Marmara Depremi´nin 16. yılı sebebiyle İMO´da bir basın açıklaması yapan Biçer, Türkiye´nin yüzde 66´sı birinci ve ikinci derecede deprem bölgesinde yer aldığını söyledi. Nüfusu bir milyonun üzerindeki 11 kentin, ülke nüfusunun ise yüzde 70´inin ve büyük sanayi tesislerinin yüzde 75´inin deprem tehlikesi altında kaldığını kaydeden Biçer, Türkiye´de 20 milyon civarı yapı bulunduğunu ve bunların 20 yaş üzerindeki yüzde 60´ının büyük oranda ruhsatız ve niteliksiz olduğunu dile getirdi.
Mevcut yapı stokunun inşaat mühendislerini endişelendirdiğini vurgulayan Biçer, ?TOKİ tarafından üretilen büyük konut projelerinin yapı denetim sisteminden muaf tutulması bizleri endişelendiriyor. Deprem toplanma alanlarının imara açılması, yerel yönetimlerin rant odaklı projeler geliştirmesi ve deprem tehlikesinin görmezden gelinmesi endişelerimizi pekiştiriyor? ifadelerini kullandı.
1998 yılında Ceyhan merkezli meydana gelen depremi değerlendiren Nazım Biçer, o günden bugüne binaların durumuna yönelik herhangi bir envanterin olduğunu düşünmediğini söyledi. Sağlıklı bilgi alışverişinin de yapılamadığından yakınan Biçer, Adana Valiliği´nin belirli periyotlarla deprem senaryosu uygulaması yapması gerektiğini anlattı. Mahalleler bazında birimlerin kurulması ve toplanma yerlerinin bilinmesi gerektiğini dile getiren Biçer, olası afetlere karşı zaman zaman tatbikatlar yapılması gerektiğini savundu. Biçer, Adana´da buna yönelik sonuçlanmış bir çalışma bulunmadığını sözlerine ekledi.
Açıklamanın ardından Biçer ile CHP Adana Milletvekilleri Elif Doğan Türkmen, Zülfikar İnönü Tümer ve beraberindekiler, "Depreme Duyarlılık Sergisi"ni gezdi.