Türkiye’nin narenciye deposu Mersin’de bu yıl 7’incisi gerçekleştirilecek Uluslararası Mersin Narenciye Festivali'nde süslemeler, 500 binin üzerinde limon, portakal ve greyfurtla yapılıyor. 10'u mobil 30 figür ile festival alanında ağaç giydirmeleri dahil yapılacak tüm süslemelerde kullanılacak 100 ton narenciye ürünü, kadın işçiler tarafından kuyumcu edasıyla ilmik ilmik işleniyor.
Mersin, 1-3 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek 7. Uluslararası Mersin Narenciye Festivali'ne hazırlanıyor. Kentte, merkez Yenişehir ilçesi Adnan Menderes Bulvarı üzerindeki Kültür Parkta 70 dönümlük alanda gerçekleştirilecek festivalin heyecanı yaşanırken, hazırlıklar da tüm hızıyla sürüyor. Özellikle süslemelerle sahil bandı birbirinden güzel figürlerle sarı-turuncu renge bürünmeye başlarken, yüz binlerce narenciye meyvesinden özel lastiklerle yapılan ejderha, balina, ahtapot, denizaltı, helikopter, maymun, uçak, tren gibi figürler ortaya çıkmaya başladı.
Geçen hafta 10 mobil figürün hazırlanmasıyla başlayan süslemeler, festival alanında devam ediyor. Kasalarla sahile taşınan narenciye ürünlerini, el emeği, göz nuru ile özel lastikler kullanarak işleyen kadın işçiler, hummalı bir çalışmayla lgi çekici figürleri ortaya çıkarıyor.
Mersin Ticaret Borsası Başkanı ve Festival İcra Komitesi Başkanı Abdullah Özdemir ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Valiliği başta olmak üzere 27 kurumun destekleriyle gerçekleştirilecek 7. Uluslararası Mersin Narenciye Festivali'nin hazırlıklarına ilişkin İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklama yaptı.
"100 ton narenciyeyi kuyumcu titizliğiyle figürlerimizin üzerine tek tek işliyoruz"
Türkiye’nin yer yerinde meyve festivalleri yapıldığına, Mersin’de de narenciye festivali gerçekleştirildiğine işaret eden Festival İcra Komitesi Başkanı Özdemir, “Bizim narenciye festivalimizin diğerlerinden farkı, ürünün kendisinin süsleme aracı olarak kullanılması. Süslemelerde, 100 ton portakal, greyfurt, limon kullanıyoruz ki, bu 500 bin adet narenciye ürününe tekabül ediyor. Biz bu ürünleri, 10 mobil, 20 sabit figürümüzün üzerine bir kuyumcu titizliğiyle hepsini tek tek işliyoruz. Adeta bir zümrüt, bir pırlanta gibi meyveleri figürlere döşüyoruz. El emeği, göz nuru, hayal gücü, sanat var bu festivalde. Festival alanında bulunan palmiye ağaçlarımıza da meyvelerle giydirme yapıyoruz. 60-70 kadın işçimiz 3 hafta öncesinden başlıyor süslemelere. Figürlerin hazırlanmasında 10 bin saatlik bir iş gücü süresi söz konusu” dedi.
Süslemeleri fens tellerinin üzerine özel lastikle işlediklerini ve böylece bozulmalarını önlediklerini vurgulayan Özdemir, festival bittiğinde kullanılan tüm meyveleri dikkatli bir şekilde sökerek ihtiyaç sahiplerine ve halka dağıttıkları bilgisini verdi.
“25 ülkeden 700 gösteri sanatçısı, ünlü şefler, yabancı ressamlar gelecek”
Festivalin içeriğine ilişkin de bilgi veren Özdemir, 25 ülkeden 700 yabancı gösteri sanatçısının festival için Mersin’e geleceğini ve bir hafta boyunca kentte gösteri yapacağını söyledi. Narenciye temalı defile ile satranç, fotoğraf, yelken ve beste yarışmalarının yapılacağını belirten Özdemir, “Ayrıca, bu yıl ilk kez Türkiye Su Jeti ve Flyboard Şampiyonası gerçekleştireceğiz. Festival alanımızda 400’e yakın stant var, bedava. Herkes burada stant açıyor. Narenciye lezzetli yemeğinden kekine, içeceğine, tatlısına kadar tanıtım yapacak 5 yıldızlı otellerin şefleri de Gastro Show’da ayrı bir güzellik katacaklar festivalimize. Festival kapsamında Ahmet Baran ve Hüseyin Turan ile Gencer Savaş Bandosu da konser verecek. Ayrıca, 20 ülkeden gelecek sanatçılarla birlikte iki ayrı ressam grubu, festival boyunca halka açık alanda resim yapacak” diye konuştu.
“Narenciye sağlıktır, narenciye hayattır”
Narenciyenin Mersin için çok önemli bir ürün olduğunu vurgulayan Özdemir, Türkiye’de narenciyenin yüzde 25’inin Mersin’de yetiştiğine dikkat çekti. Türkiye’den yapılan narenciye ihracatının yüzde 37’sinin de Mersin’den gerçekleştirildiğini ifade eden Özdemir, şöyle devam etti:
“Mersin’in yaptığı ihracatın yüzde 20’si narenciye. Türkiye’nin ihraç ettiği meyvenin yüzde 63’ü narenciye. Ayrıca, narenciye sağlık demek. Aynı zamanda hem vitamin hem mineral deposu ve soğuk algınlığından kansere kadar da birçok hastalığa önlem açısından tesirli bir ürün. Onun için ‘narenciye sağlıktır, narenciye hayattır’ diyoruz.”
Öncelikle Mersinlilere, 2 bin 500 kişilik festival kortejine katılmaları çağrısı yapan Özdemir, “Mersin, 3 gün boyunca bir şenlik yaşayacak. Mersin’in gülen yüzünü, bu güzel havasını herkese tanıtmaya çalışıyoruz. ‘Marka kent Mersin’ olma yolunda bir adım da bizden olsun diyoruz. 2 ve 3 Kasım’da yapacağımız bu güzel festivalimize sadece Mersin’den değil, tüm Türkiye’den ve dünyadan herkesi çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Mükemmel bir ortam hazırlamak istiyoruz”
Festival alanında incelemelerde bulunan ve süsleme yapan işçilerle sohbet eden Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer ise güzel bir festival olmasını istediklerini söyledi. Birçok ülkeden ve yurdun dört bir tarafından konukları ağırlayacaklarını belirten Seçer, “İnsanları burada bir araya getireceğiz ve Mersin’in güzellikleri, doğası, kültürü, tarihi, insan dokusuyla buluşturacağız. Narenciye bölgemizin önemli üretim kalemi. Bir taraftan onun tanıtımını yapmak, bu bölgenin narenciye üretimi açısından önemli bir bölge olduğunu vurgulamak; diğer taraftan kentin tanıtımına katkı yapması, içerdiği birçok tema ve vermek isteğimiz mesaj açısından bu festival önemli” dedi.
Büyükşehir Belediyesi olarak hazırlıklarını yapmaya devam ettiklerini dile getiren Seçer, “Festivalin icra kurulu da son derece hummalı çalışıyor. Biz de belediye olarak hiçbir şey eksik kalsın istemiyoruz. Ben de yapılan çalışmaları yerinde görmek istedim. Mükemmel bir ortam hazırlamak istiyoruz. Buraya gelen misafirlerimiz, çok huzurlu bir ortamda bu festivalde güze, eğlenceli saatler geçirsin istiyoruz” diye konuştu. (Öİ)
