?DÜNYANIN EN YÜKSEK ENFLASYONUNU YAŞAYAN ÜLKELERDEN BİRİSİYİZ VE VATANDAŞIMIZ PERİŞAN VAZİYETTE?
SİYASET 5.02.2019 20:13:31 304 0

?DÜNYANIN EN YÜKSEK ENFLASYONUNU YAŞAYAN ÜLKELERDEN BİRİSİYİZ VE VATANDAŞIMIZ PERİŞAN VAZİYETTE?

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu bugümkü grup konuşmasında, ?Asgari ücret yüzde 26, mutfaktaki enflasyon yüzde 100´ün üstündeyse, oturup herkesin düşünmesi lazım. Kim düşünecek, kim neye göre karar verecek? Oy vermek için sandığa giden her vatandaş düşünece

CHP Genel Başkanı grup konuşmasında şu konuları öne çıkardı:

?Değerli arkadaşlarım, bekledim acaba ekonomiden söz edilecek mi diye, uzun süredir ekonomiden söz edilmiyor. Kim? Saray ve çevresi tarafından... Bir güllük gülistanlık edebiyatıdır gidiyor, sanki her evde huzur var, pazarlarda fiyatlar düşmüş, her şey çok güzel gidiyor diye bir tabloyu çizmeye çalışıyorlar. Bir gerçeği herkesin bilmesini isterim. En adaletsiz vergi enflasyon vergisidir. Vatandaşın bütçesini vuran vergi enflasyon vergisidir, mutfağı vuran ve mutfakta yangın çıkmasına yol açan vergi enflasyon vergisidir. Enflasyonun olduğu bir ülkede huzur olmazı, üretim olmaz, pek çok sorun enflasyondan kaynaklanır. Türkiye bunu yaşadı, enflasyonun ne kadar büyük bir bela olduğunu Türkiye yaşadı. Ne diyorlardı? Tek haneli rakama inecek enflasyon diyorlardı. 2004´ün rakamını yakaladılar, 2004´ün yüksek enflasyonunu yakaladılar. Dünyanın en yüksek enflasyonunu yaşayan ülkelerden birisiyiz şu anda ve vatandaşımız perişan vaziyette. Pazara gidin, eskiden o kalabalık pazarlarda şimdi tek tük insanlar geziyor. Alışveriş yapamıyorlar. Eskiden kiloyla aldıkları ürünleri, şimdi taneyle almaya özen gösteriyorlar. Acaba üç tane mi alsam, beş tane mi alsam, bir tane mi alsam yedi tane mi alsam, fiyatı kaç lira diye.

DÜNYANIN EN YÜKSEK ENFLASYONUNU YAŞAYAN ÜLKELERDEN BİRİSİYİZ ŞU ANDA VE VATANDAŞIMIZ PERİŞAN VAZİYETTE

Değerli arkadaşlarım, böyle bir tabloyla niçin karşı karşıyayız? 17 yıldır, bütün vatandaşlarıma sesleniyorum, Türkiye´deki bütün vatandaşlarıma, özellikle de AKP´ye oy veren değerli kardeşlerime sesleniyorum. Oy verdiniz yetmedi, kanun çıkması lazım kanun çıktı yetmedi, tek başımıza Meclisi yöneteceğiz, 17 yıldır tek başına yönetiyor yetmedi, Anayasa değişikliği gerekiyor dedi, Anayasa değişikliği yaptı yetmedi, bana yetki verin tek adam olayım vallahi faiz de inecek, enflasyon da inecek, dolar da inecek, Euro da inecek diye söz verdi, o da yetmedi ve şimdi kalkmış kimi suçluyor? Esnafı suçluyor, marketi suçluyor, çiftçiyi suçluyor, tüccarı suçluyor, sanayiciyi suçluyor neden fiyatlar böyle yüksek diye. Sanki bunlar uyuşturucu satıyorlarmış gibi baskınlar düzenliyor. Valilere talimat üstüne talimatlar veriliyor.

Değerli arkadaşlarım, neden bu fiyatlar yükseliyor? Sanki yeni mi oldu bunlar? Bakın, geçen yıl 1 lira 91 kuruş olan karnabahar bu yıl 4 lira 72 kuruş, geçen yıl 2 lira 17 kuruş olan pırasa bu yıl 5 liraya çıktı, ıspanak 2 lira 49 kuruştu şimdi 5 lira 79 kuruş. Değerli arkadaşlarım, buna baktığınızda ne oldu da bir yılda, bir yılda ne oldu bu zamlar geldi? Bakın şeyi vereyim size, bir yıllık değişimi veriyorum, bir yılda ne oldu? Kuru soğan artış yüzde 231, kuru soğandaki fiyat artışı yüzde 231. Çarliston biber artış yüzde 155, sivri biber artış yüzde 152, karnabahar artış yüzde 147, ıspanak yüzde 131, patlıcan yüzde 124, pırasa yüzde 116, yeşil soğan yüzde 115, patates yüzde 111, dolmalık biber yüzde 107 böyle gidiyor liste. Peki, bu mutfakta yangın var derken neyi kastediyoruz? Bunu kastediyoruz. Asgari ücrete ne kadar zam yapıldı? Yüzde 26. Soğandaki artış ne kadar? Yüzde 231.

Değerli arkadaşlarım, asgari ücret yüzde 26, mutfaktaki enflasyon yüzde 100´ün üstündeyse, oturup herkesin düşünmesi lazım. Kim düşünecek, kim neye göre karar verecek? Oy vermek için sandığa giden her vatandaş düşünecek. Her birisinin tek tek tarihi sorumluluğu var, ülkenin geleceği konusunda sorumluluğu var. Eğer düşünerek sandığa gittiğimiz zaman, 17 yıldır tek başına Türkiye´yi yöneten bir siyasal iktidarın Türkiye´yi getirdiği noktayı sorgulaması lazım. Hep beraber sorgulamamız lazım. Vatandaşlık görevlerinden birisi de budur.

ŞİKÂYET EDECEKSEN AŞAĞI İNECEKSİN, VATANDAŞIN ARASINA KATILACAKSIN

Şikâyet ediyorlar, sarayda oturup şikâyet etmek ne zamandan beri gelenek haline geldi. Sen memleketin sorunlarını çözeceğim diyordun, şikâyet edeceksen aşağı ineceksin, vatandaşın arasına katılacaksın, iktidardan da vazgeçeceksin. Şikâyet etmek vatandaşın görevidir vatandaşın, sen çözüm makamındasın. Sen eğer şikâyet etmeye başladıysan, artık ülkeyi yönetemiyorsun demektir. Niye şikâyet ediyorsun, kimi kime şikâyet ediyorsun? Sanki ülkeyi Japonlar yönetiyor, bu beyefendi muhalefette; sanki ülkeyi Papua Yeni Gine yönetiyor, bu vatandaş muhalefette şikâyet ediyor.

Bakın ben size, Türkiye bu alana nasıl geldi, bu tabloyla Türkiye nasıl karşı karşıya geldi kısa bir özet vereyim. Önce Hal Yasasını değiştirdiler. Dediler ki, Hal Yasasını değiştireceğiz, fiyatlar yüzde 25 düşecek. Hal Yasasını değiştirdiler, düşen hiçbir şey yok. Sonra efendim fiyatlar yüksek ithalat yapmamız lazım, ithalat yaparsak fiyatlar düşer. İthalat da yapıldı, fiyatlar düşmedi. Sonra bir daha döndüler, Hal Yasasını bir daha değiştirelim diye, baktılar ki bu tutmuyor, çünkü komisyoncuları suçladılar, çiftçiyi suçladılar. Arkadaş, suçlanacak en son kişiler bunlar. Sen bu ülkenin ekonomisini sağlam raylar üzerine inşa ettin oturttun da, fiyatlar mı yükseldi? Hayır, sağlam bir ekonomi politikası uygulansaydı bunların hiçbirisi gerçekleşmezdi.

Sonra bir şey daha yaptılar, Hans´a ucuz satacağıma diyor, Hasan ucuza yesin, yani ihracatı yasakladılar. Tarım ürünleri ihracatını yasakladılar. O da tutmadı, onun da tutmayacağı herkes tarafından aşikârdı. Sonra Tarım Bakanı çıktı ?et yemeyin, ot yeyin? dedi, et pahalıdır ot yerseniz daha sağlıklı olur dedi, otun fiyatı arttı.

TÜRKİYE´Yİ YÖNETEMİYORLAR, YÖNETME GÜÇLERİNİ KAYBETTİLER

Türkiye´yi yönetenler kim? Emin olan Türkiye´yi yönetenler bir avuç tefeci, dışarıda ve içerideki tefeciler. Onların kararlarıyla ekonomi kararlar alınıyor, onların öngörüleriyle ekonomi kararları alınıyor ve bütün ekonomi işçisi memuru sanayicisi çiftçisi tüccarı tamamı tefecilere çalışıyor. Bakın, AK Parti iktidarları döneminde tefecilere ödenen para, yurtiçindeki tefecilere ödenen para yani faiz 446 milyar 800 milyon lira, eski parayla 446 katrilyon lira. Şimdi AK Partiye oy veren değerli vatandaşlarıma seslenmek isterim. Hangi iktidar cumhuriyet tarihinde 17 yılda 446 katrilyon lira faiz ödemiştir? Ve bu faiz bir avuç insana gidiyor ve bu bir avuç insan için 81 milyon çalışıyor. Bütün paralar buraya gidiyor.

Soracağımız soru şu: Türkiye´yi yönetemiyorlar, yönetme güçlerini kaybettiler. Açlık sınırı kaç lira? 2 bin 900 lira. Asgari ücret 2 bin 20 lira. Fazla değil altı ay sonra açlık sınırı 2 bin 20 liranın da üstüne çıkacak. Milyonlarca kişi açlık sınırına bağlı bir maaş alacak. Bir de bunun altında 1 milyon 700 bin kişi var, asgari ücretin altında aylık alanlar. Bunların sorunlarıyla ilgilenen var mı, bunların sorunlarına çözüm üreten var mı, bunların sesini CHP dışında dillendiren bir başka parti var mı? Yok, ama biz dillendireceğiz, çünkü biz Halk Partisiyiz, halkın partisiyiz, halkın çıkarlarını savunuruz, halk için mücadele ederiz.

CHP DIŞINDA TUTARLI, AKLI BAŞINDA BİR ELEŞTİRİ GETİREN BAŞKA BİR SİYASAL PARTİ VAR MI?

Şimdi vatandaş zam yapınca kıyameti koparıyorlar. Doğrudur, kimse zam yapılmasını istemez. Peki, Erdoğan zam yapınca ne oluyor? Onu hiç kimse görmüyor. Bakın, sanayinin kullandığı elektriğe yapılan zam bir yılda yüzde 57,1, elektriğe yapılan zam yüzde 57,1. Ticarethanelerin kullandığı elektriğe yapılan zam yine yüzde 57, tarımsal sulamada kullanılan elektriğe yapılan zam o da yüzde 57. Diyorlar ki tarım ürün fiyatı niye arttı? Elektriğe yüzde 57 zam yapmışsın, nasıl artmayacak bu fiyat? Efendim elektrik üreticilerine satılan doğalgaza yapılan zam yüzde 81. Köprü geçiş ücretlerine yapılan zam yüzde 120. Antalya´dan bir kamyon ürünün geldiğini, yollardan geçtiğini, akaryakıt tükettiğini, bedeller ödediğini ve buraya geldiğini düşünün. Efendim fiyat niye artıyor? Bunun için artıyor. Bu zamları yapan kim? Bu zamları yapan Erdoğan ve arkadaşları... Kim suçlanıyor? Tüccar suçlanıyor. Peki, bu zamları yaptı diye CHP dışında tutarlı, aklı başında bir eleştiri getiren başka bir siyasal parti var mı? Yok, biz yapıyoruz. Çünkü biz vatandaşımızı seviyoruz, vatandaşımızın çıkarları için mücadele ediyoruz.

Bakın değerli arkadaşlar, elektriğe zam yapacaksınız, doğalgaza zam yapacaksınız, köprü geçişlerine zam yapacaksınız, otoyollara zam yapacaksınız, her şeye zam yapacaksınız ve dönüp kimi suçlayacaksınız? Esnafı suçlayacaksınız. Kimi suçlayacaksınız? Sanayiciyi suçlayacaksınız. Kimi suçlayacaksınız? Berberi suçlayacaksınız, manavı suçlayacaksınız niye fiyatlar yüksektir diye. Zamları yapan kim? Kendileri... Bu gerçeği bütün milletimin bilmesini istiyorum, bütün zamları onlar yapıyorlar, fiyat artışlarına da dönüp şikâyet ediyorlar.

Değerli arkadaşlarım, bütün bunlar olurken bir gerçeğin daha altını çizelim. En büyük rantı sağlayan inşaat sektörüydü. İstanbul´a 76 gökdelen diktiler. 76 gökdelenin kendi yandaşlarına sağladığı rant 240 milyar 234 milyon 265 bin lira. Kısacası 240 milyar lira, 76 gökdelenin bir avuç kişiye sağladığı rant 240 milyar lira. Vatandaş diyor ki ürünler niye pahalı? Bunun için pahalı, gelir dağılımı bunun için bozuk, bunun için bozuluyor. Bir avuç kişiye sağladığınız rantı düşünebiliyor musunuz 240 milyar lira. 76 gökdelenden sağlanan para.

Değerli arkadaşlarım, biz üreten Türkiye´den söz ettik, güçlü Türkiye´den söz ettik, adaletli hakça gelir dağılımından söz ettik ve üreten Türkiye dedik, ısrarla Türkiye üretmelidir dedik. Ama Türkiye´yi tüketen Türkiye konumuna getirdiler. Tarımla ilgili bir örnek daha vermek isterim. 2018 yılında 14,5 milyar lira destekleme verdiler tarıma, ama beş bitkisel ürüne 29,8 milyar lira ödediler ithalatına. Neye? Buğday, mısır, soya, ayçiçeği, pamuk ve canlı hayvanla et. Bunlara ödedikleri para 29 milyar 800 milyon lira. Bütün tarıma verdikleri destek 14 milyon lira. Peki, bu ülkenin tarımını kim destekliyor? Bunlar hangi ülkenin tarımını destekliyorlar? Türk tarımını mı destekliyorlar, yabancı tarımı mı destekliyorlar?.

DOĞU GÜNEYDOĞU´DAKİ BÜTÜN DEVLETİN FABRİKALARINI SATTILAR

Şu soru akla gelebilir, nasıl oldu da bu kadar işsizlik var? Niye üretim yok bu ülkede, niye fabrika açılmıyor, niye fabrika kurulmuyor? Doğu Güneydoğu´daki bütün devletin fabrikalarını sattılar, hepsini sattılar. Bitlis´in sigara fabrikasından başladılar, Et Balık Kurumunun bütün üretim merkezlerinin neredeyse tamamını kapattılar, Diyarbakır´ı, Şanlıurfa´yı, Van´ı, Kars´ı, Bitlis´i tamamını bu hale getirdiler ve o insanlar şu anda perişan vaziyette ve o insanların sorunlarını dile getiren tek parti Cumhuriyet Halk Partisidir, onu da ifade etmek isterim. Ve bu tabloyu Türkiye´nin önüne koyan da, içeride ve dışarıdaki tefecilerdir. Önce borçlandırdılar, para verdiler, alın parayı kullanın dediler, fabrikaları kapatın dediler, çiftçi üretmesin dediler, ne demek biz zaten size daha ucuza vereceğiz dediler. Tarlada üretmedik, fabrikada üretmedik, hizmet sektöründe üretmedik ve Türkiye bu hale geldi. Sonra ne oluyor? Şamar gibi twit atıyorlar, ekonomiyi bozacağız mahvedeceğiz diyorlar, Trump´ın önüne çıkıp tek cümle bile kuramıyor, tek cümle bile! ?Ey Trump? diyordu değil mi? Şimdi emret Trump diyor, boynu bükük emret Trump diyor.

Papazı vereceksin dediler, emredersin dedi, papazı derhal teslim etti. Şu Türkiye´nin geldiği hale bakın. Trump konuşur bunlar emredersin der. Bizim vatandaş konuşur, kulaklarını kapatırlar. Neden biliyor musunuz değerli arkadaşlarım? Nedeni şu: Ben diyor vatandaşın sırtına da binsem, elimde sopayla sırtına da vursam oyunu gelip bana verecek diyor. Bu anlayışı ve bu algıyı yıkacak olan bu ülkenin saygıdeğer insanlarıdır. Bu algıyı yıkın, hesabını sorun, sandıkta hesabını sorun bunun.

BENİM MİLLİYETÇİLİK ANLAYIŞIMDA HİÇBİR SİLAH FABRİKASI YABANCI ÜLKELERE PEŞKEŞ ÇEKİLEMEZ

Benim milliyetçilik anlayışımda hiçbir silah fabrikası yabancı ülkelere peşkeş çekilemez, hiçbir silah fabrikası! Benim milliyetçilik anlayışım budur. Benim milliyetçilik anlayışımda, her şeyden önce vatanım ve bayrağım gelir, canımdan çok daha önemlidir vatanım ve bayrağım. Benim milliyetçilik anlayışımda fakirin fukaranın garibanın hakkını koruyacaksın, mazlumun hakkını koruyacaksın gelir, benim milliyetçilik anlayışımda vatan anlayışımda insana sevgi anlayışımın da özünde bu kadar. Ben birilerinin bekçiliğini yapmam. Eğer bekçiliğini yapacaksam vatanın bekçiliğini yaparım.

Tank Palet Fabrikasını satacaksın, ama aynı Katar Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle beraber Akdeniz´de petrol arayacak ve sen bekçi değil sarayda oturan patron, ses bile çıkaramıyor bakın ses bile çıkaramıyor. Arkadaş ayıptır, bak sana silah fabrikasını satacağız, yüzde 49,9´unu aldın zaten, en büyük ortak, en büyük ortak yüzde 49,9. Tabii beni üzen, ben Milli Savunma Bakanından da istediğim cevap. Bu 49,9´u Katarlılara niye satıyorsunuz? Bu fabrika bugün kurulmaya çalışılsa, 20 milyar dolar paraya ihtiyaç var. Ben bu soruyu sormayacak mıyım? Ben bu soruyu sormazsam görevimi yapmış olur muyum? Hayır. Görevimi yapmak için, mazlumun hakkını korumak için, tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumak için, Türkiye´nin çıkarlarını her yerde her ortamda savunmak için ben bu soruyu sormak zorundayım. Soruyu saraya soruyorum, bekçiden değil saraydan cevap bekliyorum.

 


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    8806,72%-0,01
  • DOLAR

    32,25% 0,26
  • EURO

    35,08% 0,67
  • GRAM ALTIN

    2270,84% 0,79
  • Ç. ALTIN

    3854,72% 0,51
  • Perşembe 24.1 ° / 11.6 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli