Ahmet DOKUZOĞLU-NE DEMİŞTİK?


BİZİM KÖY´ÜN HALLERİ (NAR)


            Bu haftadan köyümün uğraşlarından bahsetmek istiyorum.

            Ne yerler, ne içerler? Geçimlerini nasıl sağlarlar? Nasıl para kazanırlar. Örfleri adetleri ve gelenekleri nelerdir? Kız almaları, kız vermeleri, düğün dernek usulleri nasıldır. Siyaseti nasıl yaparlar. Siyasette neye önem verirler. Sorunlarını nasıl çözerler. Şehirliye bakışları nasıldır? Devletten ne beklerler? Devlet onlara ne verir?

            Daha önce buna benzer ? KANEPE KÖY HİKÂYELERİ?  bölümü açmıştım. Şu anda kayıtlı bir kitap çıkaracak kadar yazılarım mevcut. Bu yazı dizisi onlardan biraz farklı olacak. Onda siyaset vardı. Bunda yok. Onda sorular vardı, bunda yok. Bu yazılar biraz da belgesel niteliğinde. Çünkü olayları olduğu gibi aktaracağız. Okuyanlar hem bilgi sahibi olacaklar, hem de o konu hakkında en teferruatlı bilgileri görecekler.

           Köyümüz Kadirlinin en büyük köylerinden biri. En büyük geçim kaynağı hayvancılık. Çok büyük işletmelere sahip değiller. Her evde en az bir iki, bilemedin üç beş inek bulunur. İçlerinde on inekten fazla olanları da, hiç ineği olmayanları da var. Çok ineğe bakmak herkesin harcı değil. Çünkü inekleri beslemek çok zor.

             On inek beslemek için en az su altı yirmi otuz dönüm tarlan olmalı. O kadar tarlan yoksa inek besleyemezsin. Çünkü ineklerin yemlerini dışarıdan almak mecburiyetinde kalırsın. Dışarıdan yem alarak inek beslemek insanı zarara götürür. Herkes bu yükü taşıyamaz.Kimse zarar etmek istemez.

           Bu gün sizlere köylünün bir yan geliri olan Nar´dan bahsetmek istiyorum.

                            PİÇ NAR

            Köyün her tarafında nar yetişir. Her evin etrafında kendi kendine bitmiş yüzlerce nar ağacı bulabilirsiniz. Nar ağaçları genellikle ekilen tarlaların kenarlarında bulunur. Bunları inekler, davarlar ve koyunlar yemez. Kimse o ağaçlara iyi tutsun diye bakımda yapmaz. Dibini temizlemez. Su vermez, gübre vermez. Mevsimler iyi giderse nar iyi tutar. Kötü giderse tutmaz. Bir narın ne kadar tutacağını kimse bilmez.

              Bu kendi kendine biten narlara piç nar denir. Köylüler eylül ayının sonuna doğru bu narları toplayıp ekşi çıkarır. Bu piç narların ekşisi sert olduğundan satımı kolay ve pahalıdır. Ne yazık ki yüzlerce piç nardan nar toplamak o kadar kolay iş değildir. Her bir narın etrafı zıncırık denen tikenli bir bitkinin saldırısına uğramıştır. Bu nedenle piç narların toplanması zordur. O zıncırık tikenleri olamazsa hayvanlardan nar kurtarmak mümkün değildir.

              Zıncırıkların arasından zorla toplanmış narlar eve getirilir. Evde keskin bir bıçakla narların dış yüzü dilimlenir. Dilimlenen narların taneleri bir leğenin içine çırpılır. İş bittikten sonra çırpılan nar taneleri bir torbanın içine konur. Ayağa yeni bir ayakkabı giyilir. Çoğunlukla çizme tercih edilir. Evin erkeği çizmeyle torbanın üzerine çıkar. Torbadaki nar tanelerinin suyunu çekirdeklerden ayrılana kadar tepeler. Çekirdekten ayrılan sular başka bir leğende toplanır.

             Daha sonra büyük bakır kazanlar çıkarılır. Büyükçe bir ateş yakılır. Üç büyük taşın üzerine kazan konur. İçine nar suyu dökülür. Saatlerce ateşte kaynatılır. Yaklaşık on beş litre nar suyu kaynatıla kaynatıla birkaç litreye kadar düşer ve siyahlaşır. Siyahlanmış, pekmeze benzeyen bu yeni oluşuma nar ekşisi denir.

           Piç narın dışında birde sulu yerlerde yetişen taneleri büyük nuz denen narlar vardır. Bunların dişleri büyük ve sulu olduğundan nar olarak satılmaya çalışılır. Satılmayan ve yenmeyen narlarda aynı yöntemle çırpılır ve suyu çıkartılır. Bu narın ekşisine bahçe narı ekşisi denir. Piç narların ekşisine göre fiyatı düşüktür. Satışı zordur.Köylü bu narı çoğunlukla ev için veya şehirdeki akrabalar için yetiştirir. Çünkü bu narlar bakım ister, ilaç ister, gübre ister, su ister. Hele suyunu zamanında vermez isen bu narlar gelişmez ve meyve vermez.

        Ekşi haline gelen bu nar sularının alıcıları sınırlıdır. Pazarda birkaç kişi ancak alır. Onlarda alış fiyatını çok düşük tutarlar. Genellikle köylü fiyatı düşük diye ekşisini satmaz. Bir süre evde saklar. Piyasada ekşi kalmayınca fiyatlar yükselir. O zaman da köylünün elinde ekşi kalmamış olur.

         Her şeyden evvel köylü kardeşlerim Nar ekşisini bir kar edeceğim düşüncesiyle yapmaz. Çoğunlukta zor bela yaptığı bu ekşileri eşe dosta dağıtarak bitirir.

         Narın kabuklarından eskiler sarı boya üretirlerdi. İplik boyamada kullanılan bu tip boyalar artık tarihe karışmıştır. Nar ekşisinin faydaları çoktur.

        - Nar kabızlığı önler,

        -Narda B1,B3,B5 ve B6 vitaminleri yanında bir insanın günlük ihtiyacını karşılayacak kadar C vitamini mevcuttur.

         -Narda en güçlü antioksidan mevcuttur. Yeşil çaya göre üç kat daha güçlüdür.

        -Punisik asit; Yağ yakan yağ adıyla anılır ve narda mevcuttur. Sporcular için bulunmaz bir nimettir.

       -Nar kan şekerini dengede tutar.

         Köylünün yumurtası kadar önemli olan bu narlarımıza devletin el atmasını, ekşilerin birkaç tüccarın eline bırakılmamasını canı gönülden dilemekteyiz.   

 

YAZARLAR

  • Salı 15.1 ° / 9.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 19.1 ° / 9.6 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 16.4 ° / 10 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • BIST 100

    8718,11%-1,25
  • DOLAR

    32,33% 0,16
  • EURO

    35,17% -0,02
  • GRAM ALTIN

    2243,92% 0,03
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 0,00