?EY AMERİKA SÖYLE BANA,  DOST MUSUN, DÜŞMAN MISIN??

?EY AMERİKA SÖYLE BANA, DOST MUSUN, DÜŞMAN MISIN??

Soru çok yanlıştı aslında! ABD´yi ?Dost musun, değil misin?? yanıtına zorlamanın ne kadar tehlikeli olduğu açıkça ortaya çıkmadı mı? Soruyu yanıtlayan sıradan bürokratın ağzından, ?Ne dostluğu? Sizin düşmanınızla birlikteyiz, bunu anlayın artık? sözlerini

Soru  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´dan geldi. Yanıtını sıradan bir bürokrat, bir bakanlık sözcüsünden aldık.

Erdoğan geçen gün PYD ile ilişkisine işaret ederek, ?Ben miyim senin ortağın, yoksa Kobani´deki teröristler mi?? şeklinde eleştirel bir soru yöneltmişti o kadim dostumuz, stratejik ortak olarak yeri geldiğinde yere göğe konulmayan Amerika Birleşik Devletlerine?

Çok geçmeden yanıt geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, PYD´yi terör örgütü olarak görmediklerini altına kalın çizgi çekerek bir kez daha vurguladı ve şunları söyledi

?Bildiğiniz gibi biz PYD´yi terör örgütü olarak görmüyoruz. Türkler öyle görüyor ve bunu anlıyorum. En iyi dostlar bile her konuda anlaşmazlar. Kürt savaşçılar Suriye içerisinde DAEŞ´e karşı çabada en başarılılardan biri. Çoğunlukla havadan olmak üzere bir ölçüde destek sağladık ve bu destek sürecek. Ancak bu, Türkiye´nin dile getirdiği endişeleri konuşmak istemiyoruz anlamına gelmiyor, bunu yapacağız. Onlar müttefik, dost, ortak. Bu ortaklığı güçlendirmek için çalışmaya devam edeceğiz.?

İşte bu kadar? Stratejik sığlığa gerilemiş dış politikamızı ve küresel saygınlığımızı her gün yitirmekle düştüğümüz hal-i pürmelalimizi bundan daha acı nasıl anımsardık bilemiyoruz. Kendi ellerimizle bulaştığımız Suriye bataklığının bizi nerelere götürdüğünü daha açık biçimde nasıl anlardık bunu da kestiremiyoruz.

Öyle durumdayız ki çevremizde tek bir dostumuz kalmamış. Bırakınız dostluğu, düşman olmadığımız sınırdaşımız yok artık. Rusya´nın yüzlerce yıldır kendi coğrafyamıza yönelik hasmane hesaplarını bir biçimde son yıllarda öteletmiş iken, gelip silah-uçak-üs ve hatta kara kuvvetleriyle Güney´imize gelip yerleşmesine adeta vesile olmuşuz. Kendi iç etnik ayrışma gailelerimizi çözememenin hatta daha da vahim hale gelmesine katkıda bulunmuş olmamızın yanı sıra, Kuzey Suriye´de bir Kürt Koridoru oluşması gibi bir tablo ile karşı karşıya kalmışız. Ve de Suriye´de küresel emperyal güçlerin başlattığı ?proxy-vekalet´ savaşının ne anlama geldiğini fark edememek yüzünden burada bir de taraf tutmuşuz. Hatta bugün ABD´nin yaratılmasında katkısı olduğu neredeyse kanıtlanmış olan IŞİD belasının destekçiliğini yapmışız. Şimdi ABD´nin güya ortadan kaldırmaya çalıştığı bu silahlı örgüte karşı koalisyon ortağı olmaya zorlanmışız. Ve de PYD denilen temelde PKK ile kesinkes bağlantılı bir oluşumun ?ortağımız/dostumuz´ ABD tarafından desteklenmesine karşı çıkıyoruz. Ve de bu durumu ?dost muyuz değil miyiz´ sorgulamasının konusu yapıyoruz.

Bay Kirby aslında pek açık bu konuda. Şöyle diyor:

?Türkiye´nin işbirliğini azaltacağı yönünde hiçbir belirti görmüyoruz.  Biz dostuz ve bu meseleyle alakalı her şeyde her zaman aynı görüşte olmayacağız. Bu karmaşık bir mücadele. Bunu anlıyoruz. Ancak bu, bu grubun (IŞİD´in) peşine düşmede ve bu konuları Türkiye gibi bir ülkeyle ele almada ayağımızı gaz pedalından çekeceğimiz anlamına gelmiyor. Türkiye ile müttefikiz ve böyle de olmaya devam edeceğiz?

Biraz  önce açıklamada zorlandığımız tablonun derinliğine girmeyi gereksiz bularak  kısaca şunu demek istiyor ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü:

?Bu pek karmaşık bir mücadele. Müttefikimiz de olsa Türkiye´ye rağmen bildiğimizi okuyacağız!?

ABD´nin bu konuda bildiği ve yapmak istediği şu:

?Ortadoğu´da - ki buna elbette Türkiye´nin durumu da giriyor- dengeler yeniden kurulmaktadır. Suriye ve çevresindeki kilit taşı durumundaki çevrede, Arap Dünyasının, İran´ın, Rusya´nın ve İsrail ile ABD´nin çıkarları doğrultusunda yaşanan ölümüne bir kapışmanın sonuçlarına göre hudutlar ve nüfuz alanları yeniden tanımlanıp, çizilecektir. ABD ve ortakları, IŞİD´i yok etmekmiş, Esad´lı ya da onsuz bir yeni Suriye haritası çizmekmiş, Rusya´nın etkinliğini ve buradaki varlığını geriletip hizaya sokmakmış, bu ve bunun gibi koşulların ortaya koyduğu karmaşık durumda ayaklarını gaz pedalinden çekme niyetinde olmadan çıkarları ne gerektiriyorsa onu yapacaklardır. Türkiye´ye ise bu konuda söz düşmeyecektir. Hatta belki de sıra ona gelince, onunla ayrıca uğraşılacaktır.?

Garibimize giden şu: Neden hala en üst düzey yönetici kadroları bugünkü koşullarda ?dost ülke´ arıyorlar yanımızda, yöremizde hatta uzaklarda? Neden artık içte iyice zayıflatıldığımızı ve dışta da tam bir ateş çemberiyle çevrildiğimizi göremiyorlar? Soğuk Savaş´ın bitiminden sonra dahi halen Batı emperyalizminin ?has dostu, ortağı´ gibi muamele göreceğimiz yanılsamasını sürdürmeyi yeğliyorlar? Son yıllarda Türkiye´nin ulus ve ülke bağlamında bölünüp çözülmesi projelerinin ardında bu ülkelerin olduğunu neden fark edemiyorlar? Türkiye´nin ekonomi alanında ulusal gücünü adım adım yitirmesinin, tüm stratejik sektörlerini elden çıkartmaya zorlanmasının ardındaki hesapları neden okuyamıyorlar? Hele en son Suriye olayında, iç savaşta taraf haline getirilme oyununa ülkemizin neden düşürüldüğünü anlayamıyorlar?

ABD dostumuz mu? Hayır. Stratejik Ortağımız mı? Buna da hayır demek gerekir.  Sahte Ortaklık daha 1989 yılında, Soğuk Savaşın bitimiyle sona ermişti. Öküz o zaman ölmüş, ortaklar bizi terk etmişti. O günden bugüne de kullanmaktalar. Ekonomik krizlerle, muhteris yöneticilerin zaafları ve de basiretsizlikleri ile hizaya getirmeye uğraşmaktalar.

Soru çok yanlıştı aslında! ABD´yi ?Dost musun, değil misin?? yanıtına zorlamanın ne kadar tehlikeli olduğu açıkça ortaya çıkmadı mı? Soruyu yanıtlayan sıradan bürokratın ağzından, ?Ne dostluğu? Sizin düşmanınızla birlikteyiz, bunu anlayın artık? sözlerini duymadık mı?

Dersimizi aldık mı? Sanmıyoruz. Bu kadar karanlık bir geçmişe rağmen eğer hala çevremizde dost arayacak kadar bihaber isek dünya ahvalinden, ?karmaşık bir mücadele ortamında?  debelenip gideceğimiz apaçık ortada!


Haber Kaynak : ÖZEL HABER

2.TUR ÖNCESİ TARİHE BİR NOT DÜŞMEK

ERDOĞAN, KILIÇDAROĞLU’NUN ADAY OLUP KARŞISINA ÇIKMASINI NEDEN İSTER?

23 NİSAN: EGEMEN ULUS OLMAYI BAŞARDIĞIMIZ GÜN!

LAİKLİK İLKESİNİN 85. YILDÖNÜMÜ’NÜ ANARKEN

GÜNDEM’DE KILIÇDAROĞLU’NUN 'HELALLEŞME' YOLCULUĞU VAR

CUMHURİYET YENİDEN

CHP’NİN İKTİDAR OLMA SORUNU VE ÖTESİ

 TÜRKİYE’YE KARŞI ABD’DEKİ DÜŞMANCA KAKOFONİK SESLER

KONGRE BASKINI DÜZENLETEN BİR BAŞKAN VE ABD’NİN HALLERİ

103. YAYIN YILINA GİRERKEN ‘VAZİYET-İ UMUMİYE’ !

ULUSAL EGEMENLİK İŞLEYİŞLERİNİ 2020 KOŞULLARINDA YENİDEN DEĞERLENDİRMEK...

YEREL SEÇİMLERDE ORTAYA ÇIKAN RİVAYETLER MUHTELİF DE?

KIBRIS´TA ?ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜN´ ASLINDA BU GÜNLER İÇİN ÇÖZÜM OLDUĞUNU ANLAMAK GEREKMEZ Mİ?

TÜRK ULUSU´NUN ULUSAL EGEMENLİK SORUNU İLE SINAVI

YENİ REJİMİN SAKINCALARI CHP´NİN EFSANE MİTİNGLERİNDE NEDEN GÜNDEME GELMEDİ Kİ ?

CHP´DE İKİ YANLIŞTAN BİR DOĞRU ÇIKARMAYA ÇALIŞMAK

CUMHURİYET HALK PARTİSİ´NDE DE RESTORASYON, YOKSA?

İLERİ DEMOKRASİDE ?TAMAM MI, DEVAM MI?´ OYUNU!

ARTIK 24 HAZİRAN SONRASINA BAKMANIN ZAMANI

ASKIYA ALINMAKTA OLAN CUMHURİYET REJİMİNE KİM SAHİP ÇIKACAK?

YALNIZ KALINAN DÜNYA´DA İNGİLİZ´İN İPİNE TUTUNMAK

  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,35% 0,15
  • EURO

    34,93% -0,09
  • GRAM ALTIN

    2322,96% 0,18
  • Ç. ALTIN

    3843,45% 0,00
  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • Pazar 28.3 ° / 15.7 ° Güneşli