Gıda güvenliği meselesinin Türkiye için aynı zamanda bir milli güvenlik meselesi olduğunu söyleyen Erdoğan, “Bizim nazarımızda iç tüketimimiz için buğdayı dışarıdan satın almakla silahı dışarıdan satın almak arasında temelde bir farklılık yoktur. Temel tarım ürünlerinde dışa bağımlılık en az savunma sanayiinde dışa bağımlılık kadar tehlikeli ve riskli bir durumdur” dedi.
Polatlı Tarım İşletme Müdürlüğünde düzenlenen TİGEM 69. Hasat Şenliği'nde konuşan Erdoğan, “Sizler bugün sadece tarlanızdaki ürünün hasadını yapmıyorsunuz. Her anı sabırla geçirilen bir senin çalışmanın neticesini de alıyorsunuz” diyerek tüm çiftçilerin Hasat Bayramı'nı tebrik etti. Bugün açıklanan fındık alım fiyatları ile Hasat Bayramı'nda üreticilere güzel bir haber verdiklerini belirten Erdoğan, “Hazırlıklarını tamamlayan TMO hasat başlangıcına denk gelen Kurban Bayramı'nın akabinde alıma geçiyor” diye konuştu.
Yağlı tohum ve hububatta bekleyen ödemeleri olan üreticilere de Erdoğan, “Bekleyen 1 milyar 200 milyon lire desteği Kurban Bayramı'ndan önce ödeyeceğiz” açıklamasında bulundu ve
Son 17 yıldır özel önem verilen alanların başına tarım ve hayvancılığı koyduklarını kaydedefderek , “Çiftçilerimize bu alanda toplamda, Bay Kemal diyor ya, çiftçilerimizle, köylümüzle nasıl ilgilendiğimizi dinle, yalanla bu iş yürümez. Resmi rakamları veriyorum, 120 milyar lira tutarında tarımsal destek verdik. Artık traktörlerimiz var, artık biçerdöverlerimiz var, hamdolsun balya balya otumuzu da kalkıyoruz teknoloji ile hallediyoruz. Tarım sektörümüzü yılların ihmalinden kurtararak dünyanın en gelişmiş ülkeleri ile yarışır hale getirdik” diye konuştu.
Organik tarıma büyük önem verildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, son yıllarda vatandaşların organik tarım konusunda bilinçlendiğine vurgu yaparak, "Göreve geldiğimizde organik tarım ve tohum üretimine öncelik verdik. Organik üretim yüzde 665 arttı. Hükümetlerimiz döneminde kaliteli tohum üretimi konusuna da destek verdik ve çok güzel neticeler elde ettik. İnsanlar tükettikleri ürünün fiyatına değil ne yediklerine, nerede nasıl üretildiğine de dikkat ediyor. Tarım ürünleriyle ilgili bilinç dünya genelinde artış devam ediyor. Gastronomi bilimi ve gıda turizmi popülaritesi artıyor. Tarımda ana girdilerden birisi tohumdur. Tohum gıda kalitesinin başlangıç noktasıdır.
Hükümetimiz döneminde bu konuya ciddi destekler verdik. Hep tohumu ithal eden ülkeyken şimdi ihraç ediyoruz. Ata Tohumu Projesi'yle ülkemiz gen kaynakları oluşturan bitki çeşitliğini koruma altına alıyoruz. Günümüzde genç kuşakların tarımdan ziyade kendilerini daha garantili gördükleri mesleklere yöneldiğinin farkındayız. Hayatta konfordan ziyade yetiştirmenin sevincini aramak gerekir. Kışın toprağa atılan tohumun baharla serpilip büyümesinin verdiği mutluluğu başka bir şeyde bulamazsınız. Toprakta hemhal olmanın sevincini aramak gerekir. Gençlerimizin tarıma olan sevgisini artırmak bu açıdan önemlidir. Tarımsal nüfusun gençleşmesini sağlamak için Köye Dönüş Projesi'ni başlattık. Gençlerimizin tarıma olan ilgisini artırmak çok önemli, Köye Dönüş Projelerini başlattık. Sadece son üç yılda genç çiftçilerimize devletimiz tarafından sağlanan destek 1,5 milyar lira. 2023'e kadar desteklediğimiz proje sayısını 20 bine ulaştırmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
