Seçimlerin yapılacağı ikinci gün toplantısı  da aynı salonda tek liste ile yarın Saat: 09.00-17.00 Saatleri arasında yapılacak. Genel Kurul seçimlerinin sonucu aslında 1. günden belirlenmiş durumda. Çünkü Genel Kurul divanına başka bir liste verilmediği için yeni dönemin başkanı Uzm. Dr. Selahattin Menteş olacak.

Genel Kurula, CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, KESK’e bağlı sendikaların üye ve yöneticileri, CHP Yönetim kurulu üyeleri ve EMEK Partisi Adana İl Başkanı Avukat Sevil Aracı Bek katıldı.

Kurulun açılış konuşmasını Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal gerçekleştirdi ve şunları söyledi:

"Sevgili meslektaşlarım, hepimiz bildiği gibi, pandemi nedeni ile görev süremiz uzadı Nisan ayında yapmamız gereken genel kurulumuz bugüne kaldı. Pandemi önlemleri çerçevesinde arzu ettiğimiz bir genel kurul yapamıyoruz. Ancak yine de birlikte, birada olmak bizlere iyi geliyor.

Ülkemiz de hiçbir dönem olağan olmadığı için 2018-2020 dönemi de olağan dışı koşullarda geçti. İktidar hem odalarımızın hem de birey olarak bizlerin yaşam alanlarını daralttı ve antidemokratik uygulamalarını arttırarak sürdürdü. Ülkede pandemi devam etmesine rağmen, bugün bile her gün 1000 civarında yeni hasta ve 20 civarında ölüm olurken, insanlar umutsuz ve mutsuz iken ülkenin en büyük sorunu meslek odalarının seçim sistemiymiş gibi meslek odalarını bölme etkisizleştirme peşindeler.

Çoklu Baro uygulaması gibi bir garabeti kabul ettiler (burada baroların gösterdiği direnç nedeni ile Adana barosu nezdinde avukatları kutluyorum). Hepimiz biliyoruz ki bundan sonraki adım TTB, TMMOB, TEB, TDB dir. Ne yaparsanız yapın Tabip Odaları, TTB  yani hekimler size biat etmeyecek.

Pandemi süreci Meslek örgütümüzün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Meslektaşlarımız ve kamuoyu doğru bilgiyi tabip odalarından ve TTB den almaya çalıştılar. Pandeminin başında herkes panik halinde iken TTB kutup yıldızı gibi yol gösterici açıklamalar yaptı. Hekimlerin parayla bile ulaşamadığı kişisel koruyucu ekipmanları özellikle de maskeleri bağışçılarımızdan alarak (arkadaşlarımızın çabası ile burada Figen’e, Selahattin’e ve belediyelere özellikle teşekkür ederim) Meslektaşlarımıza ulaştırdık. Bu süreçte meslektaşlarımıza yaklaşık 13.000 maske dağıttık.

Pandemi sürecinde şimdiye kadar 23’ü hekim olmak üzere 43 sağlık çalışanını Covid-19 enfeksiyonu nedeni ile kaybettik. Ne kadar sağlık çalışanının enfekte olduğunu bilmiyoruz. Son açıkladıkları rakamda Nisan ayı sonlarında 8000 civarında idi tahmin ediyoruz ki bu birkaç kat artmıştır. Ama buna rağmen hiçbir meslektaşımızın hastalara yardımdan kaçındığını görmedik. Ancak üzülerek görüyoruz ki pandemiye rağmen sağlıkta şiddet hala bütün hızıyla devam etmektedir.

Sağlığın ticarileştirilmesinin yani sağlıkta dönüşüm programının pandemi sürecinde nasıl işlemez hale geldiğini hem ülkemizde hem de dünya örneğinde gördük. Kamusal sağlık politikaları uygulayan ülkeler daha başarılı olurken sağlığı ticarileştiren ülkelerin ise hasta ve ölü sayılarının çok fazla olduğu görüldü. Bu bizim haklılığımızı bir kez daha ortaya koyuyor. Bu nedenle bir kez daha vurguluyoruz “Sağlık hizmeti kamusal ulaşılabilir ve parasız” olmalıdır.

Sağlığın her alanında sorunlar tüm hızıyla devam etmektedir. Hepinizin bildiği ve yaşadığı sorunları saymaya gerek yok. 1. Basamaktan 3. Basamağa kadar sağlık çalışanları mutsuz, umutsuz. Tıp eğitimin geldiği noktayı göstermesi açısından 2020 yılının 1. Ayında 122 tıp fakültesi olduğu geçen yıl sınavla 1. Sınıfa alınan öğrenci sayısının 15500 olduğunu söylemek yeterli olur sanıyorum. Son kararname ile açılan tıp fakülteleri bunların dışında. Hedef işsiz ve ucuz iş gücü olan hekimler yaratmak. Genel olarak gençlerin özelde de hekimlerin ülkemizde ki umutlarının nasıl azaldığının en iyi göstergelerinden birisi geçen yıl ülkeyi terk eden hekim sayısı 1050.

Tabip Odası olarak yıllardır yaptığımız gibi hep hekimlerin yanında olmaya çaba gösterdik. Ancak buna rağmen oda bizim için ne yapıyor ki klişesini yıkamadık. Şiddet te işten atılmada, mobingde ve pandemide hekimlerin yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz.   Umarız en azından pandemi sürecinde meslektaşlarımız bunu görebilmiştir.

Genel Kurul Toplantısının konukların  yaptıkları konuşmalar ardından Adana Tabip Odasının yeni başkan adayı Uzm. Dr. Selahattin Menteş genel kurul'a hitap etti ve şunları söyledi:

Sizleri, meslektaşlarımızı, huzur ve mutluluk içinde görevlerini yaptığı sağlıkta şiddet diye bir kavramın olmadığı, emekli hekimlerin çalışmak zorunda kalmadığı üniversitelerimizin birer bilim yuvası olduğu, ülke sağlığı denilince bizlerin ve TTB’ nin önerilerinin baş tacı edildiği, salgının bertaraf edildiği özgür ve mutlu ülkede selamlamak isterdim, ama olmadı.

Fakat o günlerin de geleceğine inancım tamdır.

Bugün tüm dünya ve ülkemiz Covid-19 salgınıyla zorlu bir süreçten geçiyor. Bu süreçte tüm sağlık çalışanlarımız ve meslektaşlarımız her zorluğa karşı görevlerini canla yaptı ve yapmaya devam ediyor.

Canla derken benzetme olsun diye söylemiyorum. Bugüne kadar 23 ‘ü hekim, 43 sağlık çalışanı yaşamlarını kaybetti. Hepsinin önünde saygıyla eğiliyorum.

Bizler tüm bunlar ile mücadele ederken iktidar sahipleri çoklu baro ve çoklu oda ucubesi ile bizleri karşı karşıya bıraktı. Biz biliyoruz ki barodan sonra sıra bilerek gelecek. Değerli meslektaşlarım bizler yani göreve talip olanlar TTB çizgisinde bir göreve talibiz.

Bu süreçte ateşten bir gömlek giyme sırası bize geldi. Aldığımız bayrağı daha da ileri götürme amacındayız.

Önümüzde ki en önemli görev odamızı kendi binasına taşımak üye sayılarımızı hızla arttırmak olacaktır. Meslektaşlarımıza daha tıp fakültesine başlarken sahip çıkacağız. Tüm meslektaşlarımızın bir yuvası haline gelmeye çalışacağız.

Tüm bunlar için çalışırken ATO olarak geçmişten gelen hekim mücadelesi sağlık sistemi ve sorunları hakkında ki birikimlerimizi geleceğe taşımakta görebilmemiz olacaktır.

Hekimlerin insanca yaşayacağı, ücret ve özlük haklarının düzeltilmesi. Sağlıkta çıkan şiddet yasasının aksaklıklarının giderilerek uygulanması da çabalarımızdan olacaktır. Burada sözlerime son verirken Covid-19 salgınında gösterdiği gibi sağlıkta dönüşümden derhal vazgeçilerek sosyalizasyona dönülmesi çağrımızdır. Bugüne kadar bu bayrağı taşıyan tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyor. Bundan sonra bu bayrak emin ellerde.”

Selahattin Menteş’in konuşmasının ardından 1.gün tamamlanmış oldu.

KAYNAK: www.habereguven.com internet sitesi