TARIM TOPRAKLARINI KORUMAK ZORUNDAYIZ
Açlık ve yoksulluğun kendini hissettirdiği dünyada tarım topraklarına sahip çıkıp bu varlıkları geleceğe aktarmanın herkesin görevi olduğunu belirten İncefikir, Türkiye´nin her yıl verimli tarım alanlarını farklı nedenlerle kaybettiğini belirtti. İncefikir, "Doğal kaynaklarına sahip olmayan toplumların bağımsızlığından söz edilemez. Ülkemiz topraklarının ana sorunu erozyon, amaç dışı kullanım, kirlenme ve çoraklaşmadır. Sularla kaplı dünya yüzeyinin yüzde 29´unu oluşturan arazilerin ancak belirli bir bölümünün tarıma uygun olduğunu ve çeşitli nedenlerle her geçen yıl azalmakta olduğunu unutmamalıyız" dedi.
Türkiye´nin bağımlılığının artmaması ve tarımsal dış ticaret açığının büyümemesi için tarım topraklarının korunmak zorunda olduğunu kaydeden İncefikir şöyle konuştu:
"Bakanlar Kurulu Kararı ile 57 ilimizde 192 ovanın Büyük Ova Koruma Alanı ilan edilmesi olumlu bir gelişme. Türkiye´de de tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı sonucunda 2005 yılında 26,6 milyon hektar olan arazi varlığımızın 2016 yılı sonunda 23,5 milyon hektara geriledi. 2005´te yürürlüğe giren Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu amacına hizmet etmemektedir. STK ve üniversiteler gibi daha özerk üyelerin ağırlıkta olması gereken kurul, siyasetin baskısı altında resmi kurum üyelerinin ağırlıkta olduğu bir yapıya dönüşmüştür. Kurulda görev yapan memurun mülki amiri ile çelişen bağımsız bir karar verme şansı kalmamıştır."
TEHLİKELİ DEĞİŞİKLİK
Toprak Koruma Kurulu´nun yönetmeliğinde yapılan son değişikliğin verimli toprak kaybını arttırabileceğine dikkat çeken İncefikir sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tarım arazilerinin korunması, geliştirilmesi ve verimli kullanılmasını sağlamak amacıyla yasayla kurulan Toprak Koruma Kurulu, il valisi başkanlığında 5 kamu temsilcisi, 3 sivil toplum kuruluşlarından temsilci ve bir de üniversite temsilcisi olmak üzere toplam 9 üyeden oluşuyor. Mevcut düzenlemede kurul esas olarak 9 üyeyle toplanıp en az 6 üyenin aynı yönde oy kullanmasıyla karar alabiliyordu. 24 Ocak 2018 tarihli Resmi Gazete´de yayınlanan ´Tarım Arazilerinin Korunması, Kullanılması ve Planlanmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik´ ile bundan böyle tarım arazilerinin enerji ve ulaştırma yatırımlarına açılıp açılmayacağının oylanacağı toplantılarda 6 üye şartı aranmayacak. Kurul, bu konudaki kararları toplantıya katılan üyelerin çoğunluğu ile de alabilecek. Yönetmelikte yapılan değişiklik sonrası alınacak kararlarda verimli 1 santim tarım toprağın, 150 - 350 yıl arasında oluştuğu unutulmamalıdır. Dünyada sürekli artan nüfusu da hesapladığımızda mevcut tarım alanlarını korumak hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle tarım arazilerinin amaç dışı kullanımına izin verilmemeli, mevcut tarım potansiyeli artırılmalıdır. Ekonomimizin gelişmesi ve toplum refahı önemli derecede doğal üretim kaynaklarının amaca uygun kullanımına bağlıdır. Mevcut ve artan nüfusun gıda, sanayinin de ham madde ihtiyacının karşılanması toprak başta olmak üzere doğal kaynakların etkin kullanımıyla mümkündür."(CO)
