ÇUKUROVA GERÇEĞİ

Çukurova diyorsanız Adana diyeceksiniz, Adana derken de Çukurova… Ama böyle bir şeyler kapmak için kıyıda köşede bekleyen şehircilik yağmacıları açısından bakarsanız eğer Adana Radyosu diyeceksiniz, Adana havaalanı, Devlet Klasik Türk Müziği Korosu,  Çukurova Senfonik Orkestrası ve daha bir çok şeyler… Çünkü bunların hepsi bir kaptıkaçtı kültürüne sığınanların uyuşuk ve haksız beklentilerinden başka bir şey değildir bu da bilinmiş ola. 
Şimdi bu yukarda saydıklarımız bir sanat, müzik ve sinemanın özellikle bereketli toprakları olan Adana’nın elinden alınmak istenen ve beleşçi bir kültürün yağmacıları tarafından  sözde Çukurova adına sahiplenilmek istenen değerler durumuna düşürüldü.
Somut olarak söyleyeyim bakın… 1962-1968 arasında Adana’nın bereketli topraklarını sanatçısıyla ve eseriyle değil Türkiye’ye, dünyaya sunan  “Adana İl Radyosu” teknik falan nedenlerden Mersin’e taşındı  halk istememesine rağmen..
Peşinden Çukurova Senfoni Orkestrası Adana’dan Mersin’e taşınacaktı, halkın sahip çıkması nedeniyle taşınamadı. 
Sonrasında Devlet Klasik Türk Müziği Korosu Mahmut Yivli ve arkadaşları tarafından kabul ettirilme aşamasına geldi, kabul edilmedi… Mersinli Kültür Bakanı Fikri Sağlar kabul etmedi. Sebebini de söyleyim gülersiniz… Neymiş efendim, Adana’da potansiyel yokmuş… Hah haa haaa…Tam bir komedi ve kuyruklu yalan… Her sanatçının Adana’ya geldiğinde Adana’dan çıkan sanatçıya hayretle bakıp sebebini aradığı Adana’da potansiyel yokmuş.  Şimdi oturup tek tek müzik sanatçılarını, bestecilerini saysam çoğu Türkiye’de flaş olan sayısı yüzü aşan tanınmış sanatçı kaynağı. Ve ardından aynı Kültür Bakanı 2 yıl kadar  sonra bu DKTMK’nu Mersin’e kurdu. İnanmayan Mersin tren garının karşısındaki sokağa şöyle bir baksın. 
Devlet Planlama Teşkilatı’nın Tuzla-Yenice-Karataş arasındaki alanı havaalanı olarak uygun görmesine ve dönemin Başbakanı Tansu Çiller: “Bir daha geldiğimde yeni havaalanına ineceğim” demesine rağmen elem edildi gullem edildi, söylendiğine göre bunda dönemin Belediye Başkanı Aytaç Durak’ın da etkisi oldu ve sonunda bugün görüyorsunuz işte Çukurova Havaalanı Yenice civarına yapılıyor. 
Bu saydıklarım kurum ve kuruluşlar her yere yapılabilir, yapılsın da ama Adana’nın elinden niçin alıyorsunuz Allah aşkına?
Oysa bu gün, “Çukurova Koçaklaması”yla Adana’da yetişen ünlü şair Fazıl Hüsnü Dağlarca’dan, Orhan Kemal’den, Yaşar Kemal’den, Güney’den, İzgü’den de söz edecektim ve daha nicelerinden. Görüyorsunuz ya yerimiz kalmadı.