Nöroloji uzmanı olarak görevini sürdürürken, sanatla da uğraşan Yerdelen, aynı zamanda öğrencilere bir bilim insanı olarak edebiyat ve şiirin sınırlarının ve mesleğinin olmadığını hayatla bağı olan herkese uzaktan ya da yakından dokunacağı mesajını vererek rol model oldu.
Öğrencilere gelecekte benzer bir çalışmada yer alabilecekleri konusunda ilham veren Prof. Dr. V. Deniz Yerdelen, şiire nasıl başladığını da anlattı. İlkokul yıllarında, 19 Mayıs ve 23 Nisan gibi özel günlerde şiirler yazıp, bunları törenlerde okuduğunu söyleyen Yerdelen, ?Şiir okuma seçmeleri yapılacağını duyunca kendim bir şeyler yazar, öğretmenlerime okur ve seçilirdim? dedi.
Üniversite öncesi sanatın hemen her dalına özendiğini ifade eden Yerdelen, ?Son birkaç yıldır, fotoğraf çekmeye başladığım dönemde sanat tarihi dersleri alırken bir şiir türü olan haliku ile tanıştım. Bir süre şiir yazdığımın farkına varmadan, daha çok başkalarının bu durumuma işaret ettiği, günlük duygu ve düşüncelerimi alt alta mısralarla anlatmaya başladığımı fark ettim. Söyleyemediklerimi mısralara farklı bir anlatımla döküyordum, kendi çektiğim fotoğraflarla birleştirerek. Son bir yıldır denize dalan kelimelere, fotoğraf yerine kendi yaptığım basit çizimler eşlik ediyor. Yazdıklarım şiir midir, değil midir bilmiyorum ama bazı kelimeler Deniz´e dalıyor? diye konuştu.(CO)