Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Sivas Madımak Oteli Katliamının 24. Yıldönümünde yazılı açıklamada bulundu. Av. Küçük, Sivas´ta 2 Temmuz 1993 tarihinde, Pir Sultan Abdal Kültür Etkinlikleri kapsamında gelen davetlilerin konakladığı Madımak Oteli´nin ateşe verilmesi sonucu 35 aydın ve 2 otel görevlisinin katledilmesinin üzerinden tam 24 yıl geçtiğini belirterek. "Yitirdiğimiz canları özlem ve saygıyla anıyoruz.´´ dedi.

Ülkemiz geçmişinde bir çok katliamlar olduğunu belirten Av. Küçük, şunları söyledi:

"Devlet yetkililerinin alenen teşvik ettiği, yol verdiği katliamın ardından yıllar geçti. Katliamın gerçek sorumluları ne ortaya çıkarılabildi, ne de yargılanabildi. Başlatılan sözde yargılama süreci, olayın arkasındaki gerçek güçlere dokunmadı. Sivas´ta insanlarımızı yakarak katledenler ve sorumlular zaman aşımı ile unutturulamaz. O gün yitirdiklerimiz canları unutmadığımız gibi, katliamı tertipleyen karanlık elleri de unutmayacağız. O katilleri hafızalarımızdan asla silmeyeceğiz. Onların karanlık siluetleri, bu ülkede demokrasi ve özgürlük mücadelesine ne kadar kararlı bir biçimde sahip çıkmamız gerektiğini her daim hatırlatmaktadır" diye konuştu.

´Yaşanan bu olay bir insanlık suçudur ve dolayısıyla zaman aşımına tabi değildir´ diyen Av. Küçük, şöyle devam etti:

"Halkın vicdanında Sivas davası zamanaşımına uğramamıştır ve uğramayacaktır. Bizim bilincimizde ve vicdanımızda bu davanın zaman aşımı olmayacaktır. Toplum vicdanının rahatlaması ve adaletin yerini bulması için Sivas Madımak Davası´nın tekrar açılıp insanlık suçlularının adalet önüne çıkarılarak cezasız kalmaması en önemli talebimizdir.

Bu katliamın asıl amacı ülkemizde kardeş kavgasını başlatmaktır. Atatürk önderliğinde kurulan laik, demokratik sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetimizi yıkmaktır. Cumhuriyet tarihimiz süresince buna benzer bir çok provokasyon yapılmıştır. Hiç biri başarılı olamamıştır. Bu da başarılı olamamıştır.

Aydınlarımızı yakanların ağzından "Cumhuriyet Sivas´ta kuruldu, Sivas´ta Yıkacağız" sloganının çıkması bir tesadüf değildi. Ama bunu başaramayacaklar. Cumhuriyetin kazanımları, Atatürk ilke ve devrimleri için tehdit oluşturan emperyalist güçler, gerici girişimler ve etnik ayrımcılıklar, halkımızın duyarlılığı sayesinde hiçbir zaman amaçlarına ulaşamayacaktır. Ülkemiz insanı kendisine bırakılan emanete sonsuza kadar sahip çıkacak, bu güzel coğrafyada barış ve kardeşlik içinde yaşamaya devam edecektir.

Laik, demokratik ve çağdaş Atatürk Cumhuriyetinde yeni Madımakların olmaması için, gericiliğe ve bölücülüğe göğüs gerip, Atatürk ilke ve devrimleri etrafında birleşerek yurdumuzun Tam Bağımsızlığı ve aydınlığı için mücadeleye devam edeceğiz."(VŞ)