CHP´li Yılmaz, TBMM´de düzenlediği basın toplantısında, 28 Kasım´da Cenevre´de Suriye Konferansı´nın yapılmasının planlandığını ancak Türkiye´nin bu konuda hazırlığı bulunmadığını ileri sürdü. ve bu konuda milli politika oluşurulması gerektiğini söyledi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, "Bir an önce Suriye´ye ilişkin ne tür bir siyasi yaklaşımı destekleyebileceğimiz konusu ele alınmalı. Bunun için muhalefetten de görüş alınmalı ve o görüş Türkiye´nin milli politikasını oluşturmalı." dedi.
Suriye´de siyasi çözüme ilişkin Türkiye´nin neyi savunduğunun bilinmediğini belirten Yılmaz, "Rusya´nın kuyruğuna takılıp gidilmek bir politika sanılıyor. Bir an önce Suriye´ye ilişkin, ne tür bir siyasi yaklaşımı destekleyebileceğimiz konusu ele alınmalı. Bunun için muhalefetten de görüş alınmalı ve o görüş Türkiye´nin milli politikasını oluşturmalı. Şu anda AKP´nin Suriye politikasına ilişkin görüşü ideolojiktir ve başarı şansı yoktur ve bu zamana kadar da olmamıştır. Suriye´nin bütün maliyeti, AKP´nin hataları nedeniyle, Türkiye´nin ve bu milletin üzerine yıkılmıştır. 30 milyar dolar Türk milletinin cebinden çıkmıştır. 4 milyon Suriyeli mülteci, Türk milletinin parasını yemektedir ve şehirlerin güvenliği de kalmamıştır." diye konuştu.
Son dönemde DAEŞ başta olmak üzere radikal gruplara karşı gerçekleştirilen operasyonların "Türkiye´nin radikal dinci grupların hücre evlerine dönüşmeye başladığını gösterdiğini" ileri süren Yılmaz, hükümetin bir an önce Suriye´ye ilişkin bir strateji oluşturması gerektiğini, bu stratejinin en önemli ayağının da Suriye´de muhaliflerle Şam yönetiminin barıştırılmasından geçtiğini söyledi.
KKTC´de 7 Ocak´ta genel seçimlerin yapılacağını, Rum kesiminde de 28 Ocak´ta liderlik seçimlerinin gerçekleştirileceğini aktaran Yılmaz, Kıbrıs´ta bir adım atılmazsa tekrar müzakerelere dönüleceğini savundu.
Müzakereler çözüm olmuyorsa KKTC´nin artık tanınmayı gündemine alması gerektiğine işaret eden Yılmaz, "Türkiye, KKTC´nin tanıtımıyla ilgili bir özel temsilci atamalı ve özel temsilci münhasıran bu konulara bakmalı, tanıma konusu uluslararası toplumun gündemine güçlü bir şekilde getirilip, sonuç alınmalı. " ifadelerini kullandı.
Türkiye´nin Rusya ile görüşmelerini bir başka müttefik bloğuna karşıymış gibi sunma eğiliminin bulunduğunu dile getiren Yılmaz, bunun yanlış olduğunu belirterek, Türkiye´nin bu durumdan sıkıntı çekeceğini söyledi.
Savunma sanayinde yerli ve milli üretime geçilmemesini eleştiren Yılmaz, "İttifak diye yutturulan esasen Türkiye´nin bir pazar haline dönüştürülmesidir. Biz Rusya ile ilişkilerin geliştirilmesini elbette destekliyoruz ama şunu bilmeliyiz, ´bizim bu işten karımız nedir?´ Biz teknolojik transfere cevaz veren bir anlaşma mı imzalıyoruz? S400 veya Patriotlarla ilgili bizim kazancımız nedir?" diye konuştu.
Lübnan´daki gelişmelere ilişkin soru üzerine Öztürk Yılmaz, geçen hafta Ortadoğu´ya ilişkin Ankara´da bir konferans düzenlenmesini önerdiklerini anımsatarak, konferansın bu konuları ele almasını istediklerini aktardı. Yılmaz, "Bölgeye bir el değdi, bölge istikrarsızlaştı ve bu devam ediyor. Bu orada kalmayacak, yarın Ürdün´e, oradan Amman´a, Kuveyt´e, Bahreyn´e ve bütün bu bölgeye sıçrayacaktır. Bunu önceden görmek gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, Lübnan´ın egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını desteklediklerini vurgulayarak, Ortadoğu´nun ufalanmasına karşı tedbir alınması ve Türkiye´nin bölgeden uzaklaşmaması gerektiğini kaydetti.
10276,90%0,67
32,24% -0,12
34,64% -0,23
2390,38% -0,12
3887,04% 0,00