Tüm anne-babalar, çocuklarının iyi ve başarılı olmasını istiyor. Onların hayallerinde belirledikleri konuma gelmesi için olabildiğince yardımcı olmaya çabalıyor. Çocuğun başarı durumu kurduğu hayalden daha uzak bir konuma geldiğinde ise anne-babanın kaygı ve öfkesi kendisine yönelebiliyor.Eğitim ve öğretim yılının sonunda karneye karşı olan tutumun çocuğu rencide edecek şekilde olmaması gerektiğini belirten Psikolog Meriç Mavi, kötü bir karnenin her şeyin sonu olmadığını hatırlatıyor.

Kaygı bozukluğu yaşamasına yol açmayın

Ailenin, yakın çevrenin ve eğitim hayatının içinde olan kişilerin çocuğu karnesiyle özdeşleştirmesi yapılan en büyük yanlışlardan biri oluyor. Söz konusu tutumun, çocuk üzerinde ileride yaygın anksiyete bozukluğu durumunu oluşturabileceğini göz ardı etmemek gerekiyor. Psikolog Mavi, çocuğun karnesi ile beraber olduğu gibi kabul edilmesini; ancak dikkatli bir durum değerlendirmesinin de şart olduğunu söylüyor.

Taşıyamayacağı yükler vermeyin

Profesyonel hayatla aile hayatlarını birbirinden ayırmaya çalışan ebeveynler, her fırsatta farklı uyaranlar nedeniyle yoğun stres altında bulunuyor. Psikolog Mavi, çocuklarının kapasitelerini getirdikleri karneler ya da girecekleri sınavlarla belirlemeye çalışan ebeveynlerle ilgili şunları söylüyor: ?Yaşanılan dönemde çocukların ebeveynlerini sevindirmekle görevli olduğu ve karnelerinin umulduğu gibi gelmediğinde zekasının bile sorgulandığı bir düşünce yapısı var. Bu düşünceler yerine, çocukla bütün bir eğitim-öğretim yılı içerisinde uyumlu bir şekilde çalışılması gerekiyor. Çocuğa taşıyamayacağı yüklerin verilmemesinin tekrar tekrar hatırlanması önem teşkil ediyor.?

Çocuğunuzu başkalarıyla kıyaslamayın

Çocuğun sadece eve getirdiği karneyle değerlendirilmesinin doğru bir tutum olmadığını belirten Psikolog Mavi, ?Bu sebeple yaz tatilinde sosyalleşip motive olabileceği ortamlardan uzak tutulması, başarısızlığının zaman zaman yüzüne vurulması, başka kişilerle kıyaslanması ve bu kıyaslanmaya alışması, çocuğun özsaygısını yitirmesine neden olduğunun unutulmaması gerekiyor. Çocuk, özsaygısını tekrardan kazanamazsa hayatının ileriki dönemlerinde başarısızlıklara mahkum oluyor? diyor.

Aranızdaki bağ karne ile güçlenebilir

Bazı ebeveynler çocuğu ile vakit geçiremediği için içsel anlamda problem yaşıyor ve iletişim ağını tekrardan canlandırmak istiyor. Psikolog Mavi, bunun için tatillerin iyi bir fırsat olduğunu şu sözlerle açıklıyor: ?Tatil dönemlerinde çocuğun yeni yerler tanıması, yakın çevresiyle olan diyaloğunu artırması, özgüveninin de bir o kadar ivme kazanmasına sağlıyor. Karne iyi de olsa kötü de olsa, ebeveyn ve çocuk arasındaki bağın tekrardan kurulması için bir araç olarak görülmesi gerekiyor. Bir dönemi daha bitirdiği için takdir edilmesi gereken çocuğun, gelecek dönem için şimdiden kaygılandırılmaması, başarısız olduğu dersler için güveninin yükseltilip motive edilmesi önem taşıyor.

Birlikte stresten uzak bir tatil yapın

Çocukla ebeveynlerin stresten uzak bir dönem geçirmeleri, çocuğa benlik saygısının doğru aşılanması ve psikolojik bir yıkıma sebebiyet vermeden onunla doğru iletişim kurulmasına yardımcı olabiliyor. Çocuğun da içine dahil olduğu ortak bir tatil programında rotayı da ona göre belirlemek, özellikle kötü dönemlerde çocuğun kişiliğiyle ilgili sağlam temeller atmasına destek oluyor. Psikolog Meriç Mavi, önümüzdeki yaz aylarının bu şansın değerlendirilmesi için iyi bir fırsat olduğunu aktarıyor.(CO)