ABD´NİN İNSAN HAKLARI RAPORU´NA DIŞİŞLERİ BAKANLIĞINDAN TEPKİ
DÜNYA 15.03.2019 11:10:15 301 0

ABD´NİN İNSAN HAKLARI RAPORU´NA DIŞİŞLERİ BAKANLIĞINDAN TEPKİ

Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, ABD 2018 İnsan Hakları Raporu´nun gerçek dışı bilgiler ve önyargılı yorumlar içerdiği belirtilerek, "ABD´nin bu yılki raporunda da ülkemizin PKK, FETÖ/PDY, DEAŞ ve DHKP-C başta olmak üzere azılı terör örgütleri

Dışişleri Bakanlığından ABD 2018 İnsan Hakları Raporu´na ilişkin yapılan açıklamada, ?İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi, ülkemizin vazgeçilmez önceliklerindendir. Yalnızca vatandaşlarımızın değil, dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca insanın sahip olduğu hakların korunması ve karşılaştıkları insan hakları ihlallerinin önlenmesi için gösterdiğimiz çabalar bunun en büyük kanıtıdır. ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından her yıl 190´dan fazla ülke için hazırlanarak ABD Kongresine sunulan mutat belgelerden olan ve 13 Mart 2019 tarihinde yayımlanan 2018 Türkiye İnsan Hakları Raporu, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi, ülkemizle ilgili asılsız iddialar, gerçekdışı bilgiler ve önyargılı yorumlar içermektedir? denildi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

?ABD´nin bu yılki raporunda da ülkemizin PKK, FETÖ/PDY, DEAŞ ve DHKP-C başta olmak üzere azılı terör örgütleriyle olan haklı mücadelesini idrak edemediğini hayal kırıklığı ile görüyoruz. Raporda, ülkemizin ve bölgemizin güvenliğinin sağlanması için uluslararası hukuk ve insan haklarına saygı çerçevesinde yürütülen terörle mücadele çabalarımız insan hakları ihlali gibi yansıtılmıştır. Bu yaklaşımı reddediyoruz. Teröre destek verenleri ve 15 Temmuz terörist darbe girişiminin arkasında olanları ?siyasi tutuklu? olarak niteleyen görüşlere yer veren raporun ne denli tarafgir olduğu açıkça ortadadır. FETÖ elebaşına evsahipliği yapan bir ülkede hazırlanan bu rapor, malum çevrelerin görüşlerine alet olmak suretiyle, ülkemize yönelik 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin arkasında kimlerin bulunduğu algısını güçlendirmektedir. İnsan haklarını siyasileştirmekten ve böylece insan hakları ilkeleri için mücadeleye zarar vermekten başka hiçbir işlevi olmayan bu nitelendirmeyi kınıyoruz?

?İronik şekilde Türkiye´yi suçlaması en hafif deyimiyle ciddiyetsizliktir? 

Bakanlıktan yapılan açıklamada şu ifadelere de yer verildi:

 ?Dünyanın birçok bölgesinde yaptığı operasyonlarda binlerce sivilin ölümüne sebep olanların, Zeytin Dalı Harekatı kapsamında sivillere herhangi bir zarar gelmemesini sağlayarak bölge halkının dahi takdirini kazanan Türk Silahlı Kuvvetleri´ni sözde sivil ölümlerle itham etmesi kesinlikle kabul edilemez. Karanlık insan hakları tarihi tüm dünyanın malumu olan ve hatta daha geçtiğimiz yıl boyunca, çocuklar dahil, göçmenlere yaptığı zulümle gündeme oturan bir ülkenin, ironik şekilde Türkiye´yi suçlaması en hafif deyimiyle ciddiyetsizliktir. Olağanüstü hali geride bıraktığımız geçtiğimiz yılda, Reform Eylem Grubu toplantılarında da teyit edilen, yargı ve temel haklar alanındaki reformlar çerçevesinde atılan adımlara raporda yer verilmemesi ise iyiniyetli değerlendirilemez. Objektiflikten tamamen uzak olan bu raporun siyasi saiklere göre şekillendirildiği açıktır. 2018 raporu, bu haliyle ABD´nin on yıllardır dünyadaki insan haklarının durumu hakkında bir izleme mekanizması işlevi gördüğü iddiasında olan yıllık insan hakları raporu geleneğinin güvenilirliğine de zarar vermektedir. Önümüzdeki dönemde de terörle mücadelemizi en başta vatandaşlarımızın insan haklarını korumak gayesiyle kararlılıkla sürdüreceğiz. Bunu yaparken temel hak ve özgürlüklerin korunmasına ve demokrasi ve hukukun üstünlüğü temelinde daha da güçlendirilmesine yönelik çalışmalarımızı kesintisiz olarak sürdüreceğiz?

RAPOR´DA ÖNE ÇIKAN HANGİ KONULAR YER ALMIŞTI?

/resimler/2019-3/15/1114075020322.jpg

VOA Amerika´nın Sesi internet sayfasında yer alan habere göre ABD Dışişleri Bakanlığı´nın ülke ve bölgelere göre yayınladığı raporu resmi olarak Dışişleri Bakanı Mike Pompeo açıkladı. Raporun Türkiye bölümünde 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü halin 2 yıl sürdüğü, 19 Temmuz´da sona erdiği ancak OHAL´in Türkiye toplumu ve kurumları üzerinde geniş kapsamlı etkileri olduğu, pek çok temel özgürlüklerin kullanılmasını sınırladığı vurgulandı.

Rapora göre Türkiye´de ?130 binden fazla memurun görevden alındığı, tutuklandığı ya da cezaevine konulduğu, darbe girişiminden bu yana 1500´den fazla sivil toplum kuruluşunun terör bağlantılı gerekçelerle, özellikle hükümet tarafından darbe girişimini planlamakla suçlanan ve Türk hükümetinin (FETÖ) Fethullahçi Terör Örgütü olarak nitelediği din adamı Fethullah Gülen ve hareketiyle bağlantılı oldukları gerekçesiyle kapatıldığı? ifadesi yer aldı.

Raporda, Türkiye´deki insan hakları sorunları arasında ?keyfi infaz, gözaltında şüpheli ölümler, işkence, muhalefetteki milletvekilleri, avukatlar, gazeteciler, yabancı ülke vatandaşları, ABD´nin Türkiye misyonunda görevli 3 Türk çalışan dahil onbinlerce kişinin terör gruplarıyla bağlantılı oldukları gerekçesiyle keyfi şekilde gözaltına alınması, seçimle göreve gelen yetkililerle akademisyenlerin gözaltına alınması, bazı medya kuruluşlarının kapatılması, hükümetin politikalarını ya da yetkilileri eleştiren kişilerin yargılanması, internet sitelerinin ve bazı içeriklerin engellenmesi, toplanma özgürlüğüne ciddi sınırlama getirilmesi, kadınlara ve LGBTI bireylerine ve diğer azınlık gruplarına yönelik şiddet? sayıldı.

 Türkiye´de cezaevlerinin pek çok açıdan fiziksel koşullar gözetildiğinde uluslararası standartları genel olarak karşıladığı belirtildi. Ancak özellikle ?15 Temmuz darbe girişiminin ardından kitlesel şekilde yapılan gözaltılar sonrası cezaevlerinin kalabalıklaştığı ve bunun sonucunda sağlık hizmetlerine yeterli erişim eksikliğinin baş gösterdiği? tespiti paylaşıldı.

Raporda olağanüstü hal uyarınca yetkililerin herhangi bir suçlama olmaksızın bir kişiyi 14 gün gözaltında tutabildiği ve insan hakları örgütlerinin bir kişinin herhangi bir suçlama olmadan bu kadar uzun süre tutulmasının işkence riskini arttırdığı konusunda endişelerini dile getirdiği belirtildi.

Raporda Türkiye´de terör suçlamalarıyla gözaltına alınan ABD vatandaşları ve Amerikan diplomatik misyonunun Türk çalışanları da yer aldı. Çifte vatandaş olan eski NASA çalışanı Serkan Gölge´ye yönelik suçlamaların terör örgütü (?FETO?) üyeliğinden terör örgütüne destek suçlamasına düşürüldüğü, cezaevinde kalmaya devam eden Serkan Gölge´nin temyiz sürecinde olduğu hatırlatıldı.

2016 yılında ABD vatandaşı rahip Andrew Brunson´ın silahlı terör örgütüne üye olmak, casusuluk ve devleti devirmeye çalışmak suçlarından gözaltına alındığı, iddianamenin gözaltına alınmasından 17 ay sonra hazırlandığı belirtildi. Raporda 12 Ekim günü İzmir´de görülen davada rahip Brunson´ın suçlu bulunup 3 yıl 1 ay ve 15 gün hapis cezasına çarptırıldığı ve mahkemenin daha sonra Brunson´ın cezaevinde bulunduğu süreyi göz önünde bulundurarak seyahat yasağının kaldırıldığı ve sonrasında da Brunson´ın Türkiye´den ayrılmasının mümkün olduğu belirtildi.

Raporun basın özgürlüğü bölümünde Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ)´nin ve Sınır Tanımayan Gazeteciler´in Türkiye´yle ilgili verilerine yer verildi. CPJ´ye göre Aralık ayı itibariyle 73 gazetecinin cezaevinde olduğu, bilinmeyen sayıda gazetecinin de Türkiye dışında olduğu ve tutuklanma korkusuyla bu gazetecilerin ülkelerine dönmediği belirtildi.

Türkiye´de bireylerin devleti ya da hükümeti kamuoyu önünde dava ya da soruşturma açılması riski olmadan eleştiremediği vurgulandı.

Türkiye´de ana akımda yazılı ve görsel basının hükümet yanlısı medya şirketleri tarafından kontrol edildiğinin altı çizildi. ?Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü´ne göre Mart ayında Doğan Medya Grubu´nun hükümet yanlısı Demirören Grubu´na satılmasıyla hükümet en çok izlenen televizyon kanalları ve en çok okunan gazetelerin yüzde 90´ının yönetiminde güç sahibi oldu? ifadesi yer aldı.

Türkiye´de başkanlık sistemine geçilmesi sonrası cumhurbaşkanlığı seçiminin hükümete temel hakların ve özgürlüklerin sınırlanması konusunda geniş yetkiler veren olağanüstü hal koşullarında yapıldığı vurgulandı.

?Çoğu aday genel olarak 24 Haziran seçimleri öncesinde seçim kampanyalarını yapabildi. Ancak HDP´nin adayı seçim kampanyası sırasında cezaevindeydi. İyi Parti lideri de fiili bir medya ambargosuyla karşı karşıyaydı. AGİT seçimlerin Cumhurbaşkanı ve iktidardaki parti lehine olan bir ortamda yapıldığını belirtti? değerlendirmesine yer verildi.

?Adaylara yönelik medya yayınları cumhurbaşkanı ve iktidardaki partiden yanaydı. Örneğin bir RTÜK üyesine göre 14-30 Mayıs tarihleri arasında TRT Cumhurbaşkanı Erdoğan´la ilgili 67 saat, CHP adayı Muharrem İnce ile ilgili 7 saat, İYİ Parti lideri Meral Akşener ile ilgili 12 dakika, Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu ile ilgili 8 dakika, HDP adayı Selahattin Demirtaş ile ilgili sıfır dakika yayın yaptı? ifadeleri kullanıldı.

Pek çok muhalefet partisinin destekçileriyle bağlantı kurabilmek için sosyal medyayı kullandığı vurgulandı.

 haber merkezi/iha


Haber Kaynak : İhlas Haber Ajansı

Ukrayna'da iki savaş uçağı havada çarpıştı

Türkiye'den Güney Kıbrıs'taki cami saldırısına kınama

Putin’den Wagner kararnamesi

Kremlin: “Wagner'in lideri Prigojin'i öldürdüğümüz iddiası mutlak bir yalan”

Dışişleri Bakanı Fidan Kiev’de Zelenski ile görüştü

ULUSLARARASI AF ÖRGÜTÜ'NDEN İRAN AÇIKLAMASI

Zelenski: “F-16 tedariki sayesinde Rusya'nın savaşı kaybedeceğine eminim”

Güney California'yı hem fırtına hem deprem vurdu

Kadınlar Dünya Kupası’nda şampiyon İspanya

Rusya’nın insansız uzay aracı Luna-25 Ay’a çarptı

Guterres: "Kıbrıs’ta BM güçlerine yapılan saldırı uluslararası hukuka göre ciddi bir suç olabilir"

COVID-19'un yeni yayılmaya başlayan varyantı Eris hakkında neler biliyoruz?

Türkiye Kıbrıs Konusunda Birleşmiş Milletler’e de bir kınama yayımladı

BM: “Kıbrıs Türk kuvvetleri BM Kıbrıs Barış Gücü görevlilerine saldırdı”

Japon Denizi’nde sular ısındı savaş uçakları havalandı

ABD, Ukrayna'ya F-16 savaş uçakları gönderilmesini onayladı

Türkiye bağlantılı Uygurlar’ı hedef alan tutuklamalar arttı

Kuzey Kore'den şort giyen kadınlara ceza

DSÖ'den yeni Covid alt varyantı 'Eris'e karşı önlemleri kaldırmama uyarısı

2 yıllık Taleban iktidarının bedelini Afgan kadınlar ödüyor

Alman Gazeteciler Birliği: "Gazeteciler Türkiye’ye gitmesin"

  • BIST 100

    9809,64%0,96
  • DOLAR

    32,58% 0,30
  • EURO

    35,07% 0,29
  • GRAM ALTIN

    2457,40% 0,88
  • Ç. ALTIN

    3991,84% 0,00
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı