Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


AFRİN ÜZERİNDEN


Türkiye-ABD ilişkileri son gelişmeler, ABD´nin vurdumduymaz tavrı ve Cumhurbaşkanının yaptığı sert açıklamalarla, sıcak çatışma boyutuna ulaşmak üzere. ABD, Kuzey Suriye´de YPG/PYD bazlı KCK yapılanmasında, devlet konumuna geçme yolunda önemli bir adımla, düzenli ordu kurma ve belirlendiği görülen sınırları koruyabilecek şekilde donatma aşamasında.

Türkiye´nin, böyle bir gelişme durumunda sessiz kalması beklenemez. Çünkü bu girişimle, şu anki konumuyla kesintisiz 700 Km. civarında bir sınırla, terör örgütüyle komşu durumuna gelinecek. Afrin bölgesinde bir girişimle kontrol sağlanmadığında, bu mesafe 900 Km.nin üzerine çıkacak ve Hatay ili de konumuyla doğrudan tehdit altına girecek. Ayrıca, sınır ötesinde devletleşen ya da özerk bir yapıya bürünen YPG/PYD/PKK, Türkiye´nin Doğu ve Güneydoğu bölgeleri ile Akdeniz bölgesinin doğusundan, Mersin dahil birçok il üzerinde hak talebinde bulunacak. Zaten, Türkiye coğrafyasında, son otuz yılda yaşananların ardından, bu bölgelerde gizli bir el tarafından oluşturulan demografik yerleşim dağılımıyla, bu yönde istemlere haklı gerekçeler hazırlandığını söylemek yanlış olmaz.

Türkiye, Suriye politikalarının yanlışlığında geçirdiği zamanı telafi etmeye çalışırken, geçirilen sürede yapılan, stratejik yanlışların sıkıntısını yaşıyor. Bu süreçte her ne kadar kazanıma yönelik küçük de olsa başarılar sağlanmışsa da, kayıplar ve kayıpların getirisinin sonuçları önemli.

Bir an önce Afrin bölgesinde etkinlik sağlanırken, esasen Fırat batısı söyleminde belirtilen istemin gerçekleştirilmesi için, baskının da artırılması gerekiyor. Türkiye´nin, bir şekilde bölgedeki koalisyon kuvvetlerini, yani ABD´yi ve Rusya ile Esad rejimini ikna ederek, Hatay´dan Fırat Nehri hattına kadar olan bölgeyi, El Bab derinliğinde kontrol altında tutmak zorunda. Bu hamleyi yapmak için gerekli askeri güce sahip ancak ABD´nin, Rakka operasyonu maksatlı olarak deklare ederek, YPG/PYD yapılanmasına verdiği silahların nitelikleri, muhtemel sıcak temasın boyutunu, çatışmadan, harp seviyesine çıkarabilecek düzeyde. Çünkü daha önce sadece hafif piyade ve eski nesil tanksavar silahlarıyla, yine eski nesil ve çok az havan silahlarına sahip olan PKK terör örgütü, bu yardımla, halen modern orduların da etkin kullandığı tanksavar, havan, uçaksavar ve karadan havaya atılan roketler ile çok sayıda zırhlı araca sahip oldu. Aslında bu yapılanmasıyla, güçlü bir ordu olan TSK karşısında mücadele, tutunma süresini de kendi eliyle azaltarak, kesin yenilgi yolunu da açtı. Ancak, ABD tarafından yapılabilecek ki kuvvetle muhtemel yapılacak olan teknik ve istihbari destekle, zayiat verdirme kapasitesini de artırmış oldu.

BOP sürecinde bir aşamanın daha atlanarak, yeni bir aşamaya geçildiği ve İran´da meydana gelen olaylarla, İran üzerinden devam edeceği algısı yaratılan yeni aşamada, Türkiye´nin de doğrudan hedef alındığı, bu gelişmeyle netleşti. ABD, Irak´ta oluşan konjonktür ardından, Suriye´de yakaladığı özerk yapılanma fırsatını kaçırmayacak. Böylelikle hem Esad rejimi, hem Türkiye, hem de bölgede gücü giderek arttığı değerlendirilen, ABD Ulusal Güvenlik Stratejisinde doğrudan düşman olarak tanımlanan İran, kontrol altında tutulacak.

ABD büyük oynamaya devam ederken, Türkiye´nin, bu gelişmeler karşısında tepkisinin gücüyle yaratacağı etki ne denli yoğun olur bilinmez ama etkin tepki verilmediğinde, bir sonraki aşamada, gelişmelerin önüne geçmek mümkün olmayabilir.

Can UĞURATEŞ       

YAZARLAR

  • Salı 15.1 ° / 9.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 19.1 ° / 9.6 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 16.4 ° / 10 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • BIST 100

    8718,11%-1,25
  • DOLAR

    32,33% 0,16
  • EURO

    35,17% -0,02
  • GRAM ALTIN

    2243,92% 0,03
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 0,00