?LOZAN´I ZAFER DİYE YUTTURMAYA KALKTILAR? SÖZLERİNE İSTANBUL BAROSU´NDAN TEPKİ
SİYASET 30.09.2016 15:03:23 474 0

?LOZAN´I ZAFER DİYE YUTTURMAYA KALKTILAR? SÖZLERİNE İSTANBUL BAROSU´NDAN TEPKİ

İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞINCA YAPILAN AÇIKLAMADA, ?LOZAN´A SALDIRMAK TÜRKİYE CUUMHURİYETİ´NİN VARLIĞINI, BİRLİĞİNİ İNKAR ETMEK VE EMPERYALİZMİN SEVR CEPHESİNDE YER ALMAKTIR,? DENİLDİ

İstanbul Barosu Başkanlığı, Erdoğan´ın 29.09.2016 tarihli muhtarlara yönelik konuşmasında, TBMM tarafından onaylanmış ve hukuki manada kesinleşmiş Lozan´la ilgili küçümseyici, alaycı  beyanlarını eleştiren bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanından beklentilerinin, Lozan´ın kazanımlarının göz ardı edilmesi anlamına gelen  gerçek dışı, anlamsız polemiklere bir an önce son verilmesi,  Uluslar arası diplomatik zaferle elde edilen ve tescillenen siyasi sınırlarımızın, Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizin, Hatay´ın, İskenderun´un güvenliğinin ve huzurunun sağlanması,  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti´nin siyasi varlığının sürdürülebilmesi konusundaki tutarlılık ve kararlılığın sürdürülmesi,  mevcut iktidar döneminde Lozan´a ve uluslar arası hukuka aykırı olarak Yunanistan tarafından el konulmuş olan adalarımızın işgalden kurtarılması olduğu vurgulanan Açıklama aynen şöyle:

?Lozan Antlaşmasıyla var olan Türkiye Cumhuriyeti´nin Cumhurbaşkanlığı makamında oturan  kişinin, tarihi gerçeklerden yoksun, hangi ruh köklerinden beslendiğini tahminde zorlanmadığımız bir tutumla Lozan´ı küçümsemesi, Milli Mücadele Kahramanları olan delegasyon ve başkanına yönelik ağır ithamları üzerine konuya ilişkin düşüncelerimizi kamuoyuyla paylaşma ihtiyacı duyulmuştur.

Emperyalizmin dilinde Şark Sorunu ( Doğu Meselesi ) Osmanlı imparatorluğunun paylaşımı ve tasfiyesi projesi idi.  Bu paylaşım sulh yoluyla, masa başında halledilemeyince savaş kaçınılmazlaştı. Birinci Dünya Savaşı´nın çıkış nedeni Osmanlı mirasının yağmalanmasıdır.

Birinci Paylaşım Savaşının mağlubu Osmanlı İmparatorluğuna imzalatılan Mondros Ateşkesi sonradan dayatılacak intihar belgesinin, yani Sevr´in önsözü olarak tasarlanmıştı.

Türk milleti ya yok oluş ve zilleti kabul edip tarih sahnesinden temelli silinecek ya da ?Ya İstiklal, ya ölüm? parolasıyla son savaşını yapacaktı. Ara çözüm olarak mandayı, yani emperyalizmin vesayeti altına girmeyi önerenlere karşı da cevap benzer şekildeydi: ?Mandadan evvel İstiklal!?  

Bağımsızlık Savaşının lideri Mustafa Kemal Paşa, Milli Mücadelenin meşruiyet kaynağı TBMM´nin Başkanı olarak sivil, TBMM Ordularının Başkomutanı olarak askeri önderliği olmak üzere iki ağır görevi birlikte yürütmüştür.

Payitahtta Saltanat ve Hilafet Makamının fuzuli şağili Vahdettin ile Mütareke işbirlikçilerinin 10 Ağustos 1920´de gözü kapalı imzaladıkları Sevr paçavrası, Türk Milletinin azim ve kararlığı sonucu ulaşılan zaferle tarihin çöplüğüne atılmıştır.

Sıra cephede kazanılan askeri zaferin diplomatik sahada tescillenmesi, Yeni Türk Devletinin uluslar arası meşruiyetinin sağlanmasına gelmiştir. Uluslar arası diplomatik savaş Lozan´da verilecektir. Garp Cephesinin muzaffer komutanı İsmet Paşa, Mustafa Kemal Paşa tarafından Lozan´a gidecek Türk heyetinin başkanı olarak görevlendirilmiştir. Emperyalistler Osmanlı zamanında elde ettikleri ekonomik ve siyasal ayrıcalıkları bırakmak istememektedirler. Türkiye´yi ve Türk milletini askeri zaferi anlamsız kılacak bir sömürge olarak denetimlerinde tutma hesapları içindedirler.

Uzun ve çetin müzakereler neticesinde emperyalizmin diplomasi kurtlarına karşı haklı ve mazlumların temsilcileri galip gelecektir. Heyetimiz Lozan´da yalnızca Türklerin değil mazlum Şark milletlerinin direncinin ve taleplerinin de temsilcisi olarak görülmüştür.  

 Atatürk Lozan Antlaşması için: ? Bu antlaşma Türk milleti aleyhine asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr Anlaşmasıyla tamamlandığı sanılmış büyük bir suikastın ortadan kalkmasını ifade eder bir belgedir? demektedir.

Lozan, siyasi ve hukuki meşruiyeti tescillenmiş bir devletin yurttaşları sıfatıyla hepimizin paydaş olduğu müşterek tapu olarak değerlendirilmelidir. Türkiye´nin hasmı olsun, dostu olsun yabancı kişi, kurum ve devletlerin Lozan´la ilgili değerlendirmeleri Türkiye´nin tapu senedi olduğu yolundadır.

Durum böyle iken politik dünyamızın, siyasi iktidarın zirvelerinde bululan kimilerinin Lozan´la ilgili olumsuz değerlendirmelerinin, bir türlü içlerine sindirememelerinin nedenleri üzerinde düşünülmelidir. Milli Mücadele yıllarında Ankara´ya karşı teslimiyetçi Mütareke hükümetlerinin, işbirlikçilerin, Sevr imzacılarının safında bulunanların günümüzdeki manevi mirasçılarının Lozan´la ilgili takıntıları bahsettiğimiz geçmişte aranmalıdır.

Kurtuluş Savaşı´nın Başkomutanı ve Türkiye Cumhuriyeti´nin kurucusu Birinci Cumhurbaşkanı ile son Cumhurbaşkanı´nın Lozan´la ilgili değerlendirme ve yaklaşımlarının birbirine tamamen ters olması ülkenin sürüklendiği yerin ibretlik örneğidir. Türkiye Cumhuriyeti´nin kuruluş felsefesiyle, uluslar arası meşruiyetini sağlayan hukuk belgesiyle sorunlu bir Cumhurbaşkanının, ayaküstü, tarihsellikten ve bilimsellikten yoksun bir kıraathane söylemi tutturması, Türkiye´nin dışarıdaki saygınlığını da ciddi ölçüde zedelemektedir.

Cumhurbaşkanı 29.09.2016 tarihli muhtarlara yönelik konuşmasında, TBMM tarafından onaylanmış ve hukuki manada kesinleşmiş Lozan´la ilgili küçümseyici, alaycı  beyanları, dilinden düşürmediği milli irade ve Yasama organının  üstünlüğü söylemini  inkar anlamına da gelmektedir.

Cumhurbaşkanının Lozan Antlaşmasının 93. Yıldönümü münasebetiyle yayınladığı ve halen Cumhurbaşkanlığı resmi sitesinden silinmemiş olan mesajından alıntılanan aşağıdaki ifadeleri kendilerine hatırlatmak istiyoruz:

Bugün, Cumhuriyetimizin kurucu belgesi olan Lozan Barış Antlaşması´nın imzalanmasının 93. yıldönümüdür.

Aziz milletimizin inanç, cesaret ve fedakârlıkla elde ettiği zafer, Lozan Antlaşması ile diplomasi ve uluslararası hukuk alanına taşınarak tescil edilmiştir.

Bu anlaşma, yeni kurulan devletimizin tapusu niteliğindedir.

Lozan Antlaşması´nın içeriği, bu anlamda başta milli irade ve demokrasi olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti´nin sahip olduğu temel ilkelerin değeri, bugünlerde çok daha iyi anlaşılmaktadır.?

Bu hatırlatmadan sonra da Cumhurbaşkanına sormak istiyoruz: Lozan´la ilgili hangi tarihli beyanınız gerçek düşüncenizdir? Hangisi muhtemel bir aldatılma sonucu söylenmiştir?

Cumhurbaşkanından beklentilerimiz, Lozan´ın kazanımlarının göz ardı edilmesi anlamına gelen  gerçek dışı, anlamsız polemiklere bir an önce son verilmesidir.  Uluslar arası diplomatik zaferle elde edilen ve tescillenen siyasi sınırlarımızın, Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizin, Hatay´ın, İskenderun´un güvenliğinin ve huzurunun sağlanmasıdır.  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti´nin siyasi varlığının sürdürülebilmesi konusundaki tutarlılık ve kararlılığın sürdürülmesidir.  Mevcut iktidar döneminde Lozan´a ve uluslar arası hukuka aykırı olarak Yunanistan tarafından el konulmuş olan adalarımızın işgalden kurtarılmasıdır. Son beklentimiz ise bu tür istisnai makamlarda bulunanların o makamların ağırlığının ve saygınlığının hakkını vermeleridir.

Emperyalizme karşı destansı bir mücadele ile kurulan Türkiye Cumhuriyeti´nin doğum belgesi ve tapusu olan Lozan Barış Antlaşmasını, başta Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü olmak üzere kurtuluş kahramanlarını Türk Milletinin gönlünden ve vicdanından silmeye ve itibarsızlaştırmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.?

 

 


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    9548,57%0,19
  • DOLAR

    32,49% 0,16
  • EURO

    34,80% 0,25
  • GRAM ALTIN

    2487,88% 1,05
  • Ç. ALTIN

    4157,48% -1,05
  • Cuma 24.9 ° / 15.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı