Cezmi DOĞANER


GÜVENSİZLİK VE KEYFİLİK


Toplumumuzda sosyal bir yara haline gelen güven yıkıntısı, üretkenliğin ve işyeriverim düşüklüklerinin başlıca nedenlerindendir.

Bugün ülkemizde siyasi, sosyal, iş ve toplumsal yaşamın  en önemli sosyal,  olgulardan biri, bireyler arasında birbirine karşı duyulan güven eksikliğidir.

Toplumuzda giderek artan boyutlara ulaşan ve sosyal bir yıkım haline gelen güvensizlik, insanları, toplumu, sosyal yapıyı  içten içe kemiren bir çöküntü ve çürüme nedenlerinin başında geliyor.

Karşılıklı ilişkileri, yıpratan, zayıflatan, ruhsal bunalım ve çöküntüleri beraberinde yaşatan bir olgu oldu güvensizlik. Herkes birbirine kuşku ve önyargılarla davranmaya başladı.

Ayrıca, toplumsal güvensizliğin yaşandığı ülkemizde; meselenin özünde umutsuzluğun ve de gelecek kaygısının etkili olduğu, dolayısıyla bir gelecek/yaşam perspektifinin karartılması gerçeği sözkonusudur...

Güven sevginin kaynağı. İnsanın çocukluk dönemi ile aile de başlar. Okulda, çevrede, toplumsal yaşamın her alanında yaşanır. Karşılıklı saygı, paylaşım, yardımlaşma ve dayanışma güvenin oluşmasına kaynaklık eder.

Güvenin olmadığı toplum ve kurumlarda, başarılı insan çıkmaz. Herkes birbirine çelme takar, üretim, motivasyon, enerji kayıbı yaşanır. Bireylerin moral değerleri yok olur.

Dürüst ve doğru olmak, verdiği sözü yerine getirmek, tarafız ve bağımsız olmak güvenin başlıca nedenleridir.

Keyfilik, birey ve topluma göre farklı boyutlarda kendini gösterir. İlkel, güleryüzlü, otoriter tutum ve davranışlarla farklı ortamlarda farklı olarak kendini gösterir. Özellikle otoriter kişi ve yönetimlerin önemli bir hastalığıdır.

Bu hastalık virus gibi bireylere, topluma ve yönetime bulaşır.

Çevremizde polisten valiye, muhtardan belediye başkanına, nüfus memurundan genel müdüre, Hekimden sağlık memuruna, yayadan sürücüye ,siyasi partilerden sendikalara, mahalle derneklerinden hemşehri derneklerine, Pazar yerindeki satıcıdan marketçiye kadar, toplumsal yaşamın her alanın da bu keyfi  tutum ve davranışları görürüz.

Keyfilikte savurganlık, rüşvet, suiistimal, görgüsüzlük oluşur bilinç altına yerleşerek bir yaşam bir biçimi haline gelir.

Keyfiliğin temelinde bazen kötülük, çıkarcılık, çok kez bilgisizlik, yetersizlik ve aşırı egoizm yatar.

Son yıllarda siyasette ve kurumlar arasında iletişim kopukluğu, güvensizlik ve diyalog eksikliğinden sözediliyor.

Keyfilikden kurtulmadan karşılık saygı ve güven ortamı sağlanamz.

Aklın ve bilimin yol göstericiliğinde, etik değerlere sıkı sıkı bağlı, hukuksal açıdan yasal güvenceleri sağlanmış sağlıklı toplum oluncaya kadar keyfilik ve güvensizlik mücadele edeceğiz. Uygar toplum ve uygar insan olmak kolay değil. Herşeyin bir bedeli var.

YAZARLAR

  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • BIST 100

    9670,53%0,26
  • DOLAR

    32,52% -0,08
  • EURO

    34,78% -0,23
  • GRAM ALTIN

    2421,67% -0,33
  • Ç. ALTIN

    3982,08% -0,92