakta bir erdemdir.

Çoğu onun bile farkına varmaz. Toplumcu yazar Ziya Paşanın ?Ayinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz, Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde? yani yeni türkçesi ile Kişinin aynası işidir, lâfa bakılmaz; bir kişinin aklının seviyesi yaptığı işte görünür. Söz o kadar günümüze uygun ki sanki günümüzde sürekli sağı solu suçlayan, ona buna akıl satan fakat elde kendisinin yaptığı somut bir işin olmadığı o kadar çok insan var ki.Uğur Mumcuya atfen söylenen ancak çin atasözü olan ?bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak? gibi insanın binlerce yıldır edindiği tecrübeden gelen ifadesi gibi. İnsanın yaşamış tecrübelerine dayalı imbiklenmiş bu söylemlerinin benzeri birkaç önemli bilgide aşağıdaki bir tapınak yazısında alınmış. Faruk hocam sağ olsun hepimizin ufkunu açacak önemli yazıları ve görsel fotoğrafları paylaşıyor. Ayrıca kendisinin tek sayfalık yazılarının her biri insanın yaşamı ve algılarını zenginleştirmeye yöneliktir. Bu paylaşım yazısı da paylaşılmaya değer.

Faruk Atalayer hoca ESKİ BİR TAPINAK YAZISI´ını paylaştı

Gürültü, patırtının ortasında sükûnetle dolaş; gürültüde sessizliğin içinde huzur
bulunduğunu unutma. Başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe,

Kendini yitirmeden herkesle dost olmaya çalış.

Sana bir kötülük yapıldığında verebileceğin en iyi karşılık unutmak olsun.

Bağışla ve unut. Ama kimseye teslim olma, içten ol; telaşsız, kısa ve açık
seçik konuş. Başkalarına da kulak ver. Aptal ve cahil oldukları zaman bile
dinle onları; çünkü dünyada herkesin anlatacak bir öyküsü vardır.

Yalnız planların değil, başarılarının da tadını çıkarmaya çalış. İşinle, çabanla ne
kadar küçük olursa olsun ilgilen; hayattaki dayanağın odur. Seveceğin bir iş
seçersen, yaşamında bir an bile çalışmış ve yorulmuş olmazsın. İşini öyle sev ki,
başarıların, bedenini ve yüreğini güçlendirirken verdiklerinle de yepyeni
hayatlar başlatmış olacaksın.

Sadece seviyendekilerle olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol.

Sevmediğin zaman bile sever gibi yapmakla kazanırsın.
Çevrene önerilerde bulun ama hükmetme. İnsanları yargılarsan onları sevmeye
zamanın kalmaz. Ve unutma ki, insanlığın yüzyıllardır öğrendikleri, sonsuz
uzunlukta bir kumsaldaki tek bir kum taneciğinden daha fazla değildir.

Gerçek aşka burun kıvırma sakın; onu küçümsersen sen de besinsiz kalırsın,
küçülürsün. O yoğun sevgi çöl ortasındaki yemyeşil bir bahçe gibidir.

O bahçeye layık bir bahçıvan olabilmek için her bitkinin sürekli bakıma
ihtiyacı olduğunu unutma.

Kaybetmeyi ahlaksız bir kazanca tercih et. İlkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer.

Savaşmadan teslim olma.

Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda mağlup olman bile zafer sayılır.

Bu dünyada bırakabileceğin en iyi miras ardında duracağın dürüst bilgidir.

Yılların geçmesine öfkelenme; gençliğine yakışan şeyleri gülümseyerek teslim
et geçmişe. Yapamayacağın şeylerin yapabileceklerini engellemesine izin
verme.

Rüzgârın yönünü değiştiremediğin zaman, yelkenlerini rüzgâra göre ayarla.
Çünkü dünya, karşılaştığın fırtınalarla değil, gemiyi limana getirip
getiremediğinle ilgilenir.

Ara sıra isyana yönelecek olsan da hatırla ki, evreni yargılamak imkânsızdır.
Onun için kavgalarını sürdürürken bile kendi kendinle barış içinde ol.

Hatırlar mısın? Doğduğun zamanları; Sen ağlarken herkes sevinçle
gülüşüyordu. Öyle bir ömür geçir ki, herkes ağlasın öldüğünde, sen
mutlulukla gülümse.

Sabırlı, sevecen, erdemli ve olumlu ol.

Eninde sonunda bütün servetin sensin. Görmeye çalış ki, bütün pisliğine ve
kalleşliğine rağmen dünya yine de insanoğlunun biricik güzel mekânıdır.

Kaynak : Xsentus (İÖ 9. Yüzyıl )

Eski Tapınakta belirtilen ve insan ilişkilerini düzenleyn kurallar sanki günmüzde de geçerlidir. Günümzde gördüğümüz insanın benciliği, küçük makam ve mekiler ve çıkarı için her türlü şekle bürünmesi, maskeli yaşmaları anlaşılan geçmişte de yaşanmış. İnsanoğlunun dün birbriri ile yaşadığı ilişkiler ve bilge kişlerin önerileride sanki aynene geçerli.  Örneğin anıtaki ?Kaybetmeyi ahlaksız bir kazanca tercih et? ifadesine benzer bir ifadeyi AbrahamLincoln´un Oğlunun Öğretmenine Yazdığı Mektupta benzer şekilde haksız kazanma yerine kendi iradesi ile kanamayı önermektedir. Bu ve benzeri önerilerin önemi halen geçerlididir.

Erdem sahibi olmak, dürüstlük, ahlaki normal hep konuşulan konular olduğu anlaşılıyor. O zaman eğitimin hiç faydası olmadı mı? Her yıl 300 bin üniversite mezunu veriyoruz. Artık her doğan çocuk en az 111 yıllık eğitim alıyor. Ancak halen insan ilişkileri sorunlu hatta dahada sorunlu. Haksızlık diz boyu. Hukuk ayaklar atında.  O zaman dünayı yeniden tanımlamak ve yeni öneri ve önlemleri almak gerekiyor. Tabii once insanının aklının özgür olması gerekir. İnsan aklının özgürleşmesi için kendi bilincine varması, din ve dil süzgecine takılmadan her tülü bilgiyi alması ve alınan bilginin analiz edilmesi ile sağlanır.

İnsanlığın 12-20 binlik tarihinde edindiği birikim ile bu soruncuda aşacağına olan inancımızı korumamız gerekir.

 

09 Ağustos 2015 Adana

 

 

YAZARLAR

  • Perşembe 31.6 ° / 17.1 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 15.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • BIST 100

    9548,57%0,19
  • DOLAR

    32,49% 0,16
  • EURO

    34,80% 0,25
  • GRAM ALTIN

    2487,88% 1,05
  • Ç. ALTIN

    4157,48% -1,05