PROF. DR. FİKRİ AKDENİZ - BİLİM DÜNYASI


“ÇUKUROVA SÖYLEŞİLERİ”NDEN “ADANA YOLLARI”NA(*)

Arş.-Yazar Sayın Cumali Karataş’ın yaklaşık 30 yıllık bir süreçte gerçekleştirdiği röportaj ve söyleşiler ülkemizin sanat tarihine katkılar sağlamaktadır.


Arş.-Yazar Cumali Karataş’ın Muzaffer İzgü’den Arif Keskiner’e, Etem Çalışkan’dan Mustafa Sağyaşar’a, kadar uzanan Toroslar’ı aşan sanatçılarla gerçekleştirdiği 50 kadar söyleşisinden oluşan “Çukurova Söyleşileri” ile “Postacı”-“Adana Yollarında” adlarındaki kitapları yerelden ulusala sanat tarihine katkı sağlayan yapıtlardır.        

Arş.-Yazar Sayın Cumali Karataş’ın yaklaşık 30 yıllık bir süreçte gerçekleştirdiği röportaj ve söyleşiler ülkemizin sanat tarihine katkılar sağlamaktadır. Edebiyat, müzik, sinema, resim ve tiyatro gibi sanat dallarında yapılan ve Yeni Adana Gazetesi Sanat Sayfası, Güney Ekspres gazetesi ve Söylem dergisinde yayınlanan söyleşiler uzun ve sabırlı bir sürecin ardından güzel bir söyleşi seçkisinin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Kitapta yer alan bazı müzik söyleşileri ise televizyon belgeseli paralelinde gerçekleştirilen söyleşilerdir.

Sanatçıların doğum tarihlerine göre yer aldığı 396 sayfalık “Çukurova Söyleşileri” adlı kitapta Etem Çalışkan, Ali Limoncu, Mustafa Sağyaşar, Muzaffer İzgü, Abdurrahman Yağdıran, Bilge Özgen, Suphi İdrisoğlu, Mahmut Yivli, İrfan Atasoy, Arif Keskiner, Ali Şenozan. Kazım Sanrı, İsmail Demirkıran, Cahit Seyhanlı, Abdurrahman Keskiner, M. Ünal Yılmazer, Ercan Kont, Şaban Gen, İsmet Güheri, Ercan Çulhaoğlu, Ahmet Demir, Fikri Akdeniz, Ayşe Pınar Köksal, Mesut Mertcan, Burhan Paker, Veysel Kubat, Saadet İdrisoğlu, Erdal Yalçın, Salim Çalışkan, Şükrü Birbaş, Yusuf Şahin, İbrahim Yavuz Bildik, Serhan Kelleözü, Hüseyin Baradan, Mustafa Coşkun, A.Kadir Nurlu, Suavi Numanoğlu, A.Kadir Salar, Ali Canbolat, Ferah Çetin, Zehra Şahiner, Suat Yıldırım, Özkan Can, Talat Er, Zekâyi Gökkaya, Tahir Çakay, Alişer Avcı, Mustafa Kutval, Hayrettin Arpacı ve Aydoğan Tayfur gibi sanatçılarla yapılan söyleşi ve röportajlar bulunmaktadır.  Ressam, bestekâr, ses sanatçısı, kaynak kişi, aktör, yönetmen, ozan, yazar, tiyatrocu, şair ve spiker gibi Adana ve Çukurova kökenli ya da buralarda yaşamış olan sanatçılardan oluşan geniş oylumlu kitap Adana Kent Kitaplığı-1 nolu yayımı olarak Seyhan Belediyesi tarafından yayımlanmış. Ahmet Karataş ve M. Fatih Sansar’ın editörlüklerinde, Adil Murat Vural’ın yayın yönetmenliğinde gerçekleştirilen “Çukurova Söyleşileri”nin sunuş yazısını ise Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar yazmış.      

“Çukurova Söyleşileri”nde yer alan ve yapıtlarıyla Çukurova’dan sanata  katkılar sağlayan 50 sanatçının 1990/91 yılından bugüne uzanan söyleşilerini incelediğimizde oldukça yararlı, önemli bilgilerle, özelden genele bir sanat açılımı yapıldığı görülür. Bir bölümü hayatta olmayan, Kültür Bakanlığı’nda, kütüphanelerde, belediyelerde ve arşivlerde herhangi bir kayıtları bulunmayan bu yitik sanatçıların gün ışığına çıkması yönünden de yapıtın yayımı olumludur. Her söyleşinin farklı bir tat ve ilginçliği olduğu gözlenirken; özellikle Muzaffer İzgü, Abdurrahman Yağdıran ve Arif Keskiner gibi sanatçılarla yapılan nehir söyleşiler, yerelden ulusala sanatsal kazanımı da olan, bereketli toprakların sanat tarihine sunduğu öykü tadındadır.   

Doğum tarihi sıralamasına göre sanatçıların yer aldığı “Çukurova Söyleşileri”ne Ressam-Hattat Etem Çalışkan’ın Orhan Kemal vurgusuyla girilir. Orhan Kemal’ın “Bereketli Topraklar Üzerinde” adlı romanından, Yaşar Kemal’ın “İnce Memed”ine; Yılmaz Güney’in “Boynu Bükük Öldüler” ve “Umut” gibi roman ve filminden, Muzaffer İzgü’nün “Zıkkımın Kökü”ne kadar başı çeken yapıtlarla aydınlanan söyleşi yolunda,  Karacaoğlan ve Dadaloğlu en başta anılır. Soru işaretlerini gündeme getiren haklı bir sanatsal övünç de vardır bu toprağın bereketine uzanan gurur dalgalarında… Rahmetli Demirtaş Ceyhun’un bir konuşmasında gülerek söz ettiği o halk dilindeki mecazi vurgulamada olduğu üzere  “zibil gibidir…” İşte buradan yola çıkarak Çukurova’da doğup ya da yaşayarak, Çukurova’nın sanatına, Çukurova’dan sanata katkıda bulunan sanatçıların bir bölümüyle, “sanat tarihine bir yaprak bırakabilir miyiz kaygısıyla” yapılan söyleşiler bir ölçütle değerlendirilmiş. Toroslar’ı aşan bir sanatsal yetkinlik düzey olarak göz önüne alınmış… İlkeli bir titizlikle gözlenen bu ölçütler ışığında, üreten ama ortaya yapıt koyabilen sanatçılar seçilmiş. “Çukurova Söyleşileri”nin bu yönüyle bir seçki olduğu söylenebilir. Kısacası, sanatına imzalarını atan, atabilecek bir kulvarda bulunan sanatçılarımızdır bunlar.

Bakınız, Adana/Çukurova sanatında edebiyat ve sinema kadar yeri olan müzikte Ali Limoncu, Abdurrahman Yağdıran, Bilge Özgen, Ali Şenozan, Kazım Sanrı, Cahit Seyhanlı, Şaban Gen, Ahmet Demir, Burhan Paker ve Serhan Kelleözü gibi ‘dile düşen’ eserleri olan sanatçılar sayfalar arasında yer almakta. Sahnelerde, piyasada, plak, kaset ve albümlerde yer alan, konservatuvar bitirmiş önemli sanat deneyimi olan ve kendine özgü nitelikleriyle ya da TRT repertuvarı kaynaklı konumları, MESAM (Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği) veya MSG  (Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği) gibi uluslar arası müzik kurumlarının asıl üyesi olma özelliklerini taşıyan sanatçılarımız da kitapta bulunmaktadır. MESAM ve MSG üyesi olmayıp, TRT repertuvarında da eserleri bulunmayan ama “Uykuda mısın Sevgili Yârim?”, “Feryat” gibi eserlerin bestekârı bir Kazım Sanrı ile “Veremli Kız”, “Kadifeler Gibisin” ve “Meyhane Yollarında” gibi eserleri bulunan Cahit Seyhanlı gibi ‘altın plaklar kazanan’ önemli isimlere de kitapta yer verilmiş. Tüm bunlarla birlikte… Mustafa Sağyaşar, Muzaffer İzgü, Bilge Özgen, Suphi İdrisoğlu, İrfan Atasoy, Arif Keskiner, İsmail Demirkıran, Suat Yıldırım, Talat Er ve Abdurrahman Keskiner gibi ülke çapında üne kavuşmuş sanatçılarımızla; Mustafa Coşkun, A.Kadir Salar, Saadet İdrisoğlu, Ferah Çetin,  ve Hayrettin Arpacı gibi kendi dallarında ulusal ödüller kazanmalarıyla gündeme gelen sanatçılarımız dikkat çekici bir özellik olarak vurgulanmış.   

Adana ve Çukurova’da bir ilk olma özelliği taşıyan ve sanat çevrelerinden olumlu izlenimler alan “Çukurova Söyleşileri”nin henüz tamamlanmadığı yazarı tarafından vurgulansa da, bu haliyle de içerisinde bir eksik görüldüğü gerçekse, yapıtın yazarının kendi röportajına yer vermemiş olmasıdır... Kendisine sorduğumda, etik olmayacağı gerekçesiyle, kitaba girebilmek için kendisiyle röportaj yaptırmayı düşünmediğini söylemiştir. Oysa birçok yönden kitapta yer alması gereken bir sanatçı dostumuzdur Sayın Cumali Karataş... Dergilerle birlikte, yetmişli yıllardan beri Yeni Adana Gazetesi Sanat Sayfası’nda ürünleri yayımlanan Cumali Karataş, 1986 yılından beri Yeni Adana gazetesinde haftalık yazılar yazdığı gibi, 1993 yılından beri de her pazartesi Yeni Adana Gazetesi Sanat Sayfası’nı hazırlamaktadır. Bazı dergilerle birlikte İnsancıl’da da inceleme yazıları yer alan; şiir, öykü, deneme, gezi notu, söyleşi, inceleme türlerinde yüzlerce ürünü yayımlanan ve 10’lı çocuk seti öykü kitabı olan “Öykü Çınarı” ile birlikte toplam olarak 16 kitabı bulunan Karataş, böylesi bir kitaba edebiyatçı olarak  girebileceği gibi müzikteki konumu nedeniyle girebilirdi… 150 kadar bestelenen şiirinden 25 kadarının TRT TSM repertuvarında bulunduğu, güftelerinin de kendisine ait olan 30 kadar bestesinden ikisinin yine TRT TSM repertuvarında yer aldığı ve “Gâvur Dağları” adlı türküsüyle Narlıdere Belediyesi Âşık Mahsuni Şerif Türkü Yarışması’nda ödül kazanan Cumali Karataş; başta TRT, Kültür Bakanlığı, Adana Büyükşehir Belediyesi, Kadıköy Belediyesi, Narlıdere ve Polatlı Belediyesi gibi kurumsal yarışmalardan şiir, güfte ve beste dallarında yaklaşık 20 kadar da ödül kazanan bir MESAM asıl üyesidir.

 “POSTACI”-“ADANA YOLLARINDA”(*)

Adana Büyükşehir Belediyesi’nin bir kültür armağanı olarak yayımlanan “Postacı” - “Adana Yollarında” adlı kitap, türkü ustası kaynak kişi Abdurrahman Yağdıran’ın hayatı ve sanatını yansıtan bir kitaptır. Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Hüseyin Sözlü, sunuş yazısında, Adana’nın simgesi Abdurrahman Yağdıran’dan sevgiyle söz etmektedir.

Müzik hayatında 60. yılını dolduran usta sanatçı Yağdıran, türküleri dillere düşen halk müziği sanatçısıdır. Kitabın yazarı olan Cumali Karataş’ın, bir süre, Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü’nün kitap-belgesel-konser üçgenindeki sanat projesinin sanat danışmanlığını yaptığı dönemde hazırlanan yapıtın yayınlanmasına, Adana Büyükşehir Belediyesi sanat danışmanı ve yetkililerinden Mete Şahin, Yusuf Delikoca, Zeynep Şahin ve Mahmut Tülek gibi isimler yayın kurulu üyeleri olarak yer almışlar. Kitapta ayrıca, Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen, Abdurrahman Yağdıran’ın 60. yıl konseri ile Abdurrahman Yağdıran ve Cahit Seyhanlı’nın hayranı olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından, Ankara’da yapılan bir etkinlikte her iki sanatçının 60. yılları kutlanmış.    

Turuncu-beyaz renklerle Adana’nın simgesini taşıyan kitabın kapağında nostaljik bir sahne resmi var. Abdurrahman Yağdıran’ın, Adanalı ünlü kabadayı Asfalt Rıza’nın Emirgan Çay Bahçesi’nde postacı mizanseniyle sahnede o meşhur “Postacı” türküsünü söylerken, çekilmiş (1965) siyah-beyaz nostaljik bir fotoğraftır… Abdurrahman Yağdıran o yıllarda posta müvezziidir. Gündüzleri Adana sokaklarında dolaşıp mektubunu dağıtıp, müjdesini alıp, geceleri de Emirgan’da postacı kıyafetiyle “Postacı” türküsünü seslendirirken, elinde, mizansen gereği izleyicilere verdiği mektup vardır.

Postacı, postacı

Canım gülüm postacı.

Bana yârdan haber ver.

Gençliğime sen acı.

Bir gün garip bir şey olur…  Türkücü Abdurrahman Yağdıran sahnede mektup dağıtırken mektubu verdiği izleyicilerden birinin dairedeki amiri olduğunu görür. Mektubu alan posta amiri:”Yarın gel görüşelim.” der. Yağdıran’ı alır bir pürtelaş. Sahnesi zor biter. Ertesi günü amirinin karşısısnda hazırolda dineldiğinde, amiri ona   devlet memurunun sahne yasağını hatırlatınca, o da, eşinin İstanbul’da hastanede olduğunu, ekonomik sıkıntı çektiğini söyler. Posta amiri vicdana gelmesine gelir ama ama sahne işi de orda biter. Bir türkü doğar o hastalık sürecinde; “Vicdansız Dağlar” adındaki hicaz bir bestedir bu:   

Eşi olmayan ağlar

Yalnızlık ciğer dağlar.

Beni çiğdem gözlümden

Ayırdı yüce dağlar. 

Abdurrahman Yağdıran okuma yazma bilmeden beste yapmaya başlar. Okuma ve müzisyenliği ardından gelir. TRT repertuvarına, plaklara giren marş gibi türkülerdir bunlar. Türkülerini de postacılık yaparken besteler… Bir gün Yenicamii’in oralarda giderken şık bir bayan gelir.  Yolun ortasından gider o tenha trafikte. Herkes bakar; o da dönüp bakar.  Çukurova diliyle Gelir ”Adana Yolları”.

Adana yollarında.

Pamuklar dallarında.

Allah canımı alsın

Yârimin kollarında.

               ***

Gel Adanalı kız.

Güzel edalı kız.

Adana çarşısında

Gezemiyom yalınız.   

Böyle sürer gider türküler… Aldığı maaş kaç kuruştur 1962’de… Yenibey mahallesinde bir gecekondu yapalım derler. Bir odalı yer… Çimento borca alındığı gibi, çimentoyu getiren at arabasının parası da komşudan borç alınır. Derken, Görsev Plak imdadına yetişir. Vurur Büyüksaat’e hemen. Telif hakkının geldiğini öğrenir… Plağa alınan ”Adana Yolları” alıp başını gitmiştir. Okuyan okuyana… Maaşının 10 kat parayı alır bir çırpıda. Tek odalı evinin üstünü kapatır. Yine bir gün, Karasoku’ya çıkan Hasan Ağa Camii’in ordan geçerken kafeste bülbüller görür. Civ civ öterler. İçi kabarır. İlham oracıkta gelir. Şiiriyle, bestesini yapıp, onu da notaya alır.

Bülbülüm kondu güllere.

Neşe verir bülbüllere.

Can katıyor gönüllere.

Oy bülbül, oy bülbül, oy bülbül oy oy.

Derlemeleri de bulunan 85 yaşındaki sanatçı Abdurrahman Yağdıran, hayatı ve sanatını anlatan “Postacı”-“Adana Yollarında” adlı kitapta, şairliği kabul etmediği yeralsa da, çoğu halk ozanını da cebinden çıkardığı da görülür.

Ünlü halk müziği sanatçısı Abdurrahman Yağdıran’ın çok yönlülüğü de dikkat çekicidir… Yazan, besteleyen, korolar yönetip, öğrenciler yetiştiren, hitabet sanatını mükemmel yapan Yağdıran’ın güzel bir sahnesi de vardır. Adana Radyosu kurulduğunda memurluğu nedeniyle kısa bir süre yer alan Abdurrahman Yağdıran, Adana Belediye Konservatuvarı kurulduğu günlerde de, ünlü bestekâr Avni Anıl tarafından Türk Halk Müziği öğretim üyeliğine davet edilir.  Böylece adı artık konservatuvar hocasına çıkar.

Sayın Abdurrahman Yağdıran’ı tanıyoruz ve seviyoruz, güzel bir insan… “Postacı”-“Adana Yollarında” adlı kitabı hazırlayan Cumali Karataş, Âşık Cemali (Adanalı Cemali) mahlasıyla yazdığı “Garip Postacı” adlı halk şiirinde onu anlatırken; “Gönlünden diline uzanır pınar”, “İçli nağmeleri alın terinden” ve “Gördük biz ömrünün altın çağını” gibi (s.42) onu resmeden güzel dizeler kullanır. Alçak gönüllü bu halk sanatçısını dili döndüğünce pek hoş anlatır:

Küçücük bir adam, sanatı büyük.

Söyler halk dilinde, emeği höyük.

Sofrası ortada, dostluğu seyip.

Postacı, postacı garip postacı.

                              ***

Dilin tatlı kelam, yüzün güleçte.

Eşe, dosta selam, gönlün beleşte.

Gel gör yalan dünya, her şey kalleşte.

Postacı, postacı garip postacı.

*(Prof. Dr. Fikri Akdeniz/Çağ Üniversitesi Rektör Yardımcısı.) 
*(İnsancıl Dergisi/sayı:341/Aralık 2018)
*(Çukurova Söyleşileri/Seyhan Belediyesi/Aralık 2017/396 sayfa)
*(”Postacı”-“Adana Yollarında”/Adana BüyükşehirBelediyesi/Mart 2018/152 sayfa)

CumaliKarataş
5.05.2020 22:12:44
Sayın Prof. Dr. Fikri Akdeniz, teşekkür ederim, uzun yıllardan beri süregelen edebiyat ve sanat koşusunda sizler gibi kıymetli dostların desteğiyle birşeyler yapmaya çalışıyoruz sadece. İlgi, duygu ve duyarlılığınız için teşekkür ederim. Cumali Karataş

Cumali Karataş
8.05.2020 21:52:34
Sayın Prof. Dr. Fikri Akdeniz; Kitaplarıma ve sanat yaşamıma gösterdiğiniz ilgi ve değerlendirmeleniz için teşekkür ederim. Daha önce de,İnsancıl Dergisi'nde yayınlanan (Sy:341-Aralık2018), şimdi ise İnsnacıl'dan yapılan alıntıyla Yeni Adana Gazetesi edebiyat ve Sanat Sayfası'nda yer alan kitaplarım ve sanat yaşamım hakkında inceleme, sizin gibi bir dost tarafından da yapıldığı için beni oldukça onure etmiştir. Çalışmalarınızda ve bilim yaşamınızda başarılarınızın devam edeceği umuduyla... Cumali Karataş Arş.Yazar.

YAZARLAR

  • Salı 31.1 ° / 13.6 ° Güneşli
  • Çarşamba 35.2 ° / 19.1 ° Güneşli
  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • BIST 100

    9645,02%-0,50
  • DOLAR

    32,56% 0,14
  • EURO

    34,81% 0,49
  • GRAM ALTIN

    2417,74% -0,61
  • Ç. ALTIN

    4073,33% 0,00