İnsanın düşünebilmesi, bilgi yardımıyla olanaklıdır. İnsan, farklı güvenilirlik dereceleri olan, farklı kaynaklardan farklı yollarla üretilen bilgilere sahiptir. Bu bilgiler gündelik bilgi, bilimsel bilgi, dinsel bilgi, sanat bilgisi, teknik bilgi, felsefi bilgi gibi türlere ilişkindir. Bilginin olanağı, insan bilgisinin, ya da doğru bilginin var olup olmadığı sorusuna verilen yanıtlarla; bilginin değeri de, bilginin kaynağı kabul edilen, akıl, duygu, deneyimden birini, öne çekme çabasıyla ilgilidir.
BİLİM: Doğru düşünme ve sistematik bilgi edinme sürecidir. Temelde, insan ürünü olan ve diğer bilgi türlerine göre doğruluğu, ve güvenilirliği ön planda olan bir bilgi türüdür. Bilim, kısaca geçerliliği kabul edilmiş sistemli bilgiler bütünüdür. Bilimin kökünde yatan merak duygusudur. Birikimli ve sistematik bilgi olan bilim, akıllı insanlar için muhteşem bir hazinedir.
Bilimin amacı: Evrende doğru bilgiyi yanlış bilgiden ayırarak onu sistematik biçimde değerlendirmektir. Bilim bir anlamda da olaylar arasında neden-sonuç bağı kurarak genel kavramlara yükselmektir. İnsanın,yaşamın bütün alanlarında doğru, ve güvenilir bilgiye gereksinimi olduğu tartışmasız bir gerçektir. Bilimde temel olan “güvenilebilir”, doğru bilgi elde etmek ve bu bilgiye dayalı olarak yeni bilgiler, yeni fikirler üretmektir. Bilginin doğruluğu, ya da güvenilirliği kaynak, içerik ve bilginin üretim süreçleri açısından saptanabilir. Kaynak ve üretim süreçlerinin açık olması, doğru bilginin güvenilirliğini artırır. İçeriği doğru olmayan bilginin üretim süreçlerinin anlaşılabilir olması, o bilginin doğru olması anlamına gelmez.
BİLİMSEL BİLGİ: Bilimsel bilgi, deneye dayalı olarak, iki olay arasında neden-sonuç biçiminde mantıklı bir bağ kurmanın sonucunda kazanılmaktadır. Bilimsel bilgi, en genel anlamda olgusal, sistemli, akılcı, birikimli ve göreli bilgi olarak anlaşıldığından bizi böyle bir bilgiye götürecek süreç ya da süreçler, bilimsel yöntem olarak düşünülür. Bilimsel bilgi, öncelikle kaynakları, üretim süreçleri belli olan, gerektiğinde yenidenya da farklı yollardan güvenilirliği doğrulanan bilgidir. Doğruluk, güvenilirlik, tutarlılık ve savunulabilirlik, bütün alanlardaki bilimsel bilgilerin ortak özellikleridir.
BİLİMSEL ARAŞTIRMA: Bir konuda sorunların saptanması, bunlara güvenilir çözümler aramak amacı ile planlı ve sistemli olarak verinin toplanması, çözüm yollarının planlanması ve uygulamaya konulması, sonuçlandırılması, sonuçların yorumlanarak değerlendirilmesi, tartışılması ve rapor edilmesi ile ilgili süreci tanımlamaktır. İnsanlığın bugün ulaştığı bilimsel çalışmanın üç alanda yoğunlaştığı söylenebilir: İnsan bilimleri, doğa bilimleri ve matematik. İnsan, çevresinde hazır bulduğu varlıkları anlamaya ve onlarla ilgili yasaları açıklamaya, gerektiğinde matematiksel formüllere dönüştürmeye çalışmıştır. Teknoloji, bu alandaki çabaların bir ürünüdür. Yeni araştırmalar, ulaşılan bilginin sürekli olarak ileriye götürülmesini amaçlar. Bilimlerin temelinde, insanın kendisini ve çevresini daha iyi tanıma, gerektiğinde etkileyebilme arzusu yatar. Bu nedenle, bilimin temel işlevlerinin anlama ve açıklama olduğunu söyleyebiliriz. Anladığımız ve açıkladığımız olay ve olguları kontrol etme olanağımız da ortaya çıkar. Yazımıza Albert Einstein’insözleri son vereceğim: “Yeryüzündeki koşulların düzelmesi, bilimsel buluşlardan çok, ahlaklı bir yaşama düzeninin gerçekleşmesine bağlıdır”.
Hoşça kalın…..
